library

• ingilizce kutuphane demek..
• civilitaion'daki yapılardan biriydi, literacy bulunca çıkardı, yeni bilim bulmayı kolaylaştırırdı...
• (bkz: dll)
• civilization'da aslinda writing'i bulunca cikar ve bilimsel geli$meyi %50 arttirir. 80 japon yeni yeterlidir in$a etmek icin...
• amiga'nin i$letim sisteminin programlama temelini olu$turan sistemler.. romda gelip memory resident olanlar win32 apiye benzetilebilir i$levsellik olarak.
  
  (bkz: intuition)
• libre koku akla gelmedikce library mi liblary mi karistirilan sozcuk.
• "layberi" diye okunduğu zaman amerika ortamlarında direk cehalet göstergesi olan şey. okunuşu "laybreri"dir.
• avustralya'nın perth şehrindeki bir eğlence mekanı. şehirdeki hemen hemen her eğlence mekanında olduğu gibi "damsız girilmez" sorunu yoktur. yalnızca girişte tipinizin ve giyiminizin ortama uygun olup olmadığı kontrol edilir uygun bulunursa içeri girersiniz. zaten içeri girince neden öyle bir elemenden geçtiğiniz anlaşılır. zira içerdeki insanlar the oc ve bilimum amerikan dizisinden fırlamış gibidir.
  mekanın başka bir ilginç yanı ise içerideki dizaynın 3 katlı bir kütüphane gibi yapılmış olmasıdır. ilk katta kitaplıkların yanında bar bulunmaktadır. ikinci katta ise kitaplıklarla çevrili geniş bir dans pisti vardır ve bu alanın ortasında dj kabini bulunmaktadır. ilk iki katta çalan müzik daha çok güncel underground şarkılarıdır. üçüncü ve son katta ise hiphop müzik çalmakta olup kütüphanenin "özel öğrencilerini" ağırlamaktadır. bu katta genelde siyahi insanların bulunduğunu söylememe gerek yok sanırım.
• :??
• insanı tembelliğe iten tırıvırı. aynı şeyleri tekrar tekrar yapmaya engel olsa da bir yerden sonra üretkenliğe ket vurabilmekte.