polonya

• erasmusa giden ergenlerin övdüğü avrupa'nın geri kalmış ülkesi.
• dünyadaki en düzgün ülkedir. yakında batı avrupa etkisi ile bozulacaktır.
• millet sürekli buraya sövmesine rağmen bende nedense saçma bir bağımlılık yaptı.
  polonya'yı basamak olarak kullanırız diyorduk ama sanırım artık burdan ayrılmak istemiyoruz.
• geleneksel egzotik yabancı ülkeleri övme şenliğine bu sene üst sıralardan girmiş ülke. yıllardır övülen ama kimsenin gitmediği / yaşamadığı iran'ın tahtını sarsacak gibi duruyor. üstelik avrupa'da, daha ne olsun.
  
  her neyse. ilk 6 yıl önce gittim polonya'ya. sonrasında da defalarca iş sebebiyle farklı şehirlerinde bulundum. son söyleyeceğimi baştan söyleyeyim arkadaşlar: eğer ilk kez yurtdışına çıkmıyorsanız, erasmus veya sınırlı süreli programlar için gelmediyseniz bizim gibi orta sınıf mensupları için yaşanacak bir ülke değil.
  
  neden?
  
  1. soğuk amk. şehirleri ortalama soğuk ve çok soğuk olmak üzere ikiye ayrılıyor. rzeszow diye bir yere şubat başı gittim. benim gibi ayaza alışık angara bebesini bile illallah ettirdi. -35 derece olmasını geçtim, sokaklar frozen filminden çıkma gibiydi. her yer beyaz, sokak direkleri donmuş. trafik ışığı beyaz yanar mı arkadaş, yanıyordu işte.
  
  2. avrupalı olmayı çok isteyen ama olamayan doğulu çoğunluk. maalesef türkiye gibi, eğitimli ve orta üst seviye kesim küçük yerlere hapsolmuş durumda ve azınlıkta. varşova hariç herhangi bir şehirde 1-2 küçük semt dışında bir yerlerinizi çizdirmeniz çok olası. almanya, hollanda gibi yerlerde yaşayanlar bilirler; merkez tren istasyonları çevresinde ve birkaç özel semt hariç geceleri güvensiz hissetmezler pek. polonya'da ise tam tersi; yalnızca birkaç özel yer hariç her yer tekinsiz.
  
  3. slav kafası. bakın bu adamlar çok içiyor. bir oturuşta 70'lik rakı deviren biri olarak söylüyorum. sıkıntı içmeleri değil. ben ve benim gibiler rakıyı içip bir yerde sızar, evinde uyur vs. bu davarlar hem çok çabuk sarhoş oluyor, hem de sarhoş olunca her türlü itlik, hergeleliği yapmaya meyilli oluyorlar. polonya'da gece mekanlarında zaman geçirmişler bilirler. mutlaka bir kavga ortamı, bir gerginlik olur. kadınların sahibi gibi takılan doğulu bir korumacılık, en ufak omuz temasında ortamı ayağa kaldırma vs. tek takdir ettiğim yanları, bizdeki gibi döner bıçağını kapıp millete saplama olayı yok. delikanlı gibi yumruk yumruğa kavga derdinde herkes.
  
  4. mayış konusu. şimdi en çok tartışılan konu bu. ben 6 yıl önce ilk geldiğimde zloti aşağı yukarı tl ile aynı değerdeydi. her şey aşırı ucuz geliyordu. şimdi yaklaşık 2 katı. sorun şu ki 10 bin zlotinin altında kazanıyorsan eğer burada 2 bin euro'nun altındasın demektir. evet güzel yaşarsın ama rahat rahat avrupa'da tatil yapayım, araba ev alayim, birikim yapayım diyemezsin. bu biraz şuna benziyor; 20 bin tl kazanıp sivas'ta yaşamaya. eğer tası tarağı toplayıp polonya'ya yerleşeceksen bunları gözönünde bulundurmak gerek. eğer rafine zevkleri olan bir insansan polonya sana göre değil. (sushi hariç! bu konuda yeşillendirsin merak eden.)
  
