the carrie diaries

• tam derdini sikiyimlik bi derdim var ama;
  abi ne olur şu diziyi pazartesi yayınlamayın.
  sorun şu ki sevgilimle izlediğimiz tek ortak dizi how i met your mother. onun için buluşup birlikte izliyoruz. fakat hatun bu diziyi de izlediği için her salı buna maruz kalıyorum.
• --- spoiler ---
  
  7.bölümde baloda carrie ve meggie nin elbiselerini çok sevdim.
  --- spoiler ---
  bu yazdığımda spoiler var mıydı acaba
• aşkısı
• --- 1s7e spoiler ---
  
  george'u neden beğendiğimi (bkz: #32273652) bu bölümde anladım. çünkü bildiğin türk erkeği. baktı kızdan bir çıkarı yok hemen bir yağ çekme, efendime söyleyeyim bir yol gösterme hali. tabi canım, tabi yavrum. (bkz: biz de yedik)
  
  --- spoiler ---
• kitabı ile ortak karakterler barındırmakla birlikte gidişat açısından kitaba pek bağlı kalmayan dizidir.
  
  --- spoiler ---
  spoiler daha çok kitapla alakalı. kitapta carrie'nin annesi birkaç yıl önce ölmüş, ve dorrit dışında bir kız kardeşi daha var. en yakın arkadaşlarının içinde lali diye bir arkadaşı daha var ki aslında polis kızı olan o maggie değil. ayrıca kitapta bu lali, sebastian'ı elinden çalıyor. sebastian burda kalbimizin yağını eritsin diye carrie'nin etrafında uzunca bir süre kalacak gibi dursada, kitapta puştun önde gideni olarak, önce carrie'nin en yakın arkadaşıyla, sonra da o kızın kız kardeşi ile birlikte oluyor. carrie böyle her hafta staja new york'a gitmiyor ve interview dergisi ile bir ilgisi yok. liseyi bitirdigi yaz new york'ta bir yazarlık kursuna katılma hakkı kazanıyor ve ilk new york deneyimi ve "the city" efsanesi böyle başlıyor.
  
  o degilde kitabın sonunda ağzımı kulaklarıma vardıran hadiseyi paylaşmak istiyorum asıl. carrie, new york'a ilk vardığında soyulduğunu fark ediyor, elinde ne para ne de adres var. donna la donna'nın new york'a gidince kuzenimi mutlaka ara diye verdiği telefon numarasını buluyor bir yerlerde ve arıyor… telefonun diğer ucunda kim var dersiniz? samantha jones!!! (evet donna'nın kuzeni)
  
  --- spoiler ---
  
  bu son gerçekten mutlu etti beni resmen… sex and the city'li günleri özledim sanırım.
• sex and the city'nin bir bölümünde carrie, gençken her önüme gelenle yatardım tarzında bir cümle kurmuştu çok iyi hatırlıyorum. e şimdi burdaki carrie'ye bakıyorum da gayet masum cici bir kız. o anlamda da tık yok, hatta okuldaki tek bakire herhalde. dur bakalım neler olacak.
• gossip girl'den sonra yeni ergen favori dizisi. ayrıca o larissa'yı yerim! o kadar da netim sözlük!
  
  (bkz: freema agyeman)
• ilk başta sıkıntıdan izlediğim dizidir. sonralarındaysa sevimli gelmeye başladı.
• larissa'ya olan sempatimden dolayı izliyorum. bir de interview ofisi meselesi var. ayrıca gözüme çarpan detaylardan biri olarak, h&m kesinlikle dizinin kostüm sponsorlarından olmuş.
  
  --- spoiler ---
  
  bir de sebastian'ın carrie'yi bulmak için mouse'u da alıp manhattan'a gittiği sahneyi hatırlayın. 'the grand gesture' hani. işte tam o bölümü izledikten sonra aklımda tek bir soru vardı: 'bizim sebastian'ımız nerde?'
  
  --- spoiler ---
• 1980'leri ortalarından itibaren neden sevmediğimi bana hatırlatan dizi.
  
  tek güzel yanı, bir bölümünde the cars dinliyordu esas kızla, arkadaşı. heralde drive yeni çıkmış 1984 falan.