• siktiğimi ispanyolları gibi 2 farkla öne geçince oyunu soğutmak yerine daha çok gol atmaya yönelik bir sistem olan alman futbolu en sonunda hak ettiği yere geldi. barça'nın getirdiği sıkıcı oyun sisteminin sonunun gelmesi mükemmel bişey. topla oynama yüzdelerini kıvırın götünüze sokun. sıkıcı oyun sevdalıları ayık olun bol gollü, yüksek tempolu alman futbolu geliyor!
  • son 3-4 yıldır aslında gümbür gümbür geliyorlardı. wolfsburg'un şampiyonluğu bayern'den aldığı sezonu hatırlayalım, istisnasız herkes o şampiyonluk yarışında ne olacağını izliyordu neredeyse. almanlar finallere kadar müthiş giderler finalde kaybederlerdi, real madrid - bayer leverkusen, real madrid - bayern münih, almanya - brezilya, chelsea - bayern münih ve herkesin hatırlayacağı bayern münih - manchester united finalleri benim aklıma ilk gelenler..

    farkındaysanız sürekli bayern münih'in adını anıyorum, öyle bir güç ki alman futbolu için bayern münih; dünya üzerinde eşi benzeri yok...

    şimdi, bahsetmek istediğim birkaç nokta var..

    - almanlar, yaşadıkları sıkıntıları aşma konusundaki disiplinlerinde japonlarla yarışırlar bana kalırsa. insanlarına bakınız yahut almanya'da çalışan akrabalarınıza dahi sorunuz, alman disiplini bir başkadır. 2002 ve özellikle baba kayıplar verdikleri 2006'dan sonra girdikleri yapılanma muazzam. altyapıdaki eğitimleri tam olarak bilmiyorum ama her alman takımı belli bir sistem içerisinde oynuyor, sanırsın federasyon "bunları yapacaksınız!" diyerek bir liste vermiş kulüplere, her takım adeta birer makine.

    - maddi kaynağı sağlayan en önemli unsur statlar ve o statlara gelen seyirci sayısı, seyirci profili.. her maç stadı tamamen dolduran, futboldan anlayan ve sürekli maçın içinde olan onbinler.. avrupa futbolunu uzun zamandır takip ediyorum gelişen teknoloji sayesinde, müthiş statlar ve o stadı birer mabede çeviren taraftarlardır alman futbolunu ayağa kaldıran aslında.

    bayern münih'in asıl atılımı yapmasına yardım eden de allianz arena'dır desek reddedecek kimse olmaz sanırım. tıpkı galatasaray'ın türk telekom arenaya yerleştikten sonra 2 yıla damga vurması gibi.

    2012-13 sezonu şampiyonlar ligi yarı finallerinde üst üste 2 alman takımının da dünyanın en büyüklerinden barcelona ve real madrid'i 4'leyip evlerine yollamalarının altında yatan en önemli maddeler bunlar bana kalırsa.

    ispanyol dilenciliği bittiyse eğer, futbolun 90 dakika oynandığı ve almanların kazandığı oyun olduğu günlerin tadını çıkartalım, bu futbol çok daha güzel zira.
  • spor medyamızdaki muhtesem sahsiyetlerin (!) bir anda uzmanı olarak karsımıza cıkacagı ekol. hepsi bol bol ahkam kesicek. romantik hikayelerle ekranlarda boy gosterecekler.
  • son 2 günde ispanya futbolunu sikmeyi kendine görev edinmiştir.
  • takimlari film sektorune el atmis gorunuyor. son zamanlarda yonetmenlik yaptiklari filmlerde ispanyol oyunculari basrolde oynatiyorlar.
  • bu sene tüm dünyaya kendisini hatırlatmıştır. ntvspor'un smart hamlesi gerçekleşirse insanlar tamamen trt'ye, yani bundesliga'ya yönelir. premier lig, la liga ve bir nebze de olsa serie a'nın gölgesine kalan alman futbolu önümüzdeki yıllar ilgiyi üzerine çekecek gibi görünüyor.
  • alman fabrikalarında üretilmiş gibi. hitler görse kavgasını bitirirdi.
  • ispanyol futboluna balyozu fena indirmiştir. futbolun en görkemli organizasyonu olan şampiyonlar ligi finali, bu sezon iki temsilcisi arasında oynanacaktır.. (bkz: saygı)
  • tüm dünya alman'ın daşşağını yesin veciz sözünü bir kez daha haklı çıkaran ekoldür.

    2002'de türkiye a milli futbol takımı dünya kupasında şenol güneş önderliğinde, uefa ve süper kupa şampiyonu gs takımından çekirdeklenen kadrosuyla harikalar yaratırken takımda ilhan mansız, ümit davala, yıldıray baştürk gibi gurbetçi yıldızlar bulunuyordu.

    türkler yarı final oynamaya hazırlanırken, diğer yarı finalistlerden olan almanlar, gazetelerinde "türk golü alman malı", "made in germany" biz yetiştirdik, türkler seviniyor, neden bizde oynamıyorlar manşetleri atmıştı.

    yıl 2013 ve alman milli takımının çekirdek kadrosunda mesut özil, ilkay gündoğan gibi türk asıllı yıldızlar, polonyalı klose ve king podzo, futbol hinterlandında ise iranlı khedira, brezilyalı kuranyi (dede oldu gerçi bu) gibi yıldızlar bulunuyor. mesut atıyor almanlar seviniyor, ilkay şampiyonlar ligi finalinde yine almanları sevindiriyor.

    çünkü almanlar avrupa futbolunda geri kalmalarının sebepleri üzerinde sürekli kafa patlattılar ve sorunu buldular, yabancı sınırlaması kalktı ve kulüpler tekrar yükselişe geçti. milli takıma devşirme yıldızlar hiç çekinmeden bunları biz yetiştirdik biz oynatmalıyız denerek alındı ve makine düzenindeki alman disiplini sayesinde şu anda avrupa'da en büyük prestij olan şampiyonlar ligi'nin finalini hem de wembley'de yani düşman topraklarda bir bundesliga derbisine dönüştürdüler. ayrıca brezilya 2014'ün %80 finalisti, %60 şampiyonu olarak görülmekteler. belki ev sahibi brezilya biraz zorlayabilir ya da prestijini kaybetmiş son şampiyon ispanya, belki de artık messi ve arkadaşlarının başına bu işi gerçekten bilen bir hoca bulabilirse arjantin gelir finalde. ama alman futbolu tekrar hak ettiği yeri almıştır dünyada. umarım dünya kupası gruplarında 7-8 atacakları takımlar s.arabistan, kuzey kore gibi garibanlar olmaz, daha güçlü takımlara bu tarz skorları alabilecek bir takımvar önümüzde.

    gurbetçi futbolcuları milli takımımıza doldurup hazıra konmayı biliyoruz madem, adamlar işin çözümünü bulmuş, bari onu da uygulayalım da bir şeye benzesin. ben şahsen almanlıktan aldığım tadı hiçbir şeyden almadım. bilardo bile kesmedi arkadaş:)

    edit. sound and vision'a teşekkürler düzeltme için, adamlar 2002'de final oynadı, biz havlu attı yazmışız. olur öyle.
hesabın var mı? giriş yap