• sizi sizden alıp götüren bir chopin şaheseri. hakkında çok bilgim yok ama sadece 1 dak. 55 sn. olması sanki bu eser daha bir özelmiş gibi hissettirir insana.
    dinleme ambiyansı:
    -kapalı ama yarı aydınlık bir yagmur havası
    -eski mimaride bir kampus
    -bu kampusun ufak alanlı piyano çalışma odasından bahçeye bakan bir pencere
    -opsiyonel olarak elinizde bir yazı, bir mektup veya üzerinizde etki bırakıcı birşey.
  • chopin'e ait iki adet waltz in a minor bulunur:
    - ilki henüz chopin hayattayken 1831'de yayımlanan waltz in a minor, op. 34, no. 2
    - ikincisi ise öldükten sonra yayımlanan ve o yüzden de opus numarası bulunmayan ve chopin'in 1840'larda bestelediği düşünülen waltz in a minor.

    bu ikisi çoğunlukla birbirine karıştırılır. ancak, en popüler olanı, en sevileni sayılanı ikincisidir.
  • delilik. başka bir açıklaması, anlamı, hissi yok. duyduğum ilk andan beri aşığım. chopin, yaşıyor ve içimdeki ben(biz) ölü olan, yaşamayan(lar); bunun farkına ancak bunu dinleyerek varabilir(iz). ne vakit duysam unutuyorum yaşamayı. hatırladığım şey, hiç. bir şeye körü körüne aşığım sade. belirsiz. on defadan fazla arka arkaya dinleyip sarhoş olmuşuluğum vakidir. bir diğer acayip chopin bestesi için:

    (bkz: fantaisie impromptu op 66)
  • son 3-4 aydır chopin le kafayı bozmuş biri olaraktan, loop da fırfır döndürdüğüm bir eser kendisi. özellikle ashkenazy yorumu mükemmele yakın.
    bir mesut bir melankolik halini düşünmek ise geçen gece geldi aklıma. hayatımın fon müziğiymiş lan bu dedirtti. bir bulup bir kaybetmek. tekrar ve tekrar. hiç bir şey olmamış gibi. bir es ve ilk anki şaşkınlığın sanki hiç yaşanmamış gibi tekrarlanması. chopinin espri anlayışı takdire şayan. ya da hayatın.
  • chopin'in en sevdiğim eserlerinden biri. videodaki gibi çok hızlı olmayan bir tempoda çalarken insan adeta huzur buluyor.

    http://www.youtube.com/watch?v=r5mlpxkfl2c
  • dinlerken zihnimde mavi bulutların, pembe balonların, uçan kocaman kuşların belirdiği bir başyapıt.
  • dinledikçe dinlendirir, keyiflendirir, hüzünlendirir, umutlandırır vb.. birçok şey.
  • dinlerken mest olduğum, bilmeyenlere dinletip chopin'e bir nevi vefa borcumu ödediğim efsane eser. birkaç haftadır da yavaş yavaş çalmaya çalışıyorum ve bu beni hayli zorluyor. zaten piyanoda acemiyim ve adam gibi başına da oturmadım henüz, yarım saatlik etütlerle iki günde bir çalışıyorum fakat yine de çok zor gacılar. çalmaya çalıştığım ilk chopin eseri zaten. çalarken parmaklarımı, eklemlerimi yeniden keşfediyor gibi oluyorum ve bu i na nıl maz bir haz veriyor dostlar.

    parçayı daha önce de çok dinlediğim için mi bu kadar içselleştirdim ve her yeni ölçüyle büyüleniyorum yoksa eser zaten çok güzel olduğu için mi böyleyim bilmiyorum. sonumuz harola. seviliyorsun chopin.
hesabın var mı? giriş yap