• anne; doğurabilen, doğurma yeteneğinde olan. fazlaca eser veren*, velût*.
  • emprovize ve planlı yaratımlar sürecini başarıyla yerine getiren varlıklara verilen sıfat.. doğurganlık bir gelenektir ve nereden bakılırsa bakılsın, devamlılığı sağlar.bir istikrarın öğesi olması gerekiyorsa bu ancak fiziksel bir istikrardır.bir hikayenin mutlu ya da mutsuz olması ile ilgilenmez, doğurgan varlık.sadece yaratı sürecine en büyük katkıyı yapar.işbbu halde; bir nedensellik bağı olması bakımından mutlu hikayeleri doğuracak olan, baştan aşağı mutlu yazılmış kaderler vardır.fakat bu mutluluk abidelerinin kimi taşlaşmış varlıklarca bir hikayeleri yoktur, ya da literatürde kabul görmez.mutlu olmak ve mutluluğu aramak* hatadır.planlı programlı mutluluk olmaz.mutluk doğurganlığı yapmak ise bizatihi bir enjeksiyon etkisi yaratacağı için, sabah ereksiyonu promosyonlu endorfinden öteye gidemez*
  • aslında bu üretici kisve altında kendisine nefis bir şiar edinmiş doğurgan varlık, doğum anına kadar en bir tüketici kişidir.doğuracağı ürünün vatana ve millete hayırlılığı konsepti içinde hababam ye babam götürür de götürür dolmaları, kadın buduları..
    taşlaşmış yapı hadisesi ise, bence cismani bir taşlaşmadan öte, ruhani bir taşlaşmaya delalettir.kişi doğurganlık melekelerini yitirmemiştir, evet ama beyinde birikmiş nüfus planlamacı kadastro tipli adamlar, vücudun üreme organlarına doğru hareket eder ve bu mobilizasyonun önünü keserler.taşlaşma bir çeşit alman modeli yalnızlamacılığına dönüşünce, hükümet olaya müdahele eder ve her çocuk için aile efradlarına prim dağıtır.
  • (bkz: doğurganlık)
hesabın var mı? giriş yap