1 entry daha
  • "şafak söktü yine sunam uyanmaz" şeklinde başlayan sunam'ın öyküsü şöyledir;

    suna köyün en güzel kızıdır. köyün zenginlerinden mehmet ağa (mehmet'i attım, emin diilim) sevmektedir suna'yı. suna da boş değildir mehmet ağa'ya, evlenirler haliyle. lakin mehmet ağa'nın bi kötü huyu vardır, her akşam içmektedir. evliliğin ilk akşamı mehmet ağa içip eve gelir, kapıyı çalar. suna bakar kocası sarhoş, alır içeri, yemeğini yedirir, pijamalarını giydirir yatırır. ertesi akşam yine sarhoş gelir mehmet ağa, suna yine ilgilenir kocasıyla.. sonraki akşam yine... bu böyle 1-2 ay devam eder. sonunda bir gün suna'nın canına tak eder. mehmet ağa o akşam gene sarhoş gelir kapıyı çalar. suna açmaz. mehmet ağa gene çalar, suna'dan ses yok. yarım saat çalar, kapı açılmaz. 1 saat çalar, yok. çalmaya devam eder. suna sonunda dayanamayıp kapıyı açar. 1 saatten uzun süredir kapıyı çalmakta olan mehmet ağa, suna'yı karşısında görünce "bizde kapıyı geç açan karıyı makbul saymazlar" der, çeker vurur. ve oracıkta sızar kalır. sabah şafak vakti uyanır mehmet ağa, bakar çok sevdiği karısı yerde yatıyor, ölmüş. hiçbir şey hatırlamamaktadır. "şafak söktü yine, sunam uyanmaz" diye başlar ağıt yakmaya.
45 entry daha
hesabın var mı? giriş yap