• (güneş ışığı) vurmak:
    "ömrüm bir tepeye çağmış gün gibi."- karacaoğlan.
    http://www.tdk.gov.tr/…me=�a�mak&geridon=0&eskisoz=
  • çağlamanın kökü olduğunu sandığım kelime. sözlük anlamlarında çağ kelimesinin yanılsamaları ses olduğu söyleniyor.

    çağlayanın "çağ çağ çağ çağ" diye ses çıkarmasından dolayı o isme sahip olduğu söyleniyor yani. oysa sanki çağ fiil olarak kullanılan bir kelime. çağ fiiline tdk'da verilen anlam gün ışığı vurmak şeklinde. yine sanıyorum ki karacaoğlan'ın şiirinden esinlenerek verilmiş bir anlam.

    "ömrüm bir tepeye çağmış gün gibi"

    çağ kelimesi kullanılarak bir benzetme yapılmış. günün tepeye çağmış olmasını karacaoğlan ömrünü benzetmiş. şiirin devam dizesini cumhuriyet gazetesinin 2001 yılında yayınladığı bir kitap ekinde bulmak ile beraber şöyle verilmiş:

    "ömrüm bir tepeye vurmus gün gibi
    şöyle böyle derken aştı neyfeyim"

    ne gariptir ki bu şiir basit google aramasında hiçbir sonuç vermiyor. karacaoğlan'a kim ne zaman nasıl ithaf etmiş sorular içerisindeyim. çağmaya tekrar bakalım dizelerin bağlamında. aştı ne edeyim demek saçma gelse de çağmak kelimesi için o anlamda inceleyeceğim.

    "ömrüm bir tepeye çağmış (vurmuş) gün gibi
    şöyle böyle derken aştı (geçti) ne edeyim"

    tdk'nın verdiği anlamı göz ardı ediyorum öncelikle. çünkü hiçbir bağlamı yok. bu şiirden başka hiçbir örneği yok. oysa şunun şurasında kapı gibi çağlayan, çağlamak, hatta bir bakıma çağrı, çağırmak kelimeleri var. madem türkçe eklemeli bir dil çağ ile bağlayan ama çağ anlamı taşımayan kelimelerin çağ fiili ile bir ilgisi olması gerek.

    "gün" bir yerlere vurmuş olması en olası anlam gibi gözükse de ömrün tepeye vurması ne anlama geliyor olabilir. ya bir tepenin arkasından güneşe bakıyorsunuzdur ya da tepenin önünden. tepeye vurması gibi ömrün bir tepeye vurması ne demek. ömrün geçmiş olması demek. ömrüm geçiyor demek istiyor. yani şiirsel anlamdan çıkarırsak:

    "ömrüm şöyle böyle derken güneşin bir tepeye vurmuş gibi geçti."

    ama dikkatinizi çekerim, güneşin tepeye vurması ne zaman olur. güneş yükselirken veya batarken. güneş ancak yükselmeye başlarken "ömrün güneşin tepeye çağmış gibi geçmesi" çok saçma geliyor. yani güneşin batarken tepelere cağmış olması gerek.

    burada çağmak fiili şöyle bir rol oynuyor. çağlayan, çağırmak her iki kelime de içinde bir akış, geçişi tanımlıyor. çağlayana bakarken aklımıza gelen suyun sürekli akmasıdır. çağırırken ise sesin havada yayılıp, engelleri aşmasıdır. yani çağmak kelimesi ile hareket içeren bir şeyleri anlatırız. hatta ve hatta fiilden bağımsız olarak çağ ismi başlı başına zamanın akışı, hareketini tanımlar. elimizdeki tek şiire geri dönersek:

    "ömrüm şöyle böyle derken güneşin bir tepeye çağmış gibi geçti."

    yani çağmış kelimesi ile aslında güneşin tepeye son ışıklarını vurması değil, gün boyunca hareketini, gökyüzündeki ilerleyişini ve böylece tepeye kadar çağmış olduğu anlaşılması çok daha mantıklıdır. yani tdk'nın verdiği birinci anlam, aslında çağmak kelimesi ile anlatılan doğa olayının sadece ufak bir parçasıdır. gün ışığının tepeye vurmasını ömre benzetmek ne kadar saçma ise, günün çağması gibi ömrün geçmesi bir o kadar tutarlıdır. ayrıca çağlayan, çağırmak, (isim olarak çağ), bu bağlamda mükemmel şiirsel anlamlara işaret etmiştir.

    şunu da belirteyim. çağ kelimesi bugün hırçın karadeniz dalgalarını seyrederken aklıma bir anda düştü. bu kelimeyi söyler ve kullanırken hiç yabancılık çekmedim. o kadar sezgisel bir anlamla aynı şunlar döküldü zihnimden:

    "çağ kelimelerim.."

    düşünmeden çıkan bu sezgisel cümle, hırçın denizi; benzettiğim bir resme ne kadar benzediğini anlatmak için kuruldu.

    "aksın kelimelerim, durmadan, kağıda geçsin ve duygularımı böylece açığa çıkarayım. çünkü şu deniz bana çok şey hatırlatıyor"

    demenin yolunu:

    "çağ kelimelerim"

    şeklinde söyledim. tekrarlıyorum çağ kelimesini düşünmedim burada. aklıma geldiği gibi kullandım. ama tdk'nın verdiği anlamı görünce açıkçası pek beğenemedim. zaten tdk çağmak fiilini karacaoğlan'ın şiirinden çıkartıyorsa, benim anlattığım şekil çok daha tutarlı.

    şiirini tespit ettiğim sayfayı şöyle ekleyeyim.

    [https://www.cumhuriyetarsivi.com/…2001/1/18/5.xhtml
hesabın var mı? giriş yap