unforgiven

• --- spoiler ---
  
  kasaba şerifi ve adamları barda mutlu bir şekilde muhabbet etmektedirler. şerifi canlandıran gene hackman, morgan freeman'i nasıl öldürdüğünü anlatır keyif içinde. yarın sabah erkenden clint eastwood'u da öldürmeleri gerektiğini söylüyordur ki, barın kapısı açılır ve clint eastwood girer sahneye;
  
  - bu bok çukurunun sahibi kim?
  
  kimse cevap vermeyince, şişko kovboya^* sorar;
  
  - hey sen şişko, öt bakayım!
  
  barın sahibi korkuyla öne çıkar. eastwood adamı delik deşik eder. sonrasında da elinde silah olan kim var kim yoksa alayını vurur. ölenler ölür, mevzuyla alakası olmayanlar kaçıp gider. artık ortamın güvenilir olduğunu düşünen clint eastwood bara gidip bir kadeh viski doldurur kendisine. çatışma sırasında bir köşeye saklanan gazeteci beauchamp ortaya çıkar ve eastwood'a sorar;
  
  + ilk kimi vurdun? little bill'i mi? tecrübeli bir silahşör, sayıca kendisinden daha fazla düşmanla karşılaştığında ilk olarak en iyi ateş eden adamı vururmuş.
  - öyle mi?
  + evet, ilk olarak little bill'i vurdun.
  - sıra konusunda şanslıydım. zaten iş ne zaman birilerini vurmaya gelse hep şanslı oldum.
  
  gazeteci muhabbeti uzatmaya çalışınca eastwood onu kovar, bir kadeh daha içki doldurur kendisine. tam o an gene hackman'ın ölmediğini ve silahını kendisine doğrultmak üzere olduğunu fark eder. eastwood, hackman'ın eline basıp tüfeğini şerifin yüzüne doğrultunca aralarında şu konuşma geçer;
  
  # bunu hak etmedim... böyle ölmeyi. kendime bir ev inşa ediyordum...
  - bunun hak etmekle bir ilgisi yok^* [silahını doğrultur]
  # cehennemde görüşürüz william munny.
  - yeah. [ve ateş eder]
  
  https://www.youtube.com/watch?v=mjkt4ugctmg
  
  --- spoiler ---