125 entry daha
  • 2008-2009 akademik yılı açılış töreninde konuşma yapan bir mimarlık bölümü öğrencisinin* hakkında, ekşi sözlük ten birkaç entry okuduğu okul. e sevindik tabi koca dekanların, profların olduğu bir salonda sözlükten entryler okunduğunu görünce.
  • günlerdir web sitesine girilemeyen güzide bir okul.
  • hayatımda görüp görebileceğim en sikko okul.

    neredeyse tüm varoluş sebebi olan güzel sanatlarının hem öğrenci hem hoca kalitesi bazında yozlaştığı ve mimarlığının(fakülte) hocalarının götü beş karış havada, öğrencilerinin de kof olduğu, yani sanatsallıktan, estetikten, bilimsellikten, nitelikli bir şeyler üretmekten çok çok uzak kafa yapısına, zamanlara, mekanlara, tiplere sahip kurumdur. her bölümü ayrı saçmadır. öğrenci işleri ayrı saçmadır. otomasyonu ayrı saçmadır. zaten çük kadar olan kütüphanesinden öyle her istediğiniz kitabı alamazsınızdır. ulik denilen ve uluslararası ilişkilerle ilgilenen tiplerin bırakın size yardımcı olmayı, kendilerinden haberleri yoktur. her sene kalabalıklaşmasıyla hocalar ve öğrenciler arasında atölye/sınıf kavgaları baş gösterir. koca çatıyı sahiplenen götü kalkık mimarlar ve tasarımcılarla kavga edersiniz. mezun olduktan sonra da senelerce görüşebileceğiniz esaslı bir arkadaş edinemezsiniz. zira oradaki herkes artık sokaktaki insandan farksızlaşmıştır, niteliksizleşmiştir. biraz farklı olan ise anında sindirilmektedir. hele bir de şehir ve bölge planlama bölümü vardır ki... neyse o başka entry* konusu...

    (bkz: allahım sen soktun sen çıkar)
    (ara: sabır)
  • mevzu bahis okulda 2010-2011 eğitim öğretim yılında benim başkanlığımda yeni bir bölüm açılmıştır, bu bölüm hakkında ayrıntılı bilgiyi lys tercih kılavuzlarında ve ekşi sözlükte bulabilirsiniz:

    ''meşe odunu yoluyla karakter kazandırma sanatı''
  • murphy yasaları'ndaki murphy'nin bir dönem bu kurumda hocalık yapmış olabileceğini düşündürten, en lazım olduğu anda kütüphanesinin(?) online katalog taramasına ve otomasyonuna erişilemeyen, zamanın idgsa.
  • ahahhahh aklıma geldi de, gerçekten komik bir kurumdur burası.

    bazı diğer okullarda kimliğinizi öğrenci işlerine verdiğiniz birkaç dakikanın ertesinde öğrenci belgenizi alabiliyorken, bir msgsu'lu çilekeş olarak,
    bir öğrenci belgesi almak için öğrenci işlerine gidip dilekçe yazdıktan en az 1 (yazıyla bir) en fazla 2 (yazıyla iki) gün sonra belgenizi alabiliyorsunuz.
    daha komik olan ise, bu kurumda, an itibariyle okulun en iyi çalışan organının öğrenci işleri olduğunu söyleyen bir dekan yardımcısının mevcudiyetidir.

    (bkz: hayat ne tuhaf organlar filan)

    edit: lazor uyardı sağolsun, rektör yardımcısı değil dekan yardımcısı olacak...
  • ''arkadaşım attın tuttun siktin bıraktın, şu kurumda hiç mi iyi bişi yoktur yahu?!!1!'' deyu deyu dövünen siz sevgili sözlük yazarları için yazıyorum ki ''telaş yapmayın, tabii ki var.''

    an, gün, yıl, çağ itibariyle mimar sinan güzel sanatlar üniversitesi'nin kah ortaya çıkardığı işin niteliği bakımından, kah kitlelerce benimsenmiş bir beğeni unsuru olması dolayısıyla en bileğinin, emeğinin hakkını vere vere, can-ı gönülden çalışan, güleryüzlü, delikanlı, öğrenci dostu, hoşgörü sahibi, babacan birimi mutfak takımıdır. perde arkasındaki görünmez kahraman gibidirler, o güzelim leziz yemekleri hem bu kadar çok miktarda hem de olağanüstü enfes bir kıvamda yaparlar, ''öğlen vakti gelsin, na şu koşuşturmacam bitsin de kantine inip bi kendimizi bulalım bea, oy oy oy.'' dedirtir insana. mahmut abi, adem abi, kahraman abi, numan abi, tahir abi ve daha niceleri... hepsi alnından, ellerinden, kollarından öpülesi insanlardır. allah başımızdan eksik etmesindir, aynı özveriyi üniversitenin diğer kurumlarından da beklediğimizdir.
  • bir önceki entrydeki iyi havayı bozmamak için yazmadım ama bu da bir başka entry konusu olabilecek düzeyde bir havadis sevgili sözlük.

    malum, bahçeşehir üniversitesiyle kavgalı fen-edebiyat fakültesi bomontideki yeni binaya taşındı. (bkz: msgsu bomonti kampüsü)

    fındıklıdaki merkez binada mutfak biriminde çalışan bazı abilerimiz, bomontiye sürülmek durumunda kaldılar, tıpkı öğrenciler gibi. hal böyle olunca merkezde öğle arasında öğrencilere iki ayrı koldan yapılan yemek dağıtımı tek kola düştü. dolayısyla yıllar geçtikçe kalabalıklaşan, buna rağmen mezun verme oranı bir hayli düşük olan, yani sirkülasyonun çok yavaş olduğu bir kurumda böyle yeni açacağı binaya kaç görevli daha alınması gerektiğini hesaplamaktan ve gereğini yapabilmekten aciz bir idare, elbetteki öğle yemeği yemek için karaköy'e kadar kuyruk oluşturan öğrencisinden de haberdar olmayacaktır.

    acilen gereğinin yapılmasını yüksek müsaadelerinize arz ederim... *
  • 2010 yılında yapılan bir araştırmaya göre türk üniversiteleri içerisinde akademik performans sıralamasında 63. (yazıyla altmışüç) sırada olan okul.

    not: *kahramanmaraş sütçü imam üniversitesi 51. sırada....

    ayrıntılı bilgi ve kaynak
300 entry daha
hesabın var mı? giriş yap