hışır
-
daha cok olgunlasmamis kavun ve karpuz icin kullanilan kelimedir.
-
zayıf , çelimsiz , üflesen yıkılacak tipteki insanları tarif etmekte de kullanılabilen kelime.
-
"kırk yaşında, sağlam, birinci sınıf...yukarıda saydığımız bahçelerde en hışır garsonun gündeliği 2,5 hatta 3, diyelim 2 lira. o halde günde bir papele burasını niye tercih ederdi? meçhul..." garson - sait faik
-
genelde eczanelerin kullandığı küçük, ince poşetlere verilen isimdir: hışır poşet
-
(bkz: hışırı çıkmak)
-
piyasada filmlik hdpe ile yapılan poşetlere verilen ad.
-
bir şeyin artığı, eziği*, işe yaramayan kısımları, süprüntü.
bir de çürümüş, sulu, sulanmış, dolu ("hışır vurdu"), yaş odun, yorulmak (yorulan da sulanıyor olmalı), nemli toprak gibi su/sululuk kökenli anlamları var.
hışır hışır için (bkz: kıyır kıyır).
(bkz: hışırtı) -
aşırı lezzetlidir. olgunlaşmamış kavuna ve karpuza denir.
(bkz: kelek) -
-
"temiz defterimi alıp öğretmenin yanına dönüyorum ve her gün yaptığım gibi hışır da hışır safyalarını çevirmeye başlıyorum. ödevimi şu sayfaların birine yapmıştım da şimdi bulacağım. lütfen bekleyin, arıyorum."
(bkz: #158789676)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap