lorin

• yaşam radyo'da eylem aktaş'ın hazırlayıp sunduğu kürtçe isteklerin yer aldığı bir radyo programı...
• kürtçe kız ismi.
• ninnilerin en guzeli demek... kizim demek
  
  bakisinda huzur, parmak ucunda cicekler
  incecik, yumusacik tenin
  optukce ensenden, basim donuyor
  sen dogdun ya hani, bende bir heyecan
  nasil bir dunya demisken bunca zaman
  al sana dunya diyor gozlerin
  baban sana bir ninni soyluyor
  sen ona bin daldan gulucukler...
  zaman kisa geliyor artik
  yaslanmadan buyumeyi anlatiyorsun
  aynalar seni gosteriyor, belli ki yuzumden yansiyorsun
  
  bir hayat biraktim, ac bak avucuna
  tam ortaya, kader cizginin yanina...
• bir güzel çiçek olup açacak büyüyünce. babasından biliyorum, henüz görmedim. ama eminim. güzel dillerde güzel şarkılar olacak, usulca , kendi halinde, ama çok etkili anlatacak derdini.
  
  lorin, en kısa zamanda görüşmek üzere. "an ki, fıskiyesi sonsuzluğun". ^*
• son dönem şiirinde adına en çok şiir ithaf edilen, bir şairin dünya sevimlisi yedi yaşındaki kızının ismidir aynı zamanda. kürt çocukları "lori, loriiii" diye uyutulur.
• sensizlik çok!
  sensizlik yirmidört saat
  
  nasıl büyüyeceksin?
  
  repliklerin hazırlandı mı?
  
  "seni seviyorum babacım"
  
  kızım!
  
  ben seni ağlamadan sevemiyorum artık
  
  hadi uyu!
  
  üç kurbağa varmış çayırda zıplayarak top oynayan
  
  birinci kurbağa vrak demiş.
  
  ikinci kurbağa vrak vrak
  
  hadi uyu
  
  gözyaşlarımdan bir dere varmış
  
  içinde kırmızı balık
  
  hadi uyu
  
  sen uyu
  
  ben beklerim
  
  sensizlik çok...
• hep daha zor olacak biliyorum,
  
  bugün turuncuydu yer ve gök
  
  seninle parka gitme düşüncesi kadar neşeliydi toprak
  
  bugün...
  
  zordu...
  
  kızım!!!
  
  ben beklerim
  
  sensizlik çok...
• o karınca uyumuyordu sen bilmeden üzerine bastın, yalan söyledim.
  
  telefonda benden ördek ve kuş istediğinde gerçek ördek ve gerçek kuş istiyorsun sandım.
  
  parkta bu kadar eğlenildiğini bilmiyordum. arkadaşlığın çok güzel. yine götür beni parka.
• -sana söylemek istediklerimi hep bir yerlere gizleye gizleye, aralara sıkıştırarak söylüyorum-
  
  herhangi bir şey yaparken, bakkaldan sigara alırken mesela,
  sol yanıma dönüp kafamı indiriyorum "hangisini istiyorsun pren..." ama sol elim boş, abi paranın üstü diye bir "...ses"
  
  fark ettim ki; insanlarla konuşurken hecelerin sayısına, sana bakarak gülüyorum. her şeyin komik gelmesi sayende belki de.
  
  no habra nadie en el mundo'yu dinlemek hala zor. vengo'yu ikinci kez izlemek de.
  
  badajoz'daki otellerin on-onbeş sene sonrasına rezervasyon yapmakla ilgili kafaları karışık. bora bora'nın kuzeyinde, denizden biraz uzak hediyelik eşyaların daha çok olduğu pazar yeri gibi bir yer var.
  
  -her ne kadar yazsam da oraya buraya, sen benim kimseye göstermediğim sevgimsin-
  
  bir adamın hayatını nasıl kolaylaştırıyorsun biliyor musun? karşılaştığı kötü bir olayda, senin o parmaklarının bitimindeki çukurları aklına getiriyor, bileklerindeki boğumları düşünüyor. hepsi geçiyor. sayende hiç kimsenin tarafında veya yanında değilim artık.
  
  şikayetçiyim yazmaktan, çünkü yazdıkça çoğalıyor.
  
  seviyorum yazmayı, çünkü harfler sen kokuyor.
  
  artık lorin,
  
  benim tek yeteneğim
  
  burnumla burnuna dokunmak
  
  kalanlar uf olmuş.
• lorin ile sudeniz' i birbirlerini henüz görmemiş olmalarına rağmen, babalarından kimi zaman ayrı kalmak zorunda kalmaları adına, can kardeş ilan ediyorum.
  
  babasının bu konuda bir sıkıntısı varsa, telefonlar falan hep açık.
  
  ilerde bir arada oturup babalarının kendileri hakkında yazdıklarını beraber okusunlar istiyorum hatta. aynı üniversiteye gitsinler, ama aynı çocuğa aşık olmasınlar mümkünse.
  
  güzel bir ömür yaşasın lorin, babasının yazdıklarını okurken özgür amcasının da yazdığına denk gelsin ilerde.
  babasının o'nu çok sevdiğini bilir de , babasının ne has bir adam olduğunu da bilsin. bilir zaten.
  
  birbirlerine ve kendilerine sahip çıksınlar lorin ile sudeniz. çok büyük bir yüreğe sahip olup, hep çocuk kalsınlar o parklarda.