• "ne demek efendim size mi soracaklardı getirilirken?" denilip kendilerine duyarlı olmamız ve yardım etmemiz gerekiyormuş.

    sana mı soracaktım lan, kime duyarlı olacagımı ve yardım edecegimi?
    yardım edecek onca sefil gariban varken memleketimde üstelik!
  • elimizden geleni yapmamız gereken çocuklardır. ancak bu mecburi bir durum değildir. yardım etmeyen "insanlıktan" fiili olarak çıkartılamaz. ayrıca ne her yardımsever bir solcudur, ne de her solcunun yardımsever olma zorunluluğu vardır.

    herhalde bize, halka soracaklardı lan! soracaklardı ülkenizde mülteci istiyor musunuz? kendilerine de soracaklardı biz bu insanlara bakabilecek miyiz? soracaklardı biz bu insanlarla nasıl başa çıkacağız; barınma, beslenme gibi fizyolojik ihtiyaçlarını nasıl karşılayacağız?

    insanlar memlekete resmen istiflensin, sanki ülkede başka sorun yokmuş gibi. kimse elini taşın altına koymasın, kendi halkımız sefaleti çeksin ama; suriyelileri görmezden gelmeyin kamu spotu ekranlarda dönsün, yazılar yazılsın, duyguları sömürülen insanlar yardıma zorlansın. hiç sonunu düşünmeden halka sormadan yenilen bokun pisliği gene halka temizletilsin. ne kadannn da zekisiniz gene?

    bu duyar kasanlardan biri de çıkıp dürüst olmuyor; türkiye'nin dış politikasıyla desteklenen bir savaş sonucunda yurdundan olmuş çocuklara karşı vicdani sorumluluk duyuyorum demiyor.. çünkü göte göt demek yemiyor.

    isteyen herkes kendince yardımını yapar, elinden geleni ardına koymaz ama diğer insanlara kimse karışamaz, kimse çığırtkanlık yapamaz.
  • bugün oğlumu parka götürdüm biraz.
    hava güzel, tatil de olunca parklar kalabalıktı haliyle.

    oğlum çoklu merdivenleri ve kaydırakları olan epey büyükçe park demirbaşının bir merdiveninden çıkmaya davrandı. o sırada epey sinirli olduğu belli olan bir kadın elinde küçük çocuğuyla merdivenden iniyordu. "bir dakika, ben ineyim, bir dakika!" diye sert çıktı oğluma. ben de konuşamıyor/anlayamıyor muhabbetine girmek istemedim, gel yavrum dedim az kenara çektim çocuğu. aynı sinirle indi kadın.

    boy boy kaydıraklar bulunmasına rağmen çoluk çocuk fazla olup, kendi çocuğu da epey ufak olunca, biraz ortalıkta kalmış sanırım. sonraki beş-on dakika gözlemimde anladığım buydu. o sırada 10-11 yaşlarında bir erkek çocuğu kaymak için onun çocuğunun arkasından merdivenlere koştu. çocuğu kolundan tutup ittirdi hemen:

    -nereye gidiyorsun sen? kaymak için büyük değil misin!
    +?

    öyle şaşırdım ve öfkelendim ki, kadının gözüne nasıl baktıysam, kolunu bıraktı çocuğun. çocuk da çekinerek çıktı merdivenlerden bir şey demeden. çocuğun arkasından:

    -her yerde siz varsınız, her yerde!..

    dedi, yüksek sesle. çocuğunu alıp uzaklaştı.

    parka şöyle bir göz attım. konuşmalarından anlıyorsunuz tabii, evet parkta epey suriyeli-ıraklı-iranlı çocuk vardı. hepsi tertemiz giydirilmiş, ortama uyan, neşeli, pozitif, güler yüzlü, konuşmasalar bizim çocuklardan ayırt edilemeyecek normal çocuklar. muhit iyi bir muhit olduğundan civardaki mülteciler de çoğunlukla orta halli, sıradan insanlar. komşuluk bakımından iyiler. saygılılar, uyum sağlamaya istekliler ve başarıyorlar da. çocukları teşekkür etmeyi, rica etmeyi, saymayı sevmeyi, en önemlisi utanmayı biliyorlar. çocukları sık sık götürdüğümden gözlem fırsatı buluyorum, çoğu bizim çocuklardan daha uyumlu ve sakin. üzerlerinde misafir olduklarını bilmenin çekingenliği var çoğunun, yüzsüzlük yapmıyorlar. her çocuğun biraz yüzsüzlük yapma hakkı vardır ama onların yok. başka çocuklarla tartışma yaşasalar mesela uzatmıyorlar. bizim çocukların aileleri hemen müdahale edip kendi çocuklarını kolluyorlar, onlar da birbirlerini susmaya teşvik ediyorlar. aileleri varsa onlar da öyle, aman yavrum haklıysanız bile ses etmeyin yapıcılığındalar. sorun çıkaran olmak istemiyorlar.

