20 entry daha
  • ozlem de yalnizlik gibidir, paylasilmaz.
    birini, bir yeri, bir seyleri ozlerken karsilik beklemez benlik, ozler sadece. zaman adi verilen gorkemli nehirin girdaplarinda orselenmis, degismistir bile ozlenen. benlik bunu bilir, ama yurek kabul etmez. ille de paylasmak, hislerin alisverisiyle olusan, hayat veren o nefesi icine cekmek ister. oysa benlikteki o en son yansimayi ozledigini farkedemez gercekte. bir annenin, cocugunun ilk adimini atmasini hatirladigi zaman icini saran o tatli burukluktur o. tektir, tekrarlanamayandir. bir daha asla ilk adimini atamayacaktir o kucucuk velet. ama anne cocugunu suclamaz "neden bir daha ilk adimini atamiyor sanki?" diye. o buruklugu icinde yasar, dudaklarinin kosesine yerlestirdigi gulumsemenin icine saklar, orada buyutur. bilir ki o burukluk eskisi gibi yakmadigi zaman, o ilk adimin da onemi kalmayacaktir artik.
    ozlem bir lanet degil, bir sanstir gercekte. hayatin benlikteki yansimalarina anlam katabilme sansidir. varsin, cocukken erik caldigin agac, agirligini dallarinda hissetmeyi ozlemesin. varsin, zamaninda sakagini gogsune dayayip nabiz atisinda huzuru yakaladigin sevgili, adini hatirlamasin.
    sen ozlemeye devam et. ozlemini, onun ayricaligini kavrayamayanlarla paylasma. sen ozlemeye devam ettikce anlamli olacak o yansimalar. ozlemin bittigi noktada, yansimalarin yanilsamalara donustugunu goreceksin.
    ruzgara savur en icten kahkahani, "ozluyorum ulan, bundan kime ne?" diye ilan et laf dinlemez inatciligini......
    ondan sonra mi?
    kim bilir?
    belki ozleyecek yeni seyler, yeni yerler, yeni kisiler cikar karsina..
115 entry daha
hesabın var mı? giriş yap