• varoluşçuyu varolduğuna pişman eden tokatlarla dolu bir kitap;
    her tokattan sonra sizi yerden kaldırır ama sadece bir tokat daha indirmek için.

    benim kafamdaki sonu mutlu bitmektedir.
  • okudugumda ulan filmi olsa acaip olur dedigim kitap.daha sonra aramaya inandim ve zaten guy green tarafindan 1968 yilinda sinemaya uyarlandigini buldum. ama gonul isterki otun bokun tekrar uyarlamasini yapan produktorler, bu harika kitabi da yeniden filme alsin ve nicholas urfe karakterini de mumkunse jude law a versinler
  • okumaya başladığımdan beri, yazarından çok etkilendim, etkileniyorum, etkileneceğim.

    müthiş cümleleri, tanımlamaları mevcut. su gibi.

    hiç bitmesin istiyor insan. salıncakta rüzgara karşı usul usul sallanıp, hiç inmek istememek hissi uyandırıyor, içine kapılıp gittiğinizde...

    bitmesin o edebi sözler, bitmesin hiç büyülü cümleler.

    (bkz: bir şey anlatmak istemek ama anlatamamak)
  • kendimi ne zaman hayatımın tamamen düzmece gerçekliklerden ibaret olduğu yanılgısına kaptırsam aklıma gelen kitaptır. barındırdığı inanılmaz detaylar ve şok edici finaliyle heyecandan kalbiniz küt küt atarak okursunuz. ufak rahatlamalar yaşatsa da aralarda, her rahat nefesin ardından daha şiddetli şok eder sizi. tüm bu şoklara rağmen elinizden de bırakamazsınız kitabı. öyle ki düğümün koptuğu malum sahnede kitabı "eaaah be eytere" diyerek fırlatmış, sonra bi koşu tekrar kapıp okumaya devam etmişimdir.
    kısaca manyak eder insanı. esas oğlanın yerine kendinizi geçirdiğiniz anda ise esiri olursunuz.
    ayrıca ikinci kez okumak da gayet büzük ister.

    ps:allah belanı versin alison!
  • zıp zıp zıplatmıştı. tabii önce midede sarmal hareketlere sebep olmuştu ya the magus, neyse. sonundaki satırın kime ait olduğu bugün bile tam olarak bilinmiyor. o satıra yataklık eden pervigilium veneris'in tiberianus'a izafe edildiğini eklemeden geçmeyelim. arada vakit bulabilene, şiire de bir göz atmaları hararetle tavsiye olunur. bir de sanki arada bir rahmet isteyen bir ölüyü anımsatır bana nedense...
    bonus (bkz: the dead)
    bonus (bkz: michael furey)
  • uykuya dalma süreci gibi kitap. rüya mıydı, gerçek miydi, neydi...
  • iki gündür kitapçı kitapçı dolaşıp (en az 20 kitapçı) deli gibi aramış olmama rağmen bulamadığım, türkçe baskısının tükenmiş olduğunu öğrendiğim kitap.
    buradan ayrıntı yayınları'na sesleniyorum bir bastırın artık yaa.
  • yazar, nicholas ile birlikte sıra dayağına sonuna kadar tahammül edebilen okuyucusunu boşluğa bıraktığı finaliyle selamlar. itiraf etmek gerekirse tüm sinir bozuculuğuna karşın böylesi bir kitap için muhteşem bir finaldir ve size john bu işi knows demek düşer...
  • ingilizce ogretmeni nicholas urfe, phraxos'ta bir okulda goreve baslar ve olaylar gelisir.
  • ne yazık ki filmi show tv nin ilk yıllarında bir cuma gecesi gösterilmişti.
hesabın var mı? giriş yap