    yani bu çocuklardan rahatsız olmayı gerektirecek(!) bir gariplikleri, agresyonları, iticilikleri, bakımsızlıkları, farklılıkları vs yok. tek kusurları "orada olmaları". "kalabalık etmeleri".

    bunları kadını aşağılamak, "duyar kasmak", "mağduriyet yaratmak" için yazmadım. çocuk bayramında çocuklara dair farkındalığımız biraz daha artsın için yazdım. zira farklı da olsalar, başlıkta yazıldığı gibi arsız, agresif de olsalar, neticede farklı bir kültürün çocukları onlar. üzerine bir de bir savaştan mülteci olmuş, dillerini kültürlerini yeterince bilmedikleri bir ülkede misafir pozisyonundalar. çok görmeyelim bazı şeyleri. benimseyici ve yapıcı olalım, dışlayıcı değil. 23 nisan çocuk bayramında, tüm dünya çocuklarını her sene ülkemize toplayıp bayram yapan bir millet olarak, suriyeli çocukların "çocukluğunun" lütfen farkında olalım.

    tüm çocukların, etnik kimlik ayırt etmeksizin yaşı çocuk olmaya yeten tüm çocukların 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı kutlu olsun.
  • ülkelerine dönmelerini istediğim çocuklar. bizim veremediğimiz eğitimi suriye devleti verebilir bence.
  • turkiye sinirlari icerisinde turk nefreti ile buyutulmektedirler.

    dindar ve kindar nesil yetmedigi icin, milliyetimize dusman ithal nesil besliyoruz bir de.

    gelecek ziftten de karanlik.
  • kendinizi bu çocukların yerine koyun.

    savaştan kaçmışsınız, dil-kültür-gelenek hiçbir şeyini bilmediğiniz bir ülkeye götürülüyorsunuz, eviniz yok, anne-babanız nereye giderse siz de peşinden sürükleniyorsunuz, bazen yiyecek yemek bulmakta bile zorlanıyorsunuz, sokağa çıktığınız zaman insanlar size tiksinerek bakıyor, belki küfür bile ediyor ama anlamıyorsun.

    sadece el, kol hareketleri ve mimiklerden insanların sana kötü bir şey ima ettiğini fark edebiliyorsun. etrafında sürekli seni dışlayan insanlar var.

    insanlar yanından geçerken bile söylene söylene ve dik dik bakarak geçiyorlar.

    peki bu çocukların günahı ne?
    ülkelerinde savaş çıkması bu çocukların suçu mu yoksa devlet büyüklerinin egosunun mu?

    filler tepişirken çimenler eziliyor. hiçkimse çıkıp bunu konuşmuyor.

    biri de çıkıp "arkadaşlar suriye'de neden bunlar yaşanıyor? ortadaki sorun nedir bu nasıl çözülür?" demiyor.
    ya da "suriyeli çocukları ülkeye alıp onlara bakmayan kim? bu çocuklar neden sokaklarda? neden dileniyorlar? neden eğitim alamıyorlar?" demiyor.

    ağzınızda hep "suriyeliler pis, suriyeliler kaka" lafı dolaşıyor.

    be adam! senin devletin suriyelilere kapısını açmış ama ne haliniz varsa görün demiş. sen bunları konuşsana!

    adamlara vatandaşlık veriyor, çocukları bilinçsizce okullara dahil ediyor, sağlık hizmetini senden benden iyi alıyorlar bunu konuşsana.

    konuşmazsın neden?
    çünkü gücün ancak o masum çocukları eleştirmeye yeter.

    o masum çocukları okullarda türk çocukları ile birlikte eğitiyorlar bunu biliyor musun? suriyeli çocuk türkçe bilmediği halde 4. sınıf öğrencisiyse direkt 4. sınıftan başlatıyorlar bunu biliyor musun?

    sınıftaki türk çocukların 4. sınıf konularını işlemesi gerekirken öğretmenler suriyeli çocuklara türkçe öğretmek zorunda olduğu için senin ülkendeki çocuklar eğitimde geri kalıyor.
    bunları konuşsana!

    suriyeli çocuk şu an eğitilemiyor. çünkü milli eğitimde onlara özel bir müfredat hazırlanmadı. bunları konuşsanıza hadi!

    suriyeli çocuğu eğitemezsen ileride çok kötü şeyler yaşanır. o zaman konuşursan sana hak vereceğim kardeşim ama şu an şikayet etmek değil bir şeyleri değiştirmen lazım.
    ve maalesef bu "suriyeli çocuklar dilencilik yapıyor, suriyeli çocuklar bizi hiç dinlemiyor" cümleleriyle olmaz.

    sen zaten şu anki düşünce yapınla onları tamamen dışlıyorsun. dışlanan çocuk tabiki insanları dinlemez. neden dinlesin?

    şu an bu çocukları değiştiremezsek, eğitemezsek ileride çok fazla şikayet etmek zorunda kalacağız. bu yüzden şikayet etmek yerine çözüm yolları üretin lütfen.
  • ne ırkçılık ne mezhepçilik. sokaklarda dilenen , kapkaç hırsızlık yapan veya yaptırılan bir gruptan bahsediyoruz. çoğu arsız ve laftan anlamayan çocuklar veya gençler. kusura bakmayın ama ben suriyeden taa istanbulun bir ucuna savaştan kaçmaya değilde dilenmeye hırsızlık yapmaya gelen insanları sahiplenip acımam. nasıl oluyorsa çoğu da bu durumdan memnun. ışıklarda çimlere serilmiş bir suriyeli anne ve ışıklarda duran arabaların camlarını zorla silmeye çalışan küçük şen şakrak çocuklar. o zaman mecidiyeköydeki haplanıp aksam trafiğinde araba camlarını zorla silip ,zorla para almaya çalışan suriyeli olmayan gençleri de sahiplenelim.

    yahu ne ırkçılığından ne hakaretinden bahsediyorsun? evet camları zorla silip para dilenen kapkaç yapan hırsız yapan sadece suriyeliler değildi ama ben yada sizler , bunu yapan türk kürt ya da her ne boktan ırktansa sizi gasp ettiklerinde bu gençleri kazanmalıyız eğitmeliyiz triplerine girmediniz. suriyeli olupta insan gibi yaşayan insan yokmu şu memlekette? var. kimse ülkemizden siktirsin gitsin demiyo. ama insan gibi yaşamayı " tercih etmeyen" insanlara ben acımam diyorum. ister türk ister kürt ister laz ne olursa olsun.
  • maksadım duyar kasmak yada siyasi propoganda yapmak değil!

    bu çocuklar tıpkı benim senin çocuğun gibi suçsuz ve masum. dikkat edin, ebeveynlerinden bağımsız olarak bu çocuklar tüm diğerleri gibi masum. bir çocuğa acımak için illa afrika'da yaşayıp karnı beline yapışmış olması, yada kendinin üç katı boyunda bir erişkin tarafından dövülme videosunun sosyal medyaya düşmesi gerekmiyor. çocuk her zaman masum ve günahsız.

    bu kış günü onlara sahip çıkalım, para verip dilenciliğe alıştırmayın sakın! ama evdeki giyilmeyen bir kazağı ona giydirin üşümesin, marketten bir kutu süt alıp eline verin içsin, pis görünse de başını okşayın bazı insanlardan şefkat gördüğünü farketsin.

    siyasilerin hata yapması, babasının aslında terörist olması, annesinin ahlaksız ve hırsız olması vs vs hiçbirşey çocukların masumiyetine halel vermez. lütfen duygularınızla değil aklınızla hareket edin.

    *onları vatanlarından koparıp buralara getiren, bu hale düşüren, dahili ve harici mihrakların allah bin türlü belasını versin.
  • bu suriye'liler yüzünden 2 senedir çocukları parka götürmüyorum, siz neden bahsediyorsunuz. ülkemizin bekası için bunların biran önce gönderilmesi gerekmektedir.
  • çocuk, tecrübesiz.. nereye çekersen oraya gelecek yavrular.

    suriyeli nefretiyle insanlıktan çıkmak arasında ince bir çizgi var. savaştan kaçıp ülkenin anasını ağlatan bir halktan ben de hoşlanmıyorum ama çocukların da burada bir suçu, günahı veya seçim şansı yok.
hesabın var mı? giriş yap