• “kimseyle alay etme, asla kimseyi gülünç duruma düşürme, kalbinin en ücra köşesinde bile yapma bunu. insan yaşamı alaya alınmayacak kadar hüzünlü ve ciddidir.”
  • "kendin hakkında hiçbir şey bilmemek, yaşamaktır. kendini fena halde bilmek, düşünmektir."

    "hayata ve diğer insanlara tahammül edemem. güneş bile umudumu kırar ve moralimi bozar. sadece geceleyin, tümüyle yalnızken, içime kapanmışken, unutulmuş ve kaybolmuşken, gerçek ve yararlı hiçbir şeyle bağlantım kalmamışsa, ancak o zaman kendimi bulur ve huzurlu hissederim."
  • "istemeden varım ve istemeden öleceğim. olduğum şeyle olmadığım şey arasında, hayal ettiğim şeyle hayatın beni yaptığı şey arasında bir boşluğum"

    "hayatla aramda ince bir cam var.
    açıkça görmeme ve anlamama rağmen,dokunamıyorum"

    (bkz: huzursuzluğun kitabı)
  • "normlar yoktur. hepimiz, var olmayan bir kuralın istisnalarıyız."
  • bugün, sokakta ayrı ayrı, birbiriyle kavga etmiş iki arkadaşıma rastladım. ikisi de kavgayı anlattı. ikisi de doğruyu söyledi. ikisi de gerekçelerini gösterdi. ikisi de haklıydı, sonuna kadar haklıydı. başka şeyler ya da olayların farklı yüzünü görmüş olduklarından değil. hayır. her ikisi de olayları harfiyen nasıl olduysa öyle görüyor, aynı kıstasla değerlendiriyordu; ama her biri farklı bir şeyi görüyordu. dolayısıyla haklıydı.
    gerçeğin varlığındaki bu ikilik karşısında şaşırıp kaldım.
  • "hayattan çok az şey istedim - ama o, o kadarını bile esirgedi benden. azıcık güneş, kırlar, bir lokma ekmek, bir lokma huzur, canımı fazla yakmayacak bir yaşama bilincim olsun ve bir de ne kimseye muhtaç olayım ne elâlem bana muhtaç olsun. bu kadarı bile esirgendi benden"
  • "her şeyden aldığım zevki yitiriyorum, her şeyi zevksiz bulma zevkim de dahil."
  • * insan irrasyonel bir hayvandır.

    * insanın ilmi büyüktür ama cahilliği sınırsızdır. hiç bilmediği gökleri dikkatle inceler; bilmediği şeyleri derinleştirir, kelimelerin bile ne olduğunu bilmeden konuşur; böylece yaşar ve ne hayatın ne ölümün ne olduğunu bilmeden ölür.

    * yalnızca bilim teselli eder.

    *sevdiğimiz şeyleri, gelip onları okşayan duyguları kalbimizin çelik kasasında "edep" adı altında kilitleriz.

    * yaşamak şart değil, şart olan yaratmaktır.

    * derin düşünebilen insanlara ne mutlu! ama bu derinlikte düşünmek bir lanettir.

    * yaşam, tadını çıkarmayı bilmek gereken bir kötülüktür.

    (kaynak: kırmızı kedi yayınevi, pessoa pessoa'yı anlatıyor, ikinci baskı)
  • ''başımıza gelen şeylerin değeri sürece uzunluklarıyla değil, yoğunluklarıyla ilgilidir. bu yüzden unutulmaz anlar, açıklanamayan şeyler ve bizim için önemli insanlar vardır''.
  • yaşamayı bilmeden yaşayan bizlere,her şeyi reddetmekten başka hayat tarzı, dünyayı seyretmekten başka yazgı kalıyor muydu? fernando pessoa
hesabın var mı? giriş yap