*

  • butun lise hayatim boyunca annemin imzasini taklit ettim....karneler...devamsizlik kagitlari...
    abuk subuk izin kagitlari....
  • aynı adresde hasbelkader bulunup, arkadaşınızın o anda evde olmadığı ve onun adına gelen bir mektup'u ya da ödeme emrini* tebliğetmektir. sonuçta bu durum imzalayan kişi için pişmanlık, mektup sahibi içinse hüsranla biter.
  • derste olmayan kişilerin yerlerine imza attıktan sonra yakalanmamak için, yoklama kağıdı ders sonuna kadar oyalanır. ne zamanki ders biter, millet kapıya hücum eder. kağıt hocaya ulaşır. tabi mevcudun 2 katı imza barındırır halde.
  • vekaleten atanılan geçici bir görevde yapılabilirliği kabul edilen ve imza yada parafın başına "y." konularak atılan imzadır.
  • (bkz: suç unsuru)
  • (bkz: sahtecilik)
  • tüm lise yaşantım boyunca okuldan vakitsiz çıkabilmek için veli tarafından onaylanması gereken izin kağıtlarına uyguladığım olaydır.üç yıl boyunca farlkı imzalar attım yine de bi müdür yardımcısı çıkıp 'çocuum kaç velin var senin' demedi.
  • andavallık...
  • imzayı iyi taklit etme becerisini gerektiren bir olgudur aksi takdirde insanın bşı çoook büyüüük belaya girebilir
  • almanya'da, yaş ortalaması kendilerinden daha yüksek olan ve beklediklerinden çok daha ciddi bir kursa katılıp afallamış olan iki türk, akşamdan kalma olduklarından sabah bir türlü yataktan kalkamamış ve derse geç kalmışlardır. kurs sistemine göre her derse katılıp imza atmayan kişiler, sertifika alamayacaklardır.
    türkiye'den kalma alışkanlıkla hemen kurstan bir arkadaş* aranır ve yerlerine imza atması rica edilir.
    sabah bir güzel uyunur ve öğlen arasında okula gidilir. herkes büyük bir panik içinde karşılar onları. bu iki türk'ten birinin o gün doğum günüdür ve meğerse sabah ilk derste kurs yöneticisi olan hoca, bir hoşluk olsun diye ufak bir hediye vermek için sınıfa uğrayıp o öğrenciyi görmek istemiştir. bu şekilde öğrencinin sınıfta olmamasına rağmen yoklama listesinde adının karşısında bir imza olduğu ortaya çıkmıştır.
    söz konusu öğrencinin eli ayağına dolaşmışken, yabancı öğrencilerin çoğu "yanlışlıkla biri benim yerimi imzalamış dersin" diye akıl vermektedirler. herksi kendileri gibi "çakal" zanneden türkler ise, bu açıklamaya hiç kimsenin inanmayacağını düşünmekte fakat daha iyi bir açıklama da bulamamaktadırlar.
    sonuç olarak kurs yöneticisine dün akşam doğumgünü vesilesiyle yedikleri pastadan zehirlendiklerini, sabaha kadar kustuklarını, bu nedenle de gelemediklerini anlatır ve birinin yanlışlıkla imza atmış olabileceğini söylerler.
    hiç beklenmedik biçimde, kurs yöneticisi bu yalana inanır, geçmiş olsun dileklerini sunarak doğum günü hediyesini verir ve olay tatlıya bağlanır.

    olaydan alınacak ders: almanlar'ı kandırmak, türkler'i kandırmaktan daha kolaydır.

    (bkz: bir ani defteri olarak eksi sozluk)
hesabın var mı? giriş yap