• boğaz’ın kandilli tarafında çıkan ve alevlerin gittikçe yükseldiği yangın. karşıdan gördüğüm kadarı ile yanan bir yalı.
    umarım arkada bulunan ağaçlara sıçramaz.
    kaynak eklenecek
    edit : https://youtu.be/mzmn8hyipcu

    * brillant comme une larme düzeltti. yalı değil tarihi vaniköy camiymiş.

    * richards godman gönderdi, yakın çekim : https://twitter.com/…tatus/1327927582109683712?s=20
  • yangın hali hazırda denizden kıyı emniyeti botları ve karadan istanbul itfaiyesi tarafından kontrol altına alınmış olup soğutma işlemleri devam etmektedir.
    tarihi camideki yangının çıkış kaynağı henüz belli olmamakla beraber elektrik kaynaklı olacağı şüphesi üzerinde duruluyor.

    yangın sonrası değerlendirme:

    toplum olarak üzerimizdeki yük o kadar büyük ve ağır ki medyada bu yangın yer bile bulmadı.

    350 yaşında bir tarih, boğazın incisi sayılan miraslarımızdan biri alevlere kurban gitti.
    kurban diyorum zira bu yangının çıkışı da elbette insan kusuru yüzünden, başka neden olacak?

    zira vaniköy camii gibi, tarihi önemi olan yapılarımızın, camilerimizin tamamındaki yangın yükü çok büyük.
    yanmazlık özelliği olmayan bol naylonlu halılar, eski elektrik tesisatlarına bağlı büyük kapasiteli klimalar, dev şamdanlardaki lambalar derken yanacak ve tutuşturacak çok şey var.
    ve bunların hiçbirine dair zerre önlem yok.
    yüz bin milyor liralık bütçeye sahip diyanetin bu yönde herhangi bir şey yaptığını sanmıyorum.
    (düşünsene bu yangının sultan ahmet camii'nde ya da süleymaniye camii'nde meydana geldiğini, orada o duruma şahit olmayı istemezdim.)

    büyük oranda ahşap olan bir yapıda, petrol türevi malzemeden mamül halılarla beraber doğal olarak yangının kolayca büyümesi ve tüm yapıyı sarması an meselesi olmuş.
    hal böyle olunca karadan ilk müdahale başladığında çoktan alevler her yeri kaplamıştı.
    tabii 10 sene önce haydarpaşa garı* yangınından miras kalan bir adet var bizim ülkede, bunu bir türlü aşamadık, anlatamadık.
    deniz suyu ile yapı yangınına müdahale etmek...
    bu yangında da aynı yanlış yapıldı ve kıyı emniyeti botları, iyi niyetle de olsa yüksek basınçlı monitörlerle deniz suyu işleyerek yangına denizden müdahale ettiler.
    esasen yangın, karadan istanbul itfaiyesi'nin büyük bir müdahale gücüyle dışarıdan ve dahiliden müdahale etmesiyle söndürüldü.
    deniz desteği olmasaydı da söndürülme süresi çok uzamazdı.

    ama işte bu durum yıllardır süre gelen kamu kurumları arasındaki iletişimsizlik, işin ana sorumlusu gibi konulardaki boşluklardan doğuyor.
    zira bir yetkili çıkıp kıyı emniyeti'nin müdürüne neden denizden su sıkmadınız diyebiliyor ya da neden denizden müdahale ettirmedin diye itfaiye amirine laf edebiliyor, oldu daha önce, yine olur, yine olacak ta...
    ülke öyle bir hale geldi çünkü.
    hatta şöyle bir örnek vereyim kadir topbaş zamanı beyoğlu'nda çatı yangınına ekipler fiilen müdahale ederken bir kendini bilmez kalktı yalakalık olsun diye hava desteği istedi ve ara sokaktaki çatı yangınına helikopterle su atıldığını ve bir mahallenin 10 ton deniz suyu ile baştan aşağıya yıkandığını gördü bu gözler...
    sırf alev kartalı kullanılıyor desinler diye, çünkü yukarıdan öyle talimat vardı, zorda kalmayın helikopter desteği isteyin diye.
    keza aynı şekilde silivri'de bir fabrika yangınına bu şekilde müdahale edildi ve bir itfaiyeci 10 ton suyun çatıya vurması sebebiyle çatının çökmesi sebebiyle şehit oldu. hoş su atılacak diye sözde yangın yerini tahliye etmişlerdi ama oldu yani, yapılmaması gereken bir şey yapıldı ve bir itfaiyeci şehit oldu, mahkemesi hala sürüyor.

