• 20 takımla kalmayacağını düşündüğüm organizasyon. tahminim euroligdeki gibi eurocup benzeri bir oluşum peşinden gelecektir.
    20 takım lige adım attı mı daha dönüş olmayacaktır. süperligden düşme durumu olmasa ligde heyecan azalır o zaman altta bir turnuva düzenleyip o turnuvadan takımları süperlige yükselteceklerdir.
    20 takım eğer yerel liglerden men edilirse asıl eğlence o zaman olur. 20 takım 38 hafta maç yapar ki bunu haftasonu yapma şansları olacak. ligde heyecan olması için ilk 4 veya ilk 6'nın direk çeyrek final gördüğü ilk 12 veya 14 takımlı bir playoff düzenlenerek kalan çeyrek finalistler belirlenir. düşme olması için altta da bir turnuva olduğunu düşünün. 24 takımlı 2 grup 12şer takımlı.
    haftasonu kahvaltı saatinde çinliler izlesin diye barça-real maçı ile başlayan futbol keyfi akşam united-liverpool maçıyla bitiyor. olan yerel liglerin izlenirliğine olur benden demesi.
    bu lige katılanları yerel ligden atmak demek, yerel liglerin izlenirliğine büyük darbe olacaktır. haftasonu süperlig maçı varken hangi maç izlenir diye sormama gerek yok.
  • psg neden bu lige dahil olmuyor acaba? üstelik fahiş fiyatlarla aldığı oyunculara sahip bir kulüp olarak.
    acaba real madrid, chelsea ve manchester city'nin direkt elenmesi karşısında şampiyonlar ligi kupasını yorulmadan alma girişimi olmasın!
    muhtemelen öyle olacaktır.
    akabinde avrupa süper ligine dalacaktır.
    kolay kupa.
    tam bir fransız taktiği.
  • eski şampiyonlar liginin zevki gerçekten yok, ben barcelona bate borisov maçı izlemekten zevk almıyorum. galatasarayın ilk katıldığı şampiyonlar ligi 2 gruptan oluşuyordu a ve b grubu. ligi şampiyon bitirmen bile yeterli değildi, ön elemeden geçiyordun. şu anda şampiyon ligini kazanan takım 85 milyon euro para kazanıyor, avrupa süper liginde katılım için sadece 250 milyon euro verileceği söyleniyor. zaten bu takımlar uefa organizasyonlarında yer almayı istemiyordu, örnek uefa avrupa ligi. direk yedek kadro ile çıkıyorlar. ben şahsen şampiyonlar ligi yerine,avrupa süper ligini izlemeyi tercih ederim...
  • jose mourinho bugün kovularak avrupa süper lig’de kovulan ilk teknik direktör olarak tarihe geçti.
  • konuya dair zihin açıcı yazısında şöyle demiş barış yarsel: "... zenginlerin bir noktada doyduğu nerede görülmüş ki kurulacak ligin zenginlerinin doyum noktasını görelim?"
  • (bkz: ali ece) güzel laf etti şimdi. benim de bir çok düşüncelerimi dile getirdi.
    arkadaş bu arsenal kim? tottenham kim? bu kupayı kazanmış porto yok, benfica yok arsenal ve tottenham var. hatta futbol olarak koca portekiz'den kimse yok.
    üstüne ben de ekleyeyim, bu arsenal ve tottenham bir de 12 kurucu olup yerini garantileyecek, hiçbir b.k