• eriğin haziran sonundan eylül ortasına kadar piyasada gözükeni. yeşil erik kadar el üstünde tutulmasa da güzel bir eriktir.
  • baş kahramanı çınla'ya aşık olmamı sağlayan tülay ferah romanı.
  • yeşil erikten daha çok sevdiğim.
  • (bkz: can erik) boşuna can erik dememişler.cansın can..
  • kabugu eksi, ici inanilmaz guzel aromali sulu ve tatli cekirdegine dogru ise yuz burusturacak kadar eksidir.
  • dün markette gezerken gördüğüm ve bir an nektarin sandığım meyvedir.
    kırmızı erik etiketini okuyunca erik olduğunu görüp aldım elime ve inceledim. orta boy bir şeftali boyutundaydı. kesin ithal bir şeydir acaba kaç aydır yollarda falan diye düşünürken cazibesine kapılıp aldım bir kilo. tadı da gayet iyiydi açıkçası.
    evet çok erik yedim kırk yaşına kadar, ama bu boyutta olanını yememiştim.
  • görüntüsü gözlerin kamaşmasına, kabuğu dişlerin kamaşmasına sebep olur.
  • ah ah.. şu sıralar çengelköy'deki seval pastanesi'nde ve bostancı'daki yaşar usta'da dondurması - sorbesi mi deseydim acaba - çıkmıştır herhalde. ikisi de birbirinden güzel yapar. seval'inki yabanisinden olduğu için daha mayhoştur, tepeleme dolu bir külahta deniz kıyısında yemesine doyulmaz. yaşar usta'nınkini ise kasede, diğer kırmızı sorbelerle beraber istemek isabetli olacaktır, tabii denk gelinirse. malum, her gün değişir program. vişneli, çilekli, karadutlu, kırmızı erikli, böğürtlenli, kızılcıklı, narlı sorbelerden bazıları o kasenin içinde, hepsi de farklı kırmızılarıyla iç açarlar gün be gün.

    istanbul'da değiliz. ne yapalım? sorbemizi kendimiz yapacak kadar gözümüz dönmediyse - ki hiç zor değildir bu, meyveyi rondoda şeker şurubuyla püre yapıp sonra da buzlukta misafir ederken ha babam karıştırmaktan ibaret bir çaba - kocaman, supsulu, tatlı kırmızı eriğimizi bir süre buzluğa koyup sonra da iştahla ısıra ısıra, suyunu kolumuzdan akıta akıta yiyelim.

    her iki yol da teselli niyetine tabii..
  • komşu bahçemizde tonlarca bu ağaçtan var, nedendir bilmiyorum bahçe sahibi bir türlü erikleri toplatıp satmıyor. sağolsun annemlere toplayın ziyan oluyor zaten demiş. günlerdir sadece bu erikten yiyorum sanırım. *

    önceden bizim bahçede de vardı, yüzüne bakmazdık. komşunun bahçesindeki her şeyin daha cazip olması konusu gerçekten çok enteresan, benim durumumun da psikolojik olduğu açık. bilimsel bir açıklaması henüz yoksa ismini kırmızı erik sendromu koyabiliriz bence. halk dilinde komşunun tavuğu komşuya kaz görünür olarak tabir edilen sendrom olarak literatüre girebilir.
hesabın var mı? giriş yap