• türk-japon dostluğu diye bir kavramın varolduğu bir ülkede yurdum insanından beklenilmesinin normal olduğu hadise. bu ülkede japon işi diye bir film yapılmıştır ama taylandlıları 3. sınıf pornolar dışında hiçbir yerde görmemişlerdir.
  • japonlar da böyle zannediyorsa diyecek bisey var midir..
    konuyu bir örnekle kavramak için (bkz: ilhan mansiz)
  • http://www.alllooksame.com/
  • (bkz: her beyaz saçlı futbolcuyu ravanelli sanmak)
  • japonların siz türkler hepiniz birbirinize benziyorsunuz diyerek misilleme yaptığı eylem.*
  • (bkz: her japonu cekik gozlu sanmak)
  • yurdum insanı enteresandır, vardır böyle garip davranışları. ben de bu dertten muzdaribim. tanıştığım 10 kişiden 9 u japona benzetir gözlerim çekik diye. hatta bazı arkadaşlarım birileriyle tanıştırırken esprisine yaparlar bunu, beni tanıtırken "bak japon" derler diğerlerine. birinin de "hadi len, türk bu" dediğini duymadım. bir-iki anım da var bu olayla ilgili:

    1. arkadaşım bir gün amcasının lokantasına götürdü beni. lokanta da turistlerin sık gittiği bir yer. "bak amca, japon arkadaşım geldi" diye tanıştırdı amcasıyla. amcasından ve personelden bi hürmet, bi hizmet, sormayın gitsin. yedik içtik, sonra açıkladık benim japon olmadığımı. amca bozuldu biraz tabi ama belli etmedi. ertesi gün arkadaşım tek başına gitmiş lokantaya, bakmış masanın birinde japonlar oturuyor gerçekten. amcasına seslenmiş, "amca, bak japonlar!". amcasının tepkisi sert olmuş : "bi kere yerler oğlum o numarayı. s.ktirin lan siz de kısmayın gözlerinizi, yemedik!!" diye bağırmış anlamsızca bakan turistlere.*

    2. aynı arkadaşım, mahalledeki berbere götürdü beni. "bak bu arkadaş japon, ülkemizi gezdiriyorum" dedi. ekledi bir de "bak saç modeline, japon berberler nasıl saç kesiyo görüyo musun?". yurdum insanı garip dedim ya. berber "türkçe bilmiyo di mi bu şimdi" dedikten sonra başladı küfür edip suratıma sırıtmaya. bir, iki derken dayanamadım kalktım adamın üzerine doğru yürümeye başladım. kıpkırmızı oldu birden. "lan, bu anladı mı lan yoksa, üstüme geliyo lan" diye hafiften tırsmaya başladı. "ne diyon lan sen" diye bağırdım, "lan konuşuyo olum bu, lan bunlar karete de bilir lan, döver şimdi bu beni, tut lan şunu, şaka yaptı de, bişeyler yap olum, abi valla şaka yaptım, köpeğin oliim abiii" diye kıvranmaya başladı.

    3. geçenlerde ilk defa gittiğim bir şehirde bir pizzacıda masaya oturdum, sessiz sessiz etrafa bakıyorum bi ilgilenen olur mu diye. gelen garson direkt japonca birşeyler söyledi. "anlamadım pardon" dedim, "türküm ben". "afedersiniz" dedi garson. japon sandım sizi, japonca "hoşgeldiniz, ne alırsınız" demiştim.

    4. bazen yolda yürürken yanından geçtiğim adamlar beni göstererek birbirleriyle konuşur : "bak bak japona bak, bitirmiş abi bunlar olayı, teknoloji falan. süper adamlar. fotoğraf makinası nerde lan bunun?"
    (bkz: dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar)
    (bkz: fotoğraf çekmeyen japon)

    5. bi kere de güney koreliye benzetilmişliğim vardır. sene 2002. dünya kupası maçları yeni bitmiş (bkz: 2002 kore japonya dünya kupası). gaziantep'e bi arkadaşın yanına gidiyorum, otogarda otobüsten indim elimde valizlerle. iki adım attım, uzaktan gören biri bana bakıp bağırdı: "aha güney koreli, laaaaan, güney koreli!! nasıl koyduk lan 3-2 size!!!"
  • (bkz: ben japon değilim çinliyim)
  • (bkz: mark dacascos)
  • (bkz: capon)
hesabın var mı? giriş yap