• 90 yıldır her hükümet döneminde değer kaybeden, itibarını 6 sıfır atılarak toplamaya çalışan türk lirası'nın yerine euro'ya geçilince avrupa ile rekabet edebilecek, böylece paramızın değer kaybetmesinin önüne geçebileceğiz.

    tıpkı yunanistan gibi, türkiye'yi ekonomik krizden kurtaracak yegane şey avrupa ile ekonomik olarak bütünleşmedir.

    bunun yolu da ab'ye girmekten giremezsek de euro'ya geçmekten geçiyor.
  • asgari ücreti yine 300 euro'ya getirir. üreten değil, tüketen bir ülke olduğumuz için, her şeyi ithal eden dışa bağlı bir ülke olduğumuz için ülke içinde dolaşan para değer kaybetmeye devam eder. mesele paranın birimi değil, o paranın ülkeye girişi, çıkışı ve değerlenmesi meselesidir. paranın nasıl değer kazanacağı açıktır, araştırın öğrenin. tüketen değil, üreten bir toplum olmakla başlayın.
  • yazmayı biliyor klavye sallamacıları,

    ekonomi bilgin kanalizasyondan, öngörülerin üzerine oturduğun organdan mı gelmekte tam emin olamadım. git bak bakayım aldığın maaş tam olarak kaç avro yapıyor. beyniniz olması sizi otorite yapmaz.

    ayrıca ec (avrupa birliği) resmi para birimini üye olmadan adaylığın dondurulurken nasıl kullanacaksın mal!

    hayır suç sende değil seni yetiştiren, öğrenmen, eğitilmen için uğraşmayan öğretmende, onun yerine işine aşık birini atayabailecekken yakala bir tanıdığının atanmasını sağlayan yetkilide, oğluna torpil isteyen ailede.
  • hangi ekonomi ile euro’ya geçiyorsunuz? birim paran euronın 5/1’i amk. başlığı açan arkadaşı düşünmeye davet ediyorum.
  • kahkaha attırmış başlık.

    söyleyeceğim bu kadar.
  • bence mantıklı satılan ithal ürünlerin fiyatları euro cinsinden belırlenırse bu millet ne kadar kötü şartlarda çalışıp maaş aldığını daha iyi anlar. 1000 euro apple telefon sen 300 euro maaş alıyorsun belki adam idrak eder.
  • ekonomiden, paranın nasıl değer kazanıyor olduğundan zerre haberi olmayan kişi beyanıdır. yazık ya hakikaten üzülüyorum bazen.
  • (bkz: hayallerde yaşıyor bazı ibneler)
  • ülkeyi daha da içinden çıkılmaz bir duruma sürükleyecek durum.

    üretip geliştiren almanya'nın gerçekleştirdiği ve bu süreci zor şekilde atlattığını göz önünde bulundurursak, üretim faaliyeti ve ar-ge yatırımı almanya'ya göre oldukça düşük kalan türkiye'nin çok daha zor adapte olması muhtemel durumdur.

    birebir orada yaşayan akrabalarımız tarafından şu şekilde açıklandı basitçe; mark/euro paritesinde mark daha güçsüz euro daha güçlüydü. bu durum türk lirası için de geçerli bugün. almanya'da gerçekleşen, maaşların euroya göre ayarlanması şu şekilde oldu: 1 euro 1,2 mark ise (örnektir) 1.200 mark maaş alan kişilerin maaşı 1.000 euro'ya çekildi. ancak satılan ürünler söz konusu olduğunda mark parite göz önünde bulundurulmadan direkt olarak euroya çevrildi . yani 1,2 mark olan marketteki ürün, 1,2 euro'dan satılmaya başlandı. yani euro'ya geçiş öncesi bir alman, 1.000 tane alabileceği üründen 830 tane alabilir oldu.

    almanya üretiyordu, bmw, mercedes, sap gibi bir çok lider küresel piyasada yer edinmiş markaları vardı ve ayrıca mark/euro paritesi birbirine çok uzak değildi. buna rağmen adaptasyon süreci zorlu geçti.

    türkiye'de 1 euro 4,5 tl (ortalama). yani 4.500 tl maaş alan arkadaşlar artık 1.000 euro alacaklar. 150.000 tl'ye satılan araçlar ise artık 150.000 euro olacak. yani bu demek oluyor ki, eskiden yemeden içmeden 33 ayda yaklaşık 150.000 tl biriktirebilen bir çalışan, maaşı 1.000 euro'ya düştükten sonra 150.000 euro olan otomobili (yine yemeden içmeden) 150 ayda alacak. aynı şekilde markette 1,5 tl olan süt artık 1,5 euro olacak. euroya geçmeden önce bir aylık maaşıyla 3.000 süt alan kişi, değişiklikten sonra 667 paket süt alabilecek.

    yukarıdaki örnekleri direkt almanya'da yaşayan birinden dinleyerek türkiye'ye uyarlamaya çalıştım. ekonomist değilim. sadece olası bir geçiş durumunda yine "olan halka olacaktır." kısmını anlatmaya çalıştım.
  • (bkz: seni bi sikerim uçarsın)
hesabın var mı? giriş yap