ahmet kaplan

• (bkz: ahmet kaplaner)
• hem alanında çok yetkin, hem de cana yakın saygıdeğer öğretim üyesi. devletin çok önemli teknoloji projelerini yürütmüştür.
  
  “dr. ahmet kaplan, bilkent üniversitesi elektrik-elektronik mühendisliği bölümünde lisans, erciyes üniversitesi’nde de yüksek lisans ve doktorasını tamamladı. erciyes üniversitesi elektronik mühendisliği bölümünde ve sivil havacılık myo uçak elektroniği bölümünde öğretim görevlisi olarak çalıştı. 2000-2005 yılları arasında amerika’da georgia ınstitute of technology üniversitesi’nde araştırmalarda bulundu ve uluslararası firmalarda yazılım geliştirme ve proje müdürü olarak görev yaptı. 2005-2011 yılları arasında, türksat a.ş.’de bilişim direktörü ve genel müdür yardımcısı olarak çalıştı. türkiye’nin bilgi toplumuna geçiş süresinde büyük öneme sahip olan e-devlet kapısı’nın (www.turkiye.gov.tr) yeni bir ekip ile yazılımlarını gerçekleştirdi ve hizmete açılış sürecinden itibaren milyonlarca kullanıcıya ulaşıncaya kadarki tüm aşamalarını yönetti. 2012-2014 yılları arasında, tübitak’ta; ulusal akademik ağ ve bilgi merkezi (ulakbim)’de enstitü müdürü ve fatih projesi teknik koordinatörü olarak görev yaptı. 2014 tarihinde tekrar türksat a.ş. genel müdür yardımcısı olarak atandı. 2017 yılında ibn haldun üniversitesi bilgi teknolojileri daire başkanı olarak göreve başladı.”
• türk kızılayı kartal lisesinde bir matematik öğretmeni. ben mezun olurken okuldaydı. okulu uzun süredir ziyaret etmesem de hala orada olduğuna eminim. bu gidişle oradan da emekli olur. kendisiyle hiçbir zaman yıldızımız barışmadı. ben üniversite hariç geri kalan eğitim hayatımda hep vasat hatta kimi zaman vasatın da altında bir öğrenci oldum. 4 yıllık liseyi 5 yılda bitirdim.
  
  ahmet hocam, lise hayatım boyunca hep korkulu rüyam oldunuz. siz, kendimi yetersiz hissetmem için elinizden geleni yaptınız. hatırlar mısınız bilmem, soruları çözemediğimi bildiğiniz halde tahtaya kaldırıp soruyu çözmemi istemiştiniz. çözemeyince de bütün sınıf arkadaşlarımın içinde beni azarladınız. o an siz bana ben de sınıf arkadaşlarıma bakıyordum. sınıf arkadaşlarım gayet anlayışlı kişilerdi hatta bazıları ellerini yüzüne götürerek sizin yerinize utandı. siz ailemi okula çağırıp benim için "adam olmaz" dediniz. ben başarısız bir öğrenciydim; ama hiçbir zaman hiç kimseye saygısızlık yapmadım. benden neden adam olmayacaktı ki? siz ergen psikolojisinden anlamayan bir eğitimciydiniz. beni o kadar etkilemiştiniz ki gece rüyalarıma giriyordunuz.
  
  zamanın en yavaş aktığı an sizin derslerinizdi. gözüm hep kolumdaki ve duvardaki saatteydi. haftada 6 saat dersimiz vardı. her hafta başlangıcında bu 6 saat bir şekilde geçecek, sonra aylar geçecek ve dönem bitecek diyordum. zamanın ne kadar yavaş ve aynı zamanda ne kadar da hızlı geçtiğini öğrettiniz bana.
  
  zaman geçtikçe kırgınlıklar da kızgınlıklar da azalır; ama bu hayatta kırgınlığımın azalmadığı nadir kişilerdensiniz. umarım hayatınızda her şey yolunda gidiyordur. siz belki beni unuttunuz; ama bende bıraktığınız iz benim sizi unutmama izin vermiyor. uzun ve mutlu bir hayat geçirmeniz dileğiyle.
  
  edit: bu entry'i yazdıktan 3 gün sonra ahmet hocam koronavirüsten dolayı vefat etmiş.* gerçekten üzüldüm. yaşı da öyle pek yoktu. mekanı cennet olsun.
• henuz yeni yeni iki uc dersine girme serefine mazhar olmus olsam da derya deniz, epey canayakin, baya baya cok sevmis bulundugum hocamdir.
  
  hocam blockchain? hocam qiskit? hocam ml? hocam embedded? hocam hede hodo? bilmese bilmiyorum diyecek adam ama hic agzindan ciktigina sahit olmadim. tum bu bilgiler bunyeye dahil olunca konusurken konudan konuya ziplama seklinde tezahur edebiliyor, myers-briggs'e gore yaraticiligin alameti farikasi budur zaten. tam bu sebeple kendisiyle sohbet etmek felaket keyifli bir aktivitedir.
  
  tum bunlarla birlikte gordugum en naif insan. ^* sayet bir ogrenci kendisine soru sorarsa -sorularin bir cogunun aptalca oldugunu eklememeyi zul kabul ederim- bireysel olarak yardimci olur. lisanini dinler ya da maillerini okursaniz mayinli tarlada yurume hassasiyetinde kalp kirmamaya ve yanlis anlasilmamaya gosterilen ozeni farkedebilirsiniz. baska hocalar tarafindan yerden yere vurulmayi ozumsemis bir arkadasim labdan cikinca, 'olum hoca cok kibar lan nedense kendimi cok kotu hissettim' demisti.
  
  ilkokuldan beri derslerde hayal kurup sinava son gun calismaya baslamayi aliskanlik edinmis sahsimin en duzenli katildigi dersler hocamindi. isin komigi; resmiyette dersini de almiyordum, alamiyordum. bence en aciklayici ornek bu oldu. var olun hocam, cok degerlisiniz.
  
  edit: an itibariyla int dizisi icerisinde max degeri bulma algoritmasini kuramayan bir ogrencisine yardimci olmaya calismakta. gozlerinden anladigim kadariyla ici parcalaniyor adamin…
  
  edit: an itibariyla sohbet ettigimiz bir programda yapay zekanin node sayisi arttikca hislerin de taklit edilebilmesini sordugumda yapay zeka asik olur mu diye bir makale var, oku bakalim, dedi. ben dedi, cocuklarimla konusurken bambaska bir dunyada oluyorum... kokune kadar materyalist bunyemden iki damla goz yasi akti gitti. bereket, online bir sohbetti.
• geçtiğimiz hafta hollanda'da düzenlenen avrupa para tenis şampiyonasında çiftler kategorisinde gümüş, "quad" kategorisinde bronz madalyanın sahibi olan 21 yaşındaki paralimpik milli tenisçi. kazandıktan sonraki sevinci beni çok duygulandırdı. uzun zamandır bu kadar hak edilmiş bir sevinç görmemiştim sanırım. en büyük hedeflerinden birisi de 2024 paris olimpiyatları'na katılmak olan tenisçi şu an dünya sıralamasında 14.sıraya yükselmiş durumda. umarım olimpiyatlara kadar yükselen trendi devam eder ve biz de onun olimpiyat mücadelesine tanıklık edebiliriz.