  5. maneviyat, dostluk ve kardeşlik. bu herhalde polonya'nın avrupa'nın geri kalanına göre en büyük artılarından. evet okumamış kesimde bir yobazlık var. (kürtajı kaldırmayı tartışıyor denyolar) ama bir yandan ortalama bir polonyalının, bir alman ve hollandalıya göre sizinle arkadaş olabilme ihtimali çok daha yüksek. çünkü onlar da sizin gibi doğu-batı arasında kalmışlar, üstüne sizdeki gibi köylü dertlerinden henüz kurtulamamış yanları var. sizi kolay benimseyip dertlerinize ortak olmayı seviyorlar. bir almanla asla konuşamayacağınız bir konuyu 2 zubrowka shot atıp bir polonyalı yabancıya açabilirsiniz. öte yandan, eğer baskın eğitimsiz çoğunluktan birine denk geldiyseniz, ırkçılığa maruz kalmanız çok olası. pek fazla turist gelmediği için yabancılara karşı çok sevecen değiller.
  
  6. son olarak estetik yoksunluğu. tamam bir rize değil ama, şehirler bu kadar mı çirkin olur. zaten hava kasvetli, boktan. üstüne çirkin ötesi 60 model tramvaylar. sovyetlerden kalma binalar. sanki çok güzelmiş gibi restore edip ev niyetine kullanmalar. birkaç yer hariç dışarı çıkıp gezeyim dediğinizde parklara gitmeniz gerekmekte. şehir içinde içiniz kararır. en azından yemekleri güzel. (canım zurek)
  
  yine iki satır karalayayım diyip destan yazmışım. özetle benim gibi biraz ülke görmüş rafine zevkleri olan insanları tatmin etmeyecek bir ülke. eğer türkiye'de küçük bir şehirde veya istanbul esenler'de falan yaşıyorsanız buraya taşınıp mutlu olabilirsiniz. aksi taktirde, yallah almanya'ya, hollanda'ya.
• tarih boyunca moğollara, türklere, isveçlilere, ukraynalılara, ruslara ve almanlara karşı savaşıp ülkesini korumaya çalışan insanların ılımlı olmalarını beklemenin gereksiz olduğu ülke. böyleler işte yapacak bir şey yok.
• 11 eylül, avrupa'daki terör eylemleri, ışid barbarlıkları sonrası müslümanlara yaklaşımın değiştiği, tarihi bahtsız, kendisi güzel, orta avrupa ülkesi.
• çok yakında erasmus programı vesilesiyle gideceğim ülkedir.
• polonya baltıklara, almanyaya, iskandinavyaya olan yakınlığını hem coğrafi hem genetik hem kültürel hem de sosyal hemde kaliteli genetiklerinden maksimum fayda sağlayarak giderek gelişmişliklerine gelişmişlik katarak first world statüsüne yaklaşmaktalar, göçmen diye kendilerine yakın ukraynalılar var batı avrupada ki gibi müslüman, afrikalı, asyalı göçmen akınları henüz başlamış değil ancak ab ve nato üyesi olduklarından ve ekonomik olarak geliştiklerinden o tarz insanları da çekebilecekleri de olasılık dahilinde hoş dışarıya verdikleri göçmenler üzerinden multiculturalisme yabancı olmasalar da hala doğu avrupalı bir halk oldukları unutulmamalı, diğer slavlar gibi milliyetçi vesaireler ve bu kötü bir şey değil, rusların petrolle, doğalgazla yapamadığını avantajlarını kullanarak gerçekleştiriyorlar diğer slavlara da örnek olacaklardır. bunun dışında polonya hem ırksal, kültürel slav ülkesiyken kültürel ve sosyal olarak aynı zamanda baltık ülkesi, kadınlarının güzelliği, suç oranları, toplumsal refah gibi konularda iskandinavyalılarla da ortak noktaları var, almanya gibi ülkelerden aşağı kalır yanı olmayan genetik stokları sayesinde bu ülkeleri de taklit edebilecek kapasitedeler, velhasılı bu açılardan çok güzel bir ülkedir polonya. bi de polandball'ları vardır, racist belki ama gerçekçi. hihihi.
• çeklerin daha az elit, az kültürlü, çok daha iddialı ve daha mücadeleci versiyonları. yine de avrupa’da genel tanımı; benim için loser’dır. en iyisi olmak isterler, hiç olamazlar.
• "...ama berlin'de, paris'te o saatlerde canınızdan olma ihtmaliniz vardır..." sanan türklerin gidip yasadigi ülke. ha bi de inanilmayacak sekilde 200 euro'ya mercedes varmis.
  lan birak!