• yaratıcı kişilik chris avellone'nin üzerinde çalıştığı, 2009 başlarında çıkacağı açıklanmış, unreal motoru kullanan, rpg tarzındaki obsidian entertainment oyunu. sağlam elden geliyor, bir bakmak lazım.
  • bioware'in jade empire ile döğüş oyunlarına yaptığını obsidian'ın espionage oyunlarına yapma girişimi. umarım bu da ilk örnekteki kadar başarılı olur.
  • hakkında sık sık haber başlıkları görüyordum, umursamıyordum. sonunda geçen gün "sikicem lan neymiş alpha protocol" diyerek şöyle bi bakındım; "aman allahım, bir de ne göreyim!". hheheh. yok lan o kadar değil. ama sağlam oyun geliyor, aha buraya yazıyorum.

    aynı türdeki bazı oyunlarda daha çok rpg öğelerine odaklanıp (ya da hikayesine ya da yalnızca geçmişinin hatrına) görmezden geldiğimiz zayıflıkları yine aynı türün -ya da konseptin diyeyim, belki birkaç türü daha içine katarak- daha ileri bir zamanda geleceği yere doğru bir adım daha taşıyacak olan oyun. umarım. videolarından edindiğim izlenim bu.

    bu oyunun videolarına bakarak action rpg (ya da tür olarak birebir action rpg olmayıp bir şekilde real-time combat olayına girmiş) oyunlarındaki "action"ın nasıl olması gerektiğine güzel bir örnek olduğunu söyleyebilirim. gelişim yönünde iyi bir adım. ama dialog sistemini bilemedim. seçimlerimiz hikaye üzerinde ne kadar etkili olacak, kestiremiyorum. diğer yandan da biraz yontulmuş gibi. bakalım, göreceğiz.

    ------------- oyun hakkında (ign) -------------

    sadakatın bir fiyatı vardır ve bunu ajan michael thorton'dan daha iyi kimse bilemez. hükümeti tarafından görevinden alınan yetenekli genç ajan thorton, gerçekleşmek üzere olan uluslararası bir faciayı önlemek için gerekli bilgiye sahip olan tek kişidir. bunu yapması aynı zamanda, korumaya yemin ettiği insanlardan kendini mahrum etmesi anlamına gelmektedir. oyuncu, farklı hedeflere nasıl başarıyla ulaşacağının kararını vereceği gibi, her görevde verilen kararlar ve yapılan eylemler, sonunda gizli ajan michael thorton'ın tarzını oluşturacaktır. oyuncunun michael thorton olarak yaptığı her seçim, kendi geleceğinin ve dünyanın kaderinin sonuçlarını taşıyacaktır.

    ------------- oyun hakkında (ign) -------------

    konusu günümüzde geçen, kendi ifadeleriyle the espionage rpg. çıkış tarihi ign'e göre 28 mayıs gamespot'a göre 1 haziran. pc, ps3 ve xbox 360 için.

    videolar (izlemeye değer):
    http://uk.media.ps3.ign.com/…794/794752/vids_1.html

    diğer kanyaklar:
    http://www.alphaprotocol.com/
    http://uk.ps3.ign.com/objects/794/794752.html
    http://www.gamespot.com/…g/alphaprotocol/index.html
  • 360 versiyonu malum yerlere düşmüştür efendim. *
  • mass effect çakması bir oyundur. hatta oynun başı mass effect 2 gibi başlamaktadır. tanıtımlarında modern olduğunun altı çizilip duruyordu. mass efect evreninde bilim kurgu ortamı vardı. ne bileyim uzay kostumları enerji kalkanları düşmanlar dolayısıyla hemen iki kurşunla ölmüyordu. modern dünya'da işler daha iyiymiş ki bu oyunda görüyoruz bir düzine kurşun yemeden ölen yok. oynun ortalarına kadar tekme tokat ata ata geldim çünkü ateş etmekten daha hızlı öldürüyor. bir bölüm sonu canavarı çıktı ki insan değil onun suretinde bir canavar kurşun zaten kimseye işlemiyor bu ise dayaktan da anlamıyor. kısaca hile ile hızlanıp hemen bitirilmesi gereken bir oyun.

