• taksim, büyükparmakkapı** sokakta ev yemekleri yapan, ufak şirin lokanta...salataları ve muhlaması tavsiye edilir...
    ayrıca yemekten sonra saatlerce oturun "ya gidin artık" demiyorlar, o iyi bir özellik...
  • sahiplenilmiş, kişiye özel mekan.
  • bir başka açıdan (bkz: evin)...
  • domates çorbası içmek isteyince akla ilk gelen yer.*
  • karşıyaka çarşı ortasında bir yerde bulunan şubesi sayesinde, her sabah çıkan taze poğaçaları (üstelik isteyince fırında iki dakikada ısıtıyorlar), akşamları vitrindeki kıpkırmızı elma şekerleriyle bir anda müdavimi olmamı sağlayan pastane-fırın.
  • sultanahmet, ticarethane sokakta ev yemekleri yapmayan güzel lokanta.
  • şu ana kadar nasıl hakkında yazmamış olduğuma şaşırdığım beslenmemden sorumlu mekan. jazz stopun tam karşısında bulunur, yemekleri enfestir, çalışanlarının -artık kanka olduğumdan değil ama- hepsi birbirinden iyi niyetli ve tatlıdırlar. peg bundy tadında takılan bir anneniz varsa -ev yemeği mi o da ne diyerek büyüdüyseniz- yemeklerinizin %80ini buradan ihtiva edebiirsiniz. warm strogonoff salatası, piliç marşal, domates çorbası ve krepleri tavsiye edilir.
  • servis, yemek ve personel kalitesi açısından çok başarılı bir restoran. tek eksiği iç ve dış dekorasyonu, fakat onu da yemeklerin mükemmel tadı ile kapatmasını bilen bir mekan. tavsiye edeceğim menü ise şöyledir:
    penna pomodoro+çeltik kebabı+evim kup+kola *
  • bu lokantanın fonda çalınan müzikleri doğadan özenle seçilir...
  • ev kelimesinin iyelik eki ile siradan bir kelime olmaktan cikmis halidir.

    insanin ait olma, sevilme ihtiyaclarinin karsiligini buldugu yerdir. bir bekleyen oldugunu bilmektir.
    huzurdur, calismadir, tembelliktir, yalnizliktir.
    ona yuklediginiz herseydir iste. ama o iyelik eki varya o oldugu surece hepsi sizindir o yukun..
    bu boyle bilinedir.
hesabın var mı? giriş yap