• gazetelerde "abuzer kadayıfın bolu şubesi" başlığı altında haber olan prof.
  • filozof ve deli arasındaki çizgi. fakat bir çizgiden oldukça kalın. abant izzet baysal üniversitesi çarşamba söyleşilerinde kofti profesörleri birkaç kelimeyle koyun gibi meeeeee leten adam. aslan hocam
  • gazi iibf'nin eski öğretim üyesi de olan prof. dr. erkan akın, 24 mayıs 2008'de hayatını kaybetmiştir.
  • siyaset bilimi ve sosyoloji derslerini bahane ederek hocalık yapan ama aslen gönlünde anadolu jazz yatan ve her fırsatta fakültenin önündeki çimlerde etrafına topladığı pıtırcıklara, 'bir oturuşta bir kuzu yedim' tarzı şarkılarla psychodelic jazz icra eyleyen şahsiyet. ki kendisi 80 dönemi olaylarıında faal rol almış, cem karaca ile sıkı kanka olan, ulaşım için motorunu veya bisikletini kullanan, üzerine dökülen çamaşır suyunu bahane etmediği pembe renkteki tişörtü ve oldukça frapan şortu ve altına giydiği katalar (friction) gibi ayakkabılarla okula gelebilen ve etrafı hiç sallamayan olağünüstü rahat, şirin ve şişkodur

    kendisinden 2 dönem siyaset bilim dersi almışlığım vardır. babavari, pederşahi ve patrimonyal kelimelerini çok büyük bir hazla ve sınıfın camlarını sallandıracak şiddette bağırarak kullanırdı, sınavından sadece 5-10 kadar kişinin bir seferde geçebilirdi, saçmalamadan boş kağıt verene '30', bişeyler yazana ise '0' verir ve bunu sınavdan önce de uyarı mahiyetinde belirtirdi.

    boludaki müzik kariyeri içinde biri profesyonel denilebilecek 2 adet konseri mevcuttur ki ikisinide canlı dinleme ve görsel şovunu izleme fırsatı yakaladığım için şanslı sayılırım. benim ustalara saygı kuşağı gibi değerlendirdiğim; müzik bölümü hocalarının kendisinin etrafında pervane olarak gerçekletirdikleri çok güzel bir şovdu. insan siyaset bilimi hocasını karşısında gitar çalıp twist yaparken görünce garip hissediyor ne biliyim.

    çok yoğun yaşamış belliydi herşeyi, normal değildi bir çok hareketi öyle anlaşılıyordu aşırı rahatlığından. tam tanıyamadık belki, herkesin onun hakkında ileri-geri söyleyeceği bir sürü şeyi vardır. ben, bolu gibi bir yerde eksik kalmış gibi görünen üniversite havasını kattığını düşünüyorum. onun gidişinden sonra sanki sidik yarışında öne geçmeyen çalışan 'lise gibi olmalı burası düşüncesi' daha ağır bastı, herşey daha tekdüze oldu.

    olsun bugün yine bize düşen allah rahmet eylesindi, ne densindi ki başka.
  • hukukun temel kavramları ve bilim ve siyasal sistem diye iki kitaba sahip olan hoca. neden her ikiside 183 sayfadır ve ben buna nasıl dikkat etmişim bilmiyorum
  • (bkz: leo huberman)
  • 130 kilo bir adam düşünün. sonra üzerinde çift sıra metal düğmeli, beyaz çizgili bir siyah ceket düşünün. altında da geniş kesim, diz izleri 1 aylık olmuş bir kot pantolon düşünün. şimdi en altında da bir çift terlik düşünün. evet o benim rahmetli siyaset bilimi hocamdı. hiçbir sorunun cevabını direk vermezdi. bizi birbirimize kırdırır, beyin fırtınaları ile cevabı bulmamızı sağlardı. o bir filozoftu.
  • "martilar! gotumu tirmalar!"

    2005 bahar senligi olmasi lazim. sahnedeydi hoca. bir de kanserdi. kampusun asagisindaki gol kiyisinda sabah yuruyuslerinde karsilasirdiniz. terden sirilsiklam, elinde bir degnek. o dag basinda, bolu gibi yerde, universite diye bir sey varsa eger, erkan akin gibi hocalar da olmaliydi icinde. nesli tukendi bu insanlarin. yavas yavas. turkiye tuketti bu tarz insanlari. cok lazimlardi aslinda. o zaman anlamiyorsunuz ama simdi bakinca cok sansli goruyorum o donemi. en son biyik-gozluk ciddiyeti oturmustu turk akademiyasina.

    guzel adamdi. hic dersini almadim. adina bir entryden fazlasi gerekir belki ama elden bu geliyor.
hesabın var mı? giriş yap