aynı isimde "friends (film)" başlığı da var
  • rossun phoebeye bisiklet aldığı sahneyi ne zaman izlesem göz yaşlarımı tutamam ah be ross…ne müthiş insansın
  • yorucu gün sonu mutluluğu, bilmem kaçıncı kez izlesem de bıkmadığım efsane dizi.
  • son sezonuna geldiğim ve bitmesin diye artık çok çok çok az izlediğim dizidir. zaman zaman gözlerimi dolduran, çoğunlukla yüzümü güldüren hayatımın en iyi önerisidir.
  • --- spoiler ---

    hey, how you doin' ;)
    --- spoiler ---
  • bilmem kaçıncı kez izlerken en komik bölümünün 7. sezon 1. bölüm olduğuna karar kıldım
  • ön edit: dizinin geneli ile ilgili spoiler içerir.

    hakkında reddit’te denk geldiğim bir yazının epey ilgimi çektiği dizi.

    öncelikle başlık içinde daha önce yazılmış mı diye aradım mamafih bulamadım.

    dizideki 3 erkek ana karakterin sigmund freud’un psikanalitik kuramının 3 temel yapı taşını oluşturan id, ego ve süperego’nun temsilcisi olduğu yönünde şöyle tespitler içeriyor;

    joey tribbiani/id:

    "en bariz olanı, açıkça yürüyen bir id olan joey'dir. haz ilkesine göre yaşar ve öncelikle yiyecek ve seks yoluyla doyuma ulaşmakla ilgilenir. joey'nin bunları nasıl elde ettiği gerçekten önemli değildir ve genellikle sonraki olumsuz sonuçlarla ilgilenmez. örneğin geri aramadığı kadınların öfkesi veya aşırı yemekten yaşadığı sindirim sorunları (bkz: joey trbbiani/#30668957) zevklerinin arasına bir şey ya da biri girdiğinde agresif tepkiler verebilir: (bkz: joey doesn't share food) ayrıca tatsız veya üzücü olan her şeyden kaçınır. okurken korktuğu the shining kitabını dondurucuya koyduğunda olduğu gibi. (bkz: joey tribbiani/#2991047) oyunculuk mesleği kendisine kişisel ve cinsel faydalar sunduğu için meslek seçimi de bununla uyumludur."

    ross geller/ ego:

    "ross açıkça egoya tekabül eder ve gerçeklik ilkesine göre yaşar. seks ve yemekten kesinlikle hoşlanırken, memnuniyetini, başta kariyeri olmak üzere daha gerçekçi uzun vadeli yollarla ve romantik olarak tek gecelik ilişkiler yerine uzun vadeli tek eşli ilişkiler yoluyla elde eder. joey'nin id benzeri bilinçaltı dürtülerini bilinçli rasyonalizasyonlarla yumuşatır. ross ayrıca joey’nin zevk uğruna yaptığı ve olumsuz sonuçlar doğuran eylemlerini de rasyonel argümanlarla kınamaktadır. ego kelimesinin kendine değer veren ve gururlu anlamında kullanılması tam olarak freudyen olmasa da, ross açıkça dizideki en gururlu, en kendini beğenmiş ve kibirli karakterdir."

    chandler bing/süperego:

    "son olarak, chandler süperegoyu temsil ederek takımı tamamlar. suçluluk ve utanç duygusu olarak görünen kültürel normları ve beklentileri içselleştirmiştir. bir şeyin "nasıl" olması gerektiğini veya karakterlerden birini incittiğinde o kişiye "gerçekten kötü hissettiğini" söylemesi en muhtemel üç kişiden biridir. ilginç bir şekilde, kendi ebeveynleri ona kopuk bir ebeveynlik vermişlerdir. ross'un (ego) joey’yi (id) akılcı yollarla azarlama olasılığı yüksekken, chandler'ın (süperego) "ebeveyn sesiyle" onlara suçluluk ve utanç duyguları aşılayarak her ikisini de azarlaması daha olasıdır: is that really what you should do joe?
    belki de chandler'ın süperego olduğunun en çarpıcı örneği, joey'nin kız arkadaşını ç/aldıktan sonra "kutuda" geçirdiği zamandır. bu, aşırı suçluluk ve utancın bir ifadesidir. oysa joey bu tarz davranışları nadiren sergiler ve ross da derhal rasyonalizyon silahına yapışır: we were on a break!!! "

    kaynak

    kaynağın kaynağı
  • dizide kimse mükemmel değil, ilişkilerde hatalar yapılıyor, dostluklar bozuluyor ancak çok uzamadan tekrar kuruluyor, birbirlerine karşı olabildiğince dürüstler, yardım da ediyorlar. ross ve rachel ayrıldığında dostlukları devam ediyor, monica rachel'e cephe almıyor, tekrar birleştiklerinde arada hayatlarına aldıkları insanları aşağılamak için kullanmıyorlar, güldürmek için zorlamadan tebessüm ettiriyorlar, en önemlisi de hatalarını kabul ediyorlar.
  • how i met your mother’ı cnbce de arada usbden arada canlı tvden kaçırmadan izlemiş biriyim. friendsi duyduğumda artık bitmek üzereydi ve sadece digitürkü olanlar izleyebiliyordu. haliyle zamanında izleme şansım olmadı. ara ara izleyip karakterlere hakim olmak dışında.
    yıllar sonra baştan sona izledim ve şunu söyleyebilirim ki himym friendsin çok başarılı bir taklidi. konu bu kadar net!
    her karakterden esinlenilmiş hatta senaryoda bile inanılmaz aynılıklar var. sadece biri 6 biri 5 karakter olduğu için birebir şu şudur diyemiyorsunuz. iki dizi de çok başarılı çok güzel zaman geçirtiyor ama friends izleyen biri onu başka dizilerle kıyaslamaz bu kadar açık. ayrıca 90lardan 2000lere geçiş sürecinde bir dizi olduğu için o yıllarıda size yaşatmış oluyor buda çok önemli.
  • tekrardan annemle izlemek istediğim dizi. dublajlı izlenince acaba güzelliği kaçar mı emin olamıyorum. dublajlı izleyen varsa yeşillendirsin.(dublaj her türlü kötü olacak ama durum komedisi ve senaryosu anlaşılsa yeter herhalde)
  • o kadar güzel bir dizi ki son 3 saattir final bölümüne ağlamaktayım.
hesabın var mı? giriş yap