    --- spoiler ---
    rusya'da alexander brayko'yu yenmek için combat başlayınca olduğunuz yere çökün ve sahneyi tam karşınıza alarak herife tüfekle ateş edin. hp'si %25 azalınca demon moda geçecek ben 10-15 kere denedim normal yolla öldürmek imkansız gibi. demon moda geçince herifin sizi kovalamasını sağlayın ve sahneye çıkıp aşağı atlayın o da peşinizden atlayacak. işte orada ne oluyorsa oyun buglanıyor herif sahneden aşağı atlayınca (düşük bir ihtimal ama bana 2. atlamamda oldu) oraya sıkışıyor kalıyor ve dahası ışınlanamıyor. buglanmış boss'a keyifle 50-60 tüfek kurşunu atınca ölüyor. bu herifi geçerseniz zaten oyun çabucacık bitiyor.
    --- spoiler ---
  • masss effect çakması denilmiş, kontrol sorunundan bahsedilmiş.söylenenlere katılıyorum. bunların üstüne birşeyler ekleyeyim;
    çok kısa bi oyun olduğunu söyleyeyim. zaten uzun yapmıyorlar artık yapımcılar. skilleri öylesine veriyosun sanki. stealth skili olmadan da düşmanın arkasından dibine kadar girebiliyosunuz. sabatoge skiline sadece oyunun sonlarına doğru 3 tane verdim yetti de arttı. ondan önce hiç vermeden rahat rahat bilgisayar hackleme, kilit açma, devre bozma olaylarını yapabiliyosunuz. hack olayı sinir bozucu olabiliyor tabi bazen, oyunun hızını düşürdüğünü söyleyebilir. bu söylediklerime oyunun zorluk seviyesi etki ediyor olabilir. yapay zeka tam bir gerizekalı. düşmanın olmayan duvarların arkasına sırtını verip saklanmaya çalışması gülme krizlerine soktu beni. bir de o kadar ajanız ama teknolojiden yoksunuz. gece görüşü filan beklemiştim ben oyundan.yada ne bileyim şöyle basınca uzayan joplardan filan.
    hiç mi iyi yönü yok derseniz kurgu biraz güzel gibi diyebilirim. ajan filmlerin sevenler oynasın mutlaka. kime güveneceğinizi bilmek zor. malum istihbarat olaylarında herkez şerefsiz, çekirdeksiz. ajanınızın tipini kısmen siz ayarlıyosunuz. sadece saç şekli, ten rengi ve aksesuarlarını değiştirebiliyosunuz. benim tavsiyem 3 numara saç tipi ve damla cam gözlük takmanız. tam bir karizma abidesi oluyor.(mass effectin shaperd'ı kıro kalır yanında o derece)
    seslendirmelerde tam puan alır.
    çok fazla bişey beklemezseniz sizin için şu oyun yoksulluğu olan günlerde tatmin edecektir.ben şahsen tüm yaptığım seçimlerin tam tersini yapıp tekrar oynamayı düşünüyorum.
  • bomba atmayı çözene kadar oyunun yarısına geldiğim oyun.. arkadaş biraz daha kolay olsun şu ekipmanlar, zaten yılda birkaç oyun oynama fırsatımız oluyor ondada biraz daha akıcılık istiyor insan. bide videolar iyi hoş seslendirme desen gayet mükemmel ama bir videoyu geçmek bu kadarmı zor olur, video bitmeden oyundan bile çıkamıyorsun o kadar ciddiye almışlar.. tabi video bu kadar ciddiye alınacağına birazda kafaları az çalışan sürekli silahın üstüne koşan düşmana, yada yumruğumdan(kesinlikle abartı yoktur oynayın görün) daha etkisiz olan shotgunı ciddiyi alsalar bu güzelim grafik ve kurgular daha bi değer kazanırdı. ha benim bu anlamsız tespitlerimle oyun değermi kaybeti o tartışılır. kıssadan hisse oynayın sıkılmazsınız..
  • grafikleriyle oynayanlari uzmustur. yani surekli sagda solda sacmasapan seyler cikip duruyor, karakterler uzerinde zaman zaman keskul titretmeleri oluyor falan. hele bi tane karakter var, sis adinda (sister'in kisaltmasi buyuk ihtimal), yani kafasinin grafigi bana deus ex grafiklerini animsatti acikcasi.

    ha amma ve lakin, hikayesi cok guzel, konusmalarda jack bauer gibi agresif, jason bourne gibi profesyonel veya james bond gibi tatli dilli olmayi secebiliyorsunuz ve etkileri de kisiden kisiye degisiyor. kimi psikopata agresif konusunca onun hosuna gidiyor, aranizda karsilikli bir guven ortami olusuyor, kimi deliyle deli olmak gerekiyor mesela.. ayni dragon age origins'de oldugu gibi, iyi ya da kotu seceneklerden ziyade, davranislar ve bunun etkileri var. birine yardimci olmaniz baskasinin hosuna gitmeyebilir, bir silah saticisini yasatirsaniz size indirim yapip bir de yasami icin para odeyebilir; ancak diger yandan dusmanlarinizin silahlari da daha iyi olabilir. tek kisi olucam, herkesi oldurucem de diyebilirsiniz ya da dusmanlarinizi oldurmeyip birer muttefik kazanip, size gorevlerinizde direk ya da indirek olarak yardimci olmalarini saglayabilirsiniz.

