• korona hastası tanıdığı olan yazarlar başlığındaki entry'mi buraya da aynen aktarıyorum.

    bu başlıktaki bir önceki entry'de (bkz: #112207583) babamın pozitif olduğundan ve annemle birlikte karantinada olduklarından bahsetmiştim.

    pozitif çıkan babama 22 günlük karantina, anneme ise 14 günlük karantina uygulanacağı söylendi ilk etapta. daha sonra filyasyon ekibi arayarak babamın karantina süresini 10 güne düşürdüklerini söylediler. bu süreçte anneme herhangi bir test yapılmadı.

    babamın karantina süresi geçen hafta doldu. çıkabilirsiniz dediler sadece. test tekrarlanmadı. belki de hala pozitif ve bu virüsü yaymaya devam ediyor.

    az önce de söylediğim gibi, anneme hiç test yapılmadı. temaslı olduğu halde test yapmadılar. geçen hafta tat ve koku duyuları tamamen kayboldu. defalarca aradığı halde test yapmaya gelmediler. onun da karantina süresi doldu ve dışarı çıkabilirsin dediler. belirtilerine rağmen çıkmasında bir sakınca görmediler. annem buna rağmen mecburi olarak 1 kez çıkmasının haricinde kimseyle teması olmadı. ama kendisi bilinçli davranıp bunu yapmasa şu an onlarca insanla teması olabilirdi.

    annem bu süreçte defalarca sabim'i aradı. belirtilerinin hepsini anlattı, olmadı. belirtilerini beğenmediler. ısrarlar sonucunda dün test yapmaya geldiler ve sonuç pozitif.

    şimdi sağlık bakanlığının salgın yönetimini birebir yaşadığım örnek olay üzerinden değerlendirmek istiyorum;
    -mevcut 1 pozitif vaka varken, bu pozitif vakayı evinde izole ederek aynı evdeki kişilerin de pozitif hale gelmesine sebep olarak,
    -pozitif vakanın karantina süresini hiçbir geçerli nedene dayandırmadan kısaltarak,
    -karantina süresi sonunda testi tekrarlamadan kişinin normal yaşantısına dönmesine yol açarak,
    -pozitif vakanın, aynı evde yaşadığı kişiye karantina süresinin en başında bulaştırmış olacağını varsayarak ve bu bulaşın karantinanın son gününde dahi meydana gelebileceği ihtimalini göz ardı ederek,
    -en önemli belirtilerden birine sahip olan, bunu defalarca ifade eden, temaslı olduğu bilinen bir kişinin herhangi bir önlem olmadan karantina süresine son vererek ve tüm belirtilere rağmen test yapmayarak,
    bu salgını nasıl bitirmeyi veya yayılma sürecini yavaşlatmayı amaçlıyorsunuz?

    evde birlikte bulundukları süre çok çok düşük olan ve bu süre içerisinde bile birbirlerini görmeden izole yaşamaya çalışan insanları aynı eve kapatıp birinden diğerine bulaşmamasını nasıl bekliyorsunuz?

    bulaşma ihtimali yüksek olduğu halde ve belirtileri de olduğu halde bir temaslıya nasıl test yapmıyorsunuz?

    temaslı bir kişiye, belirtileri olduğu halde nasıl "karantina süren sona erdi, çıkabilirsin" diyebiliyorsunuz?

    bir başka sorum da günlük açıkladığınız vaka sayıları ile ilgili. geçen hafta en başarılı illeri açıkladınız. bunlar sırasıyla; tekirdağ, balıkesir, samsun, kırşehir ve düzce. ben balıkesir'de yaşıyorum. burada günlük vaka sayısı 50 civarında ve en başarılı 2. il konumundayız. bakanlık günlük raporlarında balıkesir, tekirdağ, edirne, kırklareli ve çanakkale ile birlikte bir bölge olarak aktarılıyor. 10 eylül tarihli bakanlık raporu, bu bölgede yer alan 5 ilin toplamında 10 yeni vaka tespit edildiğini gösteriyor. aynı gün yerel gazetelerin haberine göre ise sadece balıkesir'de tespit edilen vaka sayısı 51. balıkesir'in küçük ilçelerinde bile günlük yeni vaka sayısı 3-4 civarındayken 5 ilde toplam vaka sayısının 10 olması ne kadar mümkün, bu da cevabını merak ettiğim ve cevapsız kalacağından emin olduğum bir başka soru.

