erbab-ı livata

• homoseksüeller güruhu demektir.
  
  sözlükte, nefis esaretini özgürlük sanan zibil miktarda savunucuları bulunmaktadır.
  
  ---
  not: başlığı açan entry kayıp.
• amat'tan; (bkz: el musvette fi usulul livata)
• puslu kitalar atlasi kitabini okurken ilk cumlede karşılaştığım terimdir. livatanin ne olduğunu bilmekteydim fakat erbabi livatanin ne anlama geldiğini tam anlamiyla anlayamamistim. tisikkirlir sipirmin.
• (bkz: puslu kıtalar atlası)ndan
  "ulema, cühela ve ehli dubara, ehli namus, ehli işret ve erbab-ı livata rivayet ve ilan, hikayet ve beyan etmişlerdir ki kun-ı kainattan 7079 yıl, isa mesihten 1681 ve hicretten dahi 1092 yıl sonra, adına kostantiniye derler tarrakası meşhur bir kent vardı."
• sözlükte “havuzu çamur vb. ile sıvamak suretiyle onarmak” anlamına gelen livâta kelimesi örfte erkekler arasındaki eşcinsel ilişkiyi ifade etmekteymiş. kelime anlamını bu ilişkinin yaygın olduğu lût kavminden almaktaymış. kaynak
  
  erbab da zaten bir şeyin ehli olmak anlamında kullanılıyor.
  
  fakat ihsan oktay anar neden böyle bir tamlama katmak istedi onu ben de anlamadım.
  
  ulema: 1. bilginler 2.sarıklı din bilginleri
  cühela: bilgisizler, cahiller
  ehli dubara: hilenin ve düzenbazlığın ustası
  ehli namus: namuslu kimse, namus ehli
  ehli işret: içki içme ustası
  ve erbabı livata bir arada... tarrakası (gümbürtüsü) bol bir şehir diye istanbul'u bahis etmişler.