    potansiyeli iyi olup, teknikte sicmis bir oyun olmus biraz ozetle. yeniden oynanabilirligi bu kadar yuksek bir oyundan teknik beklentiler biraz daha yuksek oluyor. kimi oyun yorumu yapan sitelerde "bu ne be, adamlar resmen oyunu bitirmeden piyasaya surmusler" yourmlari almis.
  • gamespot'ın top 10 available listesinde dragon age origins ve sims 3'ten sonra 3. sırada yer almış. bir de üstüne uzun zamandır (fallout 3'ten sonra) çekilen rpg açlığı eklenince oluşan beklenti ile sağolsun baya bi hayal kırıklığı yaşattı.
  • insana gerçekten casus olma hissini yaşatan muhteşem rpg oyunu.

    oyunun bazı bugları olduğu doğru ancak abartıldığı kadar yok kesinlikle. öncelikle her vurduğunu indirmeye alışmış action oyuncuları, bunu da öyle bir oyun sandıklarından ateş edince öldürememenin bug olduğunu sanmışlar. halbuki bu bir rpg oyunu, level atladıkça ateşinizin isabet etme olasılığı artıyor. aynen kılıç kullanılan rpg oyunlarındaki hit or miss olayı gibi. crosshair'i adamın üstüne tutmanız vuracağınız anlamına gelmiyor. rpg nedir bilmemenin cahilliği oyunun buglı sanılmasına yol açmış, gerçekten gülünç bir durum.

    oyunda birkaç farklı sınıf var ancak spy olmak en güzeli. özellikle stealth özelliğine abandığınızda ileri aşamalarda inanılmaz bir gizlilik kazanıyorsunuz. gölge gibi düşmanların arasından ilerliyor ve tek darbeyle yere indiriyorsunuz. kendinizi jason bourne gibi hissediyorsunuz.

    oyunun diyalog sistemi biraz garip, bunda söyleyeceğinizin direkt yazılmaması ancak kısa biçimde geçilmesi neden. yeni rpg'lerdeki bu sevmediğim durum bu oyunda da var. bu durumda istemediğiniz şeyler söyleyebiliyorsunuz. ancak diyalog sisteminin güzel kısmı cevabınızı seçmek için kısa bir zaman verilmiş olması. bu süre içinde cevabı vermek zorundasınız. gerçek hayatta da böyle zaten, karşınızdaki kişi 10 dakika beklemiyor haliyle. bu özellik gerçekçilik katmış diyalog sistemine diyebiliriz.

    diyalog sisteminde vereceğiniz cevaplar başkalarıyla kuracağınız ilişkiyi belirliyor. kimisi profesyonel jason bourne tipi bir ajandan, kimisi james bond gibi suave bir ajandan, kimisi de sinirli, ters bir ajandan hoşlanıyor. buna göre o kişiyi bir daha görmeyebiliyor, ortadan kaldırabiliyor ya da yardımını alabiliyorsunuz. örneğin dragon age 2'de de böyle bir sistem olsa da hikayeyi pek etkilediği söylenemez. oysa alpha protocol'da hikayeyi derinden etkileyebiliyor bu ilişkiler. bu nedenle oyuna safkan rpg ruhu katıyor.

    oyunun mekanları çeşitli ve güzel. yattan kata, villadan terör sığınaklarına kadar farklı mekanları geziyorsunuz. zengin mekan detaylılığı insanı sıkmıyor ve oyunun zevkini artırıyor. en son çıkan dragon age 2 oyunundaki hepsi birbirine benzeyen mağaraların oyun zevkini ne derece düşürdüğünü bilenler demek istediğimi anlayacaklardır.

    oyunun grafikleri bence bir rpg oyunu için fazlasıyla yeterli. unreal motoru daha ustaca kullanabilirdi ama obsidian bu konuda değil, rpg yapımında uzman bir firma. kendi oyunlarını yaparken motorun potansiyelini tam kullanamamaları anlayışla karşılanmalı.

    oyunun en güzel yanlarından biri de oyundaki kapı açma, hack yapma gibi mini oyunlar. burada hızlı ve dikkatli olmanız gerekiyor aksi takdirde alarmın çalmasına neden olup tüm düşmanları peşinize takabilirsiniz.

    oyun her rpg severin oynaması gereken bir oyun. her ne kadar yoğun aksiyon barındırsa da hemen ortalığı dağıtayım mantığındanki aksiyon severler ile oyunun başından itibaren mükemmel stealth kullanmalıyım diye düşünen splinter cell severler oyundan uzak durmalılar. zira bu bir safkan rpg oyunu ve vuruş yeteneğiniz de stealth yeteneğiniz de level atladıkça gelişiyor. bana kalırsa şimdiye kadar casus olma hissini en güzel veren oyun.
hesabın var mı? giriş yap