23 kasım 2013 remember shakti istanbul konseri

• bana nasipmiş başlığı açmak.
  
  mutluyum.
  
  http://www.issanat.com.tr/…0131123/remember-shakti/
  
  http://www.biletix.com/etkinlik/pisxb/istanbul/tr
• 20.11.2013 tarihi itibariyle biletleri tükenmiş bir konserdir. aldığım duyumlara göre biletini elinden çıkarmak isteyenlerin biletlerine talip insanlar da mevcutmuş.^*
• cüneyt arkın saçlı gitarist, john mclaughlin. binlerce yıllık tarihi olan tablanın dünya üzerindeki en iyi icracısı, zakir hussain. mandoline boyut atlatmayı başarmış mütevazı kişilik, u shrinivas. kanjirayla harikalar yaratan adam, v selvaganesh ve son olarak dev sesli, büyük yürekli vokalist shankar mahadevan. 1999-2000 yılıydı sanırım shakti'yi ilk tanımam. 1970'te kurulmuş grubun yeniden bir araya gelişinin de adıydı ''remember shakti.'' sanırım 2003'te iş sanat ve kültür merkezi'nde bir konserleri olmuş. hatta aramızdan da bazı yazar arkadaşlar katılmış. tam 10 yıl sonra yeniden iş kuleler'de olacaklardı. telefonla havadisi alır almaz biletix'e koştum. etkinlik tarihine iki ay olmasına karşın sadece ve sadece 20-30 kişilik boş yer kalmıştı. önündeki bilgisayar monitörünü çevirerek benden koltuk seçmemi isteyen görevliye biletlerin ne zaman tükeneceğini sordum. ''bir haftaya kalmaz'' dedi.
  
  23 kasım 2013. harika bir istanbul akşamı. levent metro durağında inip tabanvayla iş sanat merkezi'ne geçiyorum. kapının önü remember shakti konserinden çok, ingiliz kraliyet ailesi mensubu birisinin nikah törenini andırıyor. özel şoförlü mercedes'ler jaguar'lar, birbiriyle şıklık yarışına giren hanımlar, birbirinden cool beyler ve tanınmış onlarca isim. levent erden'i görüyorum ilk. sonra mısırlı ahmet'i. sonra bir gazeteciyi görüyorum. adı neydi amk ya bu adamın? ne biliyim işte ama bu o. adını hatırlamıyorum. simayen tanıdığım ama ismini çıkartamadığım birçok ismi görüyorum. görüyorum o halde varım. ben de oradayım. evet ben de o konseri izleyebileceğim. yıllardır youtube'tan izlediğim o rüyanın artık içindeyim. kapılar açılıyor ki muhteşem bir salon. bence istanbul'un en güzel salonu...
  
  ''konserin başlamasına son 5 dakika. lütfen cep telefonlarınızı kapatınız'' anonsuyla kalp atışlarım hızlanıyor ve tam 5 dakika sonra zakir'le john önde soldan sahneye giriyorlar izleyicileri selamlayarak. grubun diğer adı; evet ben taktım; ''beşi bir yerde.'' konsere makinemle gitsem de kaydetmekten vazgeçiyorum son anda. kaydetmek istemeyişim, konserin her anını yaşama arzusundan. fazlasıyla kayıt var zaten youtube'ta. rüyamla aramda dijital bi alet olmamalı.
  
  john mclaughlin, sen gerçek misin abi? doğarken gitarla doğmuş gibi... o artık bir uzvu olmuş onun. gitar ''emret üstat!'' diyor sanki. kendini teslim etmiş john'a. zakir hussain, alla rakha gibi bir üstadın oğlu. alçakgönüllüğü, tekniğini dünya ile paylaşımı, para şan şöhret nedir bilmeyişi ve tabi ki bonus saçları... :)) bize tablanın aslında ne kadar sınırsız, ne kadar özgür bir enstrüman olduğunu kanıtlıyor zakir. konser sonundaki solosu kafayı sıyırdığının da net bir ispatı. john'la atışmaları, birbirlerinin seslerini taklit etmeleri ve bunları milisaniyelere sıkıştırmaları tek kelime ile muhteşemdi. selvaganesh, ''baba büyüksün'' deyip önünde eğilmek istiyorum. elini öpeceğim bırak. bırak ya öpeceğim elini. içimden geldi. :)) shankar mahadevan ise, çok kilolu. memeleri var resmen. hanimiş memeler? :)) şaka bir yana adam sikti attı ortalığı abi. vokal ama ne vokal. ses ama ne ses. seni sevmeyen ölsün shankar! :)) ve ve ve ve ve u shirinivas. mandolin denen o minnoş şeyle... tövbe yarabbim, ya rabbülalemin. errahmanirrahim. amin. :)) sen tehlikeli birisin shrinivas. evet evet sen tehlikeli bir adamsın. ermiş misin, aşmış mısın? sen nesin amk? söyle heh? çok yaşa, güzel yaşa! milisaniyelere 12000 nota sıkıştırdı şerefsiz ya. tam dayaklık tam. :))
  
  beşi bir yerde toplamda 10 parça ve 110 dakika ile konseri sonlandırdı. alkış faslı dakikalarca sürdü. alkışlaya alkışlaya terledim amk! tüm salon bir olup bis yapmalarını istedik. (bkz: bis yapmak) alkışla alkışla yoklar. ıslıklar tezahüratlar... hoooopp çıktılar yeniden sahneye. alkış kıyamet ama. bis yapmadan girdiler içeriye. arsızlar sizi! elim koptu lan alkışlamaktan. ne var çıkıp da bi ankara havası şe'ettirseydiniz? hah? ne olmuş yani? bi ''kara üzüm habbesi'' çalsanız ölür müsünüz? :)) beşi bir yerde'yi alkışlarla uğurladık ama ben biliyorum ki onlar dünyanın farklı farklı köşelerinde insanları büyülemeye aynı şevkle devam edecekler.
• üzerinden neredeyse 2 sene geçen bir konser. ve bugün bir kez daha hatırladım bu konseri. ve bu doğaüstü olaya tanıklık ettiğim için bir kez daha şükran duydum hayata ve getirdiklerine; sanata.