abdullah öcalan'ın yakalanması

• uzun bir yazı yazmak niyetindeydim, apo yakalandığında reaksiyonlar ne olmuştu? fakat düzgün akışla bir yazı çok zor olacak, o yüzden kısa başlıklar halinde belli bilgiler vereyim.
  
  0. yakalanma tarihi yaklaşırken, apo dünyada göz önündeydi. suriye'ye yaptığımız baskı onu evsiz bırakmış, apo rusya'ya, oradan italya'ya, oradan yunanistan'a, nihayet kenya'daki yunan elçiliğine gitmişti.
  
  https://www.theguardian.com/…orld/1998/nov/25/kurds
  
  1. cia, yunanistan'ın apo'yu saklaması nedeniyle nasıl bir baskı altında kaldığını ve hükumet görevlilerinin kendi arasında bile çatışma olduğunu anlatıyor:
  
  https://www.cia.gov/…ol53no1/fiasco-in-nairobi.html
  
  2. pkk'lılar, türkiye ve avrupa'da büyük çaplı şiddet eylemleri düzenlemişlerdi:
  
  https://www.theguardian.com/…orld/1999/jun/29/kurds
  
  3. bu şiddet eylemlerinden en ilginci, berlin'deki israil konsolosluğunun basılması ve güvenlik görevlilerinin 3 teröristi öldürmeleri:
  
  https://www.nytimes.com/…rds-at-berlin-protest.html
  
  4. bu dönemde almanya'da en az 10.000 pkk militanı vardı:
  
  https://www.fpri.org/…-future-of-counter-terrorism/
  
  5. apo yakalanınca mit binasına bombalı eylem düzenlemek için hazırlık yapan bir terörist, güney kıbrıs'ta ve filistin'de de eylemlerin olduğunu söylüyor:
  
  http://serxwebun.org/index.php?sys=naverok&id=284
  
  6. bu dönemde pkk amerika ve israil'i sürekli suçluyordu, henüz "where is us air force" diyebildikleri dönemde değillerdi.
  
  https://www.vocaleurope.eu/…ons-with-turkeys-kurds/
  
  7. muhtemelen bu durum, pkk suriye tarafından desteklendiği, filistin kurtuluş örgütü tarafından eğitildiği içindi. suriye, türkiye'yle savaşan bir pkk'yı destekliyor, hatta, pkk yumuşadığı zaman desteğini çekiyordu. (bkz turkey's kurdish question, henri j. barkey ve graham e. fuller, sayfa 22)
  
  8. cia ve mossad'ın kenya'daki operasyona destek verdiği düşüncesi yaygındı.
  
  https://www.nytimes.com/…nd-capture-kurd-rebel.html
  
  9. iran'daki urmiye konsolosluğumuz günlerce kuşatma altında kalmıştı:
  
  https://www.academia.edu/…apture_of_abdullah_öcalan
  
  10. köy boşaltmalar ve pkk'nın sivil destekçilerine sert muamele pkk'yı iyice zayıf düşürmüştü:
  
  https://www.academia.edu/…apture_of_abdullah_öcalan
  
  11. fakat pkk apo yakalanınca dağılmamış, eylemlerine devam kararı almış ancak pasif bir görüntü çizmeye başlamıştı. yeni hesaplar yapıldığı belliydi ve zaten apo uzun süredir politik çözümü gündeme getiriyor, zaten niyetinin bağımsızlık olmadığını belirtiyordu. pkk, daha doğrusu pkk'nın askeri kanadı "tece"yi masaya oturmaya zorlayacaktı, misyonu buydu.
  
  12. gazeteler apo'nun getirilişini "zafer" ve "eşkıyalığın hazin sonu" diye verdiler:
  
  http://www.gecmisgazete.com/haber/ve-apo-yakalandi
  
  http://www.gecmisgazete.com/…u-hizmetinize-hazirim-
  
  13. peki sonra ne oldu? yakalanıp geldiğinde "hizmete hazırım. devlete teslim olun" şeklinde açıklamalar yapan, azılı türkiye düşmanlarının bile artık saklamaktan çekindiği, türk devletinin bütün dünyanın desteğini alarak paket yaptığı öcalan...
  
  bir süre sonra, kanaat önderine dönüştü. istediği politik çözüm konuşulur hale geldi. mesajları defaatle, üstelik devlet adamları/organları tarafından meydanlarda, televizyonlarda yayınlanır oldu.
  
  üstelik bugün batı, pkk'ya ve özellikle onun suriye koluna açıkça destek veriyor.
  
  ne oldu da bu hale geldik? ne değişti?
  
  1. pkk suriye rejimi ile arasını bozmaya, israil'e daha sıcak bakmaya başladı. murat karayılan bu noktada kilittir.
  
  https://www.vocaleurope.eu/…ons-with-turkeys-kurds/
  
  2. türkiye'de islamcı bir hükumet iktidara geldi. terörle mücadeleye bakışı, kendisinden önceki "devlet anlayışı" ile aynı değildi. askeriyeyi zaten "tağut" görüyordu. dünya ile ilişkilerini de fethullahçılar ve müslüman kardeşler gibi paralel yapılara delege ediyordu. diplomasi bilgisi ve zekası sınırlıydı.
  
  nihayetinde, doğan boşluk ve zaaftan yararlanan pkk, batı'nın gözünde "türkiye'den daha güvenilir bir müttefik" olmayı başardı. biz de, paket yaptığımız adamı kendi elimizle, iç politikada bir aktör olarak kullanan, bunu yaparken de git gide kürtçü siyasetin uluslararası meşruiyet ve itibar kazanmasını sağlayan salaklar olarak tarihe geçtik.