• türkçeye 'kiev'deki adam' olarak çevrilmiş roman.. romanda bahsedilen mekan kiev olsa da yazarı bernard malamud isimli bir amerikalı.. romanın başkarakteri yakov, sadece yahudi olduğu ve zamanında yahudilerin yaşamasına izin verilmeyen bir bölgede izinsiz yaşadığı için hristiyan bir çocuğu öldürmekle suçlanır, olaylar böylece gelişir.. kitabın önsözünde yakov'un hikayesinin 1911 de yaşanmış ve beiliss davası diye bilinen (kim biliyosa artık) bir olaydan esinlenilerek yazıldığından bahsedilmiş..

    çok akıcı ve çok da başarılı bir roman olmasına rağmen neden kimsenin haberi yok, neden kitapçıda bulunmaz ben anlamış değilim.. pulitzer ödülü almış, üstelik zamanında filmi bile yapılmış ama artık tarihe karışmış anlaşılan..
  • okurken dört yüz küsur sayfasının nasıl tükendiğini anlayamadığım, beni burnumun ucundan yakalayıp sayfa sayfa sürüklemiş bernard malamud eseri. kitabi bitirdiğinizde kahraman veya aziz yakov bok’la aranızda kuvvetli bir bağ çoktan kurulmuş oluyor. sevdiğiniz birisinin imgeleminizde çektiği veya çekeceği acıların; sizi ne kadar derinden etkileyebileceğini, hatta gerçek hayatta çekilenlerden dahi daha derinleri sızlatabileceğini görüyorsunuz. yakov, kiev’deki tanımadığınız bahtsız adam olmaktan çıkıp, dünyanızın bir parçası oluyor ve o andan itibaren ona karşı duyarsızlaşmak imkânsız bir hal alıyor.

    türkçe çevirisine azize bergin de katkıda bulunmuştur.
  • pearl jam'in yeni albümünden bir şarkısı. şu anda isimler konusunda büyük karambol var ama anladığım kadarıyla the fixer conan o'brien'da çalınan şarkı değil de iki üç gün önce nete sızan ve target reklamlarında kullanılacak şarkı.

    (bkz: #16188347)
  • radyolarda dönmeye bugün itibariyle başlayan yeni pearl jam single'ı.

    http://www.myspace.com/tenclub adresinden dinlenebilir.
  • sözleri şöyle

    when something’s dark let me shed a little light on it
    when something’s cold let me put a little fire on it
    if something’s old i wanna put a bit of shine on it
    when something’s gone i wanna fight to get it back again
    yeah yeah yeah yeah
    fight to get it back again
    yeah yeah yeah yeah

    when something’s broke i wanna put a bit of fixin on it
    when something’s bored i wanna put a little excite on it
    if something’s low i wanna put a little high on it
    when something’s lost i wanna fight to get it back again
    yeah yeah yeah yeah
    fight to get it back again
    yeah yeah yeah yeah

    when signals cross i wanna put a little straight on it
    if there’s no love i want to try to love again

    i’ll say your prayers, i’ll take your side
    i'll find us a way to make light
    i'll dig your grave, we'll dance and sing
    what's saved could be our last lifetime

    yeah yeah yeah yeah
    fight to get it back again
    yeah yeah yeah yeah
  • "gitar soundları bir nebze brit tınılara çekilse, mikrofonu da sting devralsa bildiğimiz the police şarkılarından biri olurmuş" düşüncesini akıllara düşüren yeni pearl jam şarkısı.

    pearl jam'dan, dinlerken ilk aklıma düşen şeyin "oha mınakoym bu nasıl muhteşem bir şarkıdır!!" olduğu bir şarkı duymayalı -neredeyse- asır oldu.

    çok mutsuzum be sözlük.
  • (bkz: meh)
  • nakaratta yer alan aha ha ha vokalleriyle, paul westerberg'in waiting for somebody'sine selam çakan pearl jam - backspacer şarkısı.

    (bkz: singles soundtrack)

    (bkz: singles)

    (bkz: citizen dick)
  • videosunu cameron crowe'un çekmiş olduğu yeni pj single'ı.

    http://www.hafifmuzik.org/?p=2409
  • bu sabah ise yururken albumu dinliyordum (e herhalde), bir anda buna cilginca eslik ettigimi farkettim. kendisine the darkness'dan bir sarki armagan ediyorum. (bkz: growing on me)
hesabın var mı? giriş yap