    özetle günün sonunda bir değerimizi daha yitirdik, ama umarım ibb kültür varlıkları daire başkanlığı düzgün bir çalışma ile camiyi eskisinden daha sağlam ve iyi hale getirir.

    herkese geçmiş olsun.

    fdes üzülerek bildirdi.
  • üzdü...

    tarihimiz teker teker yok olurken, bizler ancak youtube linkinden izleyebiliyoruz...

    dilerim can kaybı yoktur... geçmiş olsun.
  • vaniköy camii tam deniz kenarında.
    bu adamlar rant için camiyi bile yakar.
    eğer öyle birşey çıkar ise altından hiç şaşırmam.*
  • sakın buraya park falan yapmayın. vanlı vani mehmet efendi 1655 yılında buraya camii yaptırmışsa, vardır bir bildiği! yerine hemen betondan devasa büyük bir camii yapılmalı, bahçede kalan ağaçlık alanda inşaat içine katılsın, ismi de büyük yeni vaniköy kandilli camii olsun. biz inandığımız allah'a secde ederken arkadan püfür püfür boğaz havası esmesi çok önemli çünkü. aslında camii boşa masraf olur diyenler çıkacaktır, e boş bırakıp yeşil bir park yapılsa da insanlara yalı duvarları arasından boğaza bakan bir pencerecik olacak. hiç gerek yok zaten yalı da oturanlar boğaza hakim, oturmayan fakir fukara da görmeyiversin ne olacak. cami yapılmazsa otel de olur. ne de olsa camii yandığı için, tarihi olma vasfını yitirdi artık. güzel bir butik otel, şöyle 10-12 odalık. ismi de kandilli boğaz pearl otel olsun. güzel isim, önü boğaz arkası yeşillik kandilli, iyi para yapar burası, işletmesi de 39 yıllık vatanperver bir arkadaşa verilir, gül gibi yürür gider işler. otel olursa kimi kesimden tepki gelebilir, ibadethaneyi yıkıp otel yaptılar diye. güzel bir restoran yapılabilir oraya, denize vuran led ışıkları da döşerler, muhteşem! amaa alkolsüz olacak, çünkü günah. zaten hemen yan tarafta ki yalıda ikamet edenler içmezler yıllardan beridir. camii nin olduğu yer de alkol tüketilir mi? tüketilmez!
    park yapmayın sakın! oltamızı alıp balık tutmaya falan gideriz oraya, belki istanbulun tadını çıkarırız, olmaz! zaten tadını çıkarması gerekenler yalısının bahşesinden sallar oltasını, biz gidelim hamsi yiyelim! camiyle boğaz arasında ki asırlık ağaç yandı mı? net bilmiyorum ama hala yaşıyorsa kesin gitsin kardeşim, denizin dibinde ağaç mı olur orda? hem otelin manzarasını keser. bir de o camiyle yalılar arasında ki dar alan var orayıda otopark yapın, boşboş duruyor, yalı sakinlerine de yıllık kiraya verin. abone olmayan giremez tabelasını unutmayın. bizim arabayla bir işimiz yok, olsa da hep aldığımız 50 liralık benzinle vaniköy e kadar gidemeyiz, yol da biter insanların işine gücüne engel oluruz.
    yeşillik bir park yapmayın sakın, güzel olur çünkü.
    t: 1655 te inşa edilip, bizlere emanet edilen tarihe sahip çıkamayıp kül olmasına sebep olduğumuzu ifade eden başlık.
    park yapmayın demişmiydim!
    edit:bir kaç imla ve noktalama.
  • burayı gözüne kestirip kendine yalı yaptırmak isteyen katarlı ya da dubai li abimize hayırlı olsun.
hesabın var mı? giriş yap