• kimi zaman duygulu, kimi zaman sinirli ama her zaman sevecen ve "düşünüldüğünü bil... imza: annen" içerikli notlardır. en sert çıkışlarda bulunulan notlarda bile; kıyıda köşede kalmış, gizli ve inceden bir şefkat bulunur. zira genellikle bir şey yapmayı emreden notlarda bile, büyümeyen bebek olan bizlerin iyiliği düşünülmüştür. güzeldirler, hoşturlar velhasıl kelam...
  • -bakkala gidiyorum. bes dakika sonra dönerim...
    -döndüm.
  • -babaannene not bıraktım. okuma bilmez, biliyorsun...notumu ona oku.
  • (bkz: xxx)
    (bkz: #1639937)
  • ''o giysiyle sokağa çıkamazsın, çabuk git değiştir!!!!!''

    (bkz: önsezi)
  • -zirveden dondugunuzde ben bu evde olmayacagim... bakin basinizin caresine!
  • "...artik biliyorsun, kadinla cocuk olmak arasindaki fark insani biraz yorar... elbette yorulacaksin, zaman hic de ilac gibi gelmeyecek ilk defa sana... ama yakinda gereginden fazla hayiflanmamayi ogreneceksin ve iste o zaman her seyden once insan oldugunu ve en ihtiyacin olan seyin bir adam degil de bir insan oldugunu... yasa bebegim... ve sindir... hani hatirlar misin, bir zamanlar icinde cingirak olan yaldizli topun vardi, sonra yaldizlari dokuldu ama cingiragi hep vardi. iste kadin olmak da oyle bir sey benim kucuk kadinim... zamanla yaldizin silinecek ama cingiragin ta ki senin parcan olan kucuk bir sey buyuyupte onun icindekini merak edene kadar kalacak... seni seviyorum... annen"
  • cok guzel ve itinali bir el yazisi ile:
    “anneannendeyim. yemege oraya gel.
    optum.
    annen”
  • (bkz: dogmamis cocuga mektuplar)
  • "ben hedeye gidiyorum. yemeğini ye de çık, akşama geç kalma "
hesabın var mı? giriş yap