• 1988-1992 yılları arasında okuduğum bahariye ilkokulu'ndaki hocam. mini mini birler caliskan ikiler diyerek başladığımız eğitim ve öğrenim hayatımızda tanıştığımız ilk öğretmen. dışarıda sevecen ve babacan ancak sınıfta ders sırasında katı mı katı bir öğretmendi. 1. sınıfta 65 kişilik sınıfta az kahrımızı çekmedi. ağlayanları teselli etti, burnu akanların burnunu sildi, beslenmesini yemeyenleri elleri ile besledi. sınıflar ilerledikçe de katı yüzünü göstererek öğrencilerini anadolu ve kolej sınavlarına en iyi şekilde hazırladı. öğretmenlikteki hırsı ve sertliği ile o günlerde dizlerimizi titretir, tahtada sözlü olduğumuzda doğru bildiğimizi korkumuzdan şaşırıp yanlış söylememize sebep olurdu. erkan öğretmen denince ilk olarak aklıma sınıfı sıralar halinde kaldırıp sözlü yapması, bilemeyenleri sınıfın arka duvarına yollaması ve testin sonunda bilenler yerine oturunca onlara tekrar bir şans tanıması, bu kez de bilemezlerse ellerine cetvelle vurması geliyor. bunun dışında akşam geç yatmış ve uykulu olarak sınıfa gelenleri gözlerinden anlaması ve "sen akşam geç yattın, ben sizin evlerinizin önünden geçiyorum akşamları ve sizi ayakta görüyorum" diyerek azarlaması; çoğu zaman "bana kuşlar söylüyor kimlerin geç yattığını" demesi o dönemde akşam saatlerinde camlardan uzak yaşamamıza neden olmuştur. ancak o günkü korkular ve yaşanan kabus dolu günler sonucunda 65 kişilik sınıfın başarı oranı son derece yüksekti. alman lisesi, robert lisesi, üsküdar amerikan, vs.. akla gelecek tüm iyi okullara yolladığı en az 2-3 öğrencisi vardı. tabii bu başarıda 3. sınıftan itibaren tenefüs saatlerinde bile ders işlemeye devam etmesinin, haftasonları verdiği özel derslerin ve sonsuz disiplinin etkisi vardır. yaz tatili ödevlerini nasıl unutabilirim ?? ama az daha unutuyordum.

    kendisi bizim dönemle birlikte öğretmenliğe veda edip emekli olmuştur. emekli olduktan sonra uzun bir süre eşi ülker özgen ile antalya'nın kemer ilçesinde bir karavanda yaşayıp daha sonra moda'ya gelerek evlerine yerleşmişlerdir. hayırsız öğrencilerini her bayram ve doğumgünlerinde hatırlayarak cep telefonu ile tebrik mesajları yollaması ise bana şaşkınlık vermiştir. kendisine çok şeyler borçluyuz. bizleri hayata hazırlayan, bugünlere gelmemizde önemli bir paya sahip öğretmenimiz...
  • 15. istanbul bienalinde*, işid kuşatması sonucu yaşadığı yerden kaçmak zorunda kalan muhammed’in yer aldığı bir video çalışması sergilenen sanatçıdır. muhammed konuşma engelli ufak bir çocuk, video ise yaşadığı trajediyi beden diliyle aktarmaya çalışmasını gösteriyor.
hesabın var mı? giriş yap