• kaybedecek olduğunu bilmenin insana verdiği karşıkonulmaz ümitsizliğin bir göstergesidir.
  • %50 oy ile iktidara gelip hala fakir edebiyatı yapabilecek kadar aşağılık olduğunu gösterenlere mübah mıdır değil midir anlamamı zorlaştıran olgu.
  • ciddi anlamda hem saçma hem de manasız bulduğum eylem. özellikle makarna ve kömür edebiyatı yapana çifte sinir oluyorum. bunun kanıtları olsa dahi sırf buna indirgenmesi kanıma dokunuyor.

    ekonomi masalına inanmamızı beklemesinler, din istismarı oylarının genel olarak çoğunluğu.

    oy verenlerin genel profili:

    * alnı secdeye değiyor denilerek ve çeşitli yardımlar verilerek alınan oylar.

    * üretimin artmadığı ve ortada dönen paranın inşaat ve tüketim üzerine olduğunu bilmeyen kitlenin ya da bu durumun işine geldiği kitlenin verdiği oylar.

    * 2002'ye kadar dindar kitlenin aşağılanması, cahil sunulması ve ötekileştirilmesinin intikamına keyifle bakanların verdiği oylar.
  • yahu bir turlu anlamadiniz.

    akp'ye oy vermenizi assagilamiyoruz,
    - oyunuzu makarnaya komure satmanizi
    - biat kulturunuzu
    - allahin bir lutfu olan hz. erdogan'a olan kayitsiz sartsiz bagliliginizi
    - vicdansizliginizi
    - hosgorusuzlugunuzu
    - islam felsefesi ile olan celiskinizi
    - kendinize lider olarak sectiginiz insanlarin size surekli yalan soylemesini sindirmenizi
    - din elden gitmedigi halde dinin elden gidecek oldugunu dusunmenizi
    - din'i yasamanin allah ile kul arasinda oldugunu israrla anlamamanizi
    - surekli konusmanizi ama hic dinlememenizi (aslinda bu her turk icin soylenebilir)
    - surekli insanlari yargilamanizi, bir insan dini sizin yasadiginiz gibi yasamiyor diye onu dinsiz ilan etmenizi...

    asagiliyoruz. daha dogrusu bunlarla dalga geciyoruz.
  • ekşi sözlükte yılların değiştiremediği en moda trenddir.
  • tayyip erdoğan'ın seviyesine düşmektir.

    her ne olursa olsun insanların tercihlerine saygı duymak gerekir. aksini yapan insanların başbakanın seviyesini eleştirme hakkı yoktur.
  • öncelikle ilk günden beri gezi eylemlerine ve direnişlerine destek veren biri olarak ne kadar objektif olabilirim bilmiyorum çok da dışarıdan bakmam mümkün olamıyor doğal olarak. ancak bugün geldiğimiz noktada şunun herkes tarafından da görülmesi lazım tayyip erdoğan başından beri gezi eylemlerini seçmenine "bunlar camide bira içtiler, başörtülü bacılarımıza saldırdılar" diyerek tabanını kışkırttı hepimize karşı. bunların hepsi yalandı belki inanmadılar başbakan eliyle yapılan provakasyona ancak şimdi geldiğimiz noktada bunu biz yapıyoruz.

    kendimi de ayrı tutmuyorum ben de çok gülüyorum hülooğğğ diyen kadına da, göt kılıyık diyene de ama son günlerde öyle bir akp'li olanla alay etme dalgası yayılıyor ki bu durum özgürlük adına başlayan ve yayılan direnişi ne kadar korkunç bir yere taşıyor bunu görmezsek kazandığımız hakları da kaybedeceğimiz anlamına gelir.

    sanki gezi parkı direnişçileri okumuş etmiş, özgürlükçü, kaymak tabaka, üst sınıf insanlar akp'de ezilen halkmış gibi bi resim çıkarsa ortaya bu mağdurluktan en kazançlı tayyip erdoğan çıkar.

    öyle olmaması için halka rağmen halkı karşısına alarak ilerlemenin hiç bir hareket için mümkün olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. evet yoksul insanlar, eğitimsiz insanlar destekliyor olabilir akp'yi, adamın derdi özgürlüğü olmayabilir, kürtaj, alkol yasağı, polis şiddeti, topçu kışlası, eğitim sistemi, sağlık sistemi, adalet umrunda bile değildir çünkü adamın tek ihtiyacı ısınmak ve karnını doyurmak olabilir. bu durumda her canlı kendini aşağılayan kaymak tabakaya değil karnını doyuran iktidara sarılır. ve bu kitle azımsanmayacak kadar çoktur, bu kalabalıkla orantısız zeka diye diye dalga geçersek elini tutmak yerine karşımıza alırız o zaman da anca duran adam olarak kalırız ne iktidarda ne sokakta konuşmaya hakkımız kalmaz.
  • aslında akp yönetiminin yaptığıdır. muhalefete oy yağdıranların söylemeye çalıştığı şu:

    -balık tutmayı öğrenmek varken neden hazır balık gelsin de geçinelim diyorsunuz? bu ülke herkes balık tutmayı öğrendiğinde ayağa kalkacak. hatta ileride başka balık çiftlikleri kurabilir, kendi kendimize geçinip gül gibi yaşayabiliriz, hadi gelin.

    akp hükümetinin dediğiyse:

    -bakın şunlara, nasıl da açlar. oğlum kap şuradan 3 kamyon dolduracak kasa balığı yığ mahallenin girişine. sonra da gider anlatırız şöyle balık çiftliğimiz var, şu gölden tuttuk bunları...

    sizse bir süre sağa sola bakınıp balıklara hücum ediyorsunuz, yiyip karnınızı doyurduktan sonra gününüzü dolduracak başka bir meşgale arıyorsunuz. e hani balık çiftlikleri, nerede o göller?

    *balık burada herhangi bir tüketim malzemesi yerine geçebilir.
hesabın var mı? giriş yap