5 entry daha
  • yillar gectikce insanlarin nasil bir gazla hareket ettigini cok cok daha iyi anliyorum. bazen kelimeler yetersiz kaliyor butun dusunceleri anlatmakta, ama denemek lazim.

    insan dinledikce anliyor, musuki de sanatcilarin kendini ifade etme sekli aslinda. tipki heykel gibi, resim gibi; muzigi de yaparken, veya icra ederken kendinden bi seyler katiyorsun. bazen biseyleri dinliyosun, ve sana ters gelen bi seyler hissediyosun. bazen 'lan burda sunu yapsa daha iyi mi olur' diyosun. djlik de, yapimciligi bi kenara koyarsak, bunu yapabilemenin en kolay yollarindan biri. kafanda olusturdugun bir akisi, dinleyicilerine veriyosun sonucta. bu acidan sanatin her dali gibi, hakkiyla icra edildiginde gercekten hojbisey.

    richard durand kimdir...bu adam su aralar mesleginin dorugunda, hani ecnebi diyor ya 'he is on fire' diye, oyle boyle degil. bu adam kimine gore gider yarak kurek remix yapar, kimine gore takar bi seylere gece boyu kulak tirmalar, falan filan..ama sorulmasi gereken soru sudur, bu adam bunu neden yapmaktadir, amaci ne olabilir? keza yoldan gecen bi insana 'buyur kardesim kasinin ustunde gozun var, in search of sunrise serisini sen yap, sktiret tiesto'yu' demezler..oyle olsa o yoldan ben de gecmek isterdim...

    bu adamin kafasi zehir gibi isliyor. remixledigi sarkilardaki kaliteyi gormemek, getirdigi surekli melodik yapiyi es gecmek bu adama yapilan en buyuk haksizlik olur. bu tip adamlar zaten muzige bir yenilik getiriyorlar, yoksa cikip 2 saatte 20 tane trance sarkiyi tren gibi ardarda dizmesi cok da zor degil, bugun bi tane ableton live, 5-10 saatlik hazirlikla bunu yapabiliyor.

    bu adam oynuyor arkadas muzikle, ve bu benim hosuma gidiyor. cok bilinen nagmeleri zirt pirt araya verip oynuyor senle. kafanda devamli oraya buraya sarki serpistiriyor, ve sonra bunlari kumas gibi dokuyor. cok egleniyor calarken, gecen hafta saat 7-12 arasi bir botta, ve ardindan 1-4 arasi clubda seyrettim/dinledim kendisini. botta ibiza tadiyla ferah ferah house/trance tipi muzikle tekneyi batirirken, gece clubda bir amsterdam havasi estirdi. dip, koyu bir trance seti, minimal vokal ve brutal gecislerle mest etti. kendisini su andan (ki daha electric zoo performanslarini gorucem bayaa bi dj'in) 2010'un en iyi cikis yapan ve hatta en iyi dj'i ilan ediyorum.

    ayrica o remixledigin art of trance - madagascar gotune girsin durand gece boyu tik tik tik yapilmaz ki!!
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap