geçmişe özlem duymak

• kişinin kendisine verebileceği en büyük lanettir.
  
  geçmişe saplanan insanın ya bugününde bir sorun vardır, ya da geleceğinden umudu yoktur. tutunacak tek zamanı miş'li geçmiş zamandır.
  
  bu iki ihtimal de sıfırsa o zaman geçmişini değil, geçmişteki seni özlüyorsundur. şu anda sen, sen değilsindir. içine sinmiyorsundur.
• eskiden çok içerdim. ayılamadan içtiğim nice gün olmuştur. geçmişi, anıları unutmaya çalıştığım kendimi sürekli uyuşturduğum günlerle dolu geçmişim. o yüzden pek de özlem duyduğum söylenemez.
• şu sıralar korona öncesi döneme çok fazla özlem duyuyorum. başka şehirleri gezerdim, konserlere, 90'lar partilerine giderdim, düzenli spor yapardım. okula bile gitmeyi özledim. şimdiyse sadece telefonumdan galeriyi açıp o eski güzel günlerin fotoğraflarına bakabiliyorum
• bende fazlasıyla olan aslında sevdiğim durum. geçmişteki bir kişiye değil bu özlem. geçmişteki bi zaman aralığına, o dönemin aklımda bıraktıklarına. bazen bi gün öncesine bazen 15 yıl öncesine. lanet olarak görmemek lazım. geçmişten besleniyorum . ileriye yönelik fazla hayal ve umut beklentiye sokar, mutsuz eder
• kişisel tarihinizde size yararı olup olmadığı tartışılsa da toplumsal bazda geçmişe özlem duymayıp da ne yapalım diyeceğim mesele. geçmiş güzeldi çünkü. çok güzeldi geçmiş.
  
  (bkz: #123000294)
• kendisinden bir türlü kurtulamadığım lanet hastalık.
• (bkz: hiraeth)
• geçmişten bu yana hep yapılmış ve yapılacak olan eylem. 90'larda yaşayanlar 80'leri onlar 60'ları 70'leri özledikler. biz 90'ları özlüyoruz. 2030'da da 2000 li yıllar özlenecek. bu hayatın kanunu. hep geçmişe özenir ve geçmişi özler insanlar. bizim kuşağın geçmişi özlemesinin en büyük sebebi gençliğimizi gerçekten yaşayamıyor oluşumuz. hep olumlu olmaya çalıştım lakin 2000'li yıllarda doğanlar üniversite ve gençlik zamanlarının çoğunu evde geçiriyor.... şanssız bir nesil, geçmişe özlem duymasın da napsın?
• depresyonda olduğunda genellikle geçmişe özlem duyarsın. yaşadığın günleri, eylemleri veya insanları. ama bu demekte değildir ki hep acı ve hüzünle hatırlayasın, mutlu bir şekilde de anılarını yâd edebilirsin. örneğin şairler de geçmişte yaşarlar. şiirlerinde hep bir eski sevgiliye, hayata özlemi anlatırlar, iç şişirirler. hayalleri, umutları, beklentileri olan insanlar geçmişte yaşamaz, gelecekten beklentisi olur. dolayısıyla geçmişte takılı kalmak lanet gibidir. durum en kötüsü bile olsa hep gelecek için umutlarla, daha iyi yarınlara, güzel hayatlara tutunabilmeli insan.
• bence bazı insanlarda bu bir karekter. bende de var bu durum. özellikle yaş ilerledikçe daha da artmaya başladı. eski günler güzeldi be.