    şimdi sorumluluğu halka yüklemeye devam edelim. halkımız maske takmıyor, sosyal mesafe kuralına uymuyor, kuğular bile kuralları bizden daha iyi biliyor falan.

    edit: düşündükçe çıldırıyorum. annem 60 yaş üzeri olduğu için işyerinden izinli. eğer 59 yaşında olsaydı, 1 haftadır her gün servisle işe gidip geliyor, işyerinde onlarca insanla görüşüyor ve yüzlerce insanla aynı yemekhanede yemek yiyor olacaktı. akıl sağlığımı yitirmek üzereyim.
  • "27 gün üst üste 900-999 korona vakası olma ihtimali yüz trilyonda üç" diyor polimetre araştırma şirketi ama kimse çıkıp ne bu sayılar demiyor aynı bu rezalete neden demediği gibi. şaşırmadığı gibi.

    günlük 1500 vaka, 50 vefat der, suçu maske-sosyal mesafe-hijyen konularına dikkat etmeyenlere atarsın. bir şekilde buraları okuyoruz. okuyacak kadar cahil olmadığımız için gerçeklerin farkındayız ama neye yarıyor.
  • taktik maktik yok, sürü bağışıklığı isteniyor.
    rezalet puanı: 10/10
  • açıklanan günlük toplam vaka sayısı muhtemelen sadece hastaneye yatılı yapılanlar. pozitif çıkıp eve gönderilen hastalar sayıya dahil edilmiyor.
  • sizin rezalet dediğiniz şu an uygulanan prosedür. yazacak şey çok ama yapabilecek birşey yok. geçmiş olsun.
  • siyasal islamcıların yönetimde olduğu dönemde pandemi yaşama talihsizliğine sahip türk halkı için sıradan bir olaydır...
  • daha önce görülmemiş seviyede bir rezalet olmadığı için 1/10 olarak puanlayacağım rezaletimsidir. ne hallerdeyizin göstergesidir.

    öte yandan, geçmiş olsun, umarım rahat atlatırlar.
  • öncelikle (bkz: adamın gözleri doldu abi)

    ikinci olarak; doğru sayılar neyse açıklansın.

    sonra da; rezalet puanım 10/10

    son olarak; benzeri benim de başıma geldi. şehirlerarası bir uçuşta virüslü olduğu tesbit edilen biri ile beraber seyahat etmişim. aradılar.
    - temasınız olmuş dediler. hayırdır ne teması dedim.
    - uçak teması dediler. bütün uçağı mı arıyorsunuz dedim, hayır sadece 2 sıra ön, arka, sağ ve sol dediler.
    - e dedim sırada beraber bekledi herkes, koridorlarda otururken hep beraber karışık girdik içeri. (bu arada biliyorsunuz uçakta boş koltuk yok. tıka basa dolu) prosedür böyle dediler.
    bu arada uçuşun üzerinden 9 gün geçmişti zaten aradıklarında.

    - peki ne yapcaz şimdi, prosedür nedir dedim. kendinizi karantinaya alın dediler.
    - nasıl dedim. evde odanızı ve mümkünse banyonuzu ayırın dediler.
    - e test yaptırayım dedim. semptom göstermiyorsanız test yapılmıyor dediler.
    - ulan semptom göstermiyorum ama temasım olmuş diyorsunuz, test yaptırayım siz de rahatlayın emin olunsun dedim. ı ıh dediler.
    - e ne olcak şimdi dedim. cep telefonunuza bir kod gönderdik onu bize okuyun dediler.
    - okudum kodu. geçmiş olsun dediler. kapattık.

    yani mantık şu: konuştuk mu konuştuk. hastalanmış mı ? henüz hastalanmamış. tamam kapat a.q. ölürse o bizi bulur nasıl olsa.
  • artık kimse devletin umrunda değil öncelikle bunu bilinçaltımıza bir kazıyalım. ayıp olmasın diye bir şeyler yapılıyormuş gibi davranılıyor sadece şuan. sürü bağışıklığına geçeli aylar oluyor sadece çoğu kişi farkında değil.
  • devlet bir yandan yayın yayabildiğiniz kadar mantığıyla hareket ediyor,hastalara ilgi göstermiyor,test yapmıyor ; bir yandan maske takmayanları azarlıyor göstermelik olarak.suçlayacağı kurbanlar arıyor kendi beceriksizliğini örtebilmek için.

    tüm suç maske takmayanlarda zaten,covidi çıkaranlar da onlar,yayanlar da onlar değil mi ? sizin hiç bir suçunuz yok.siz gereken her şeyi yapıyorsunuz devlet olarak.
47 entry daha
hesabın var mı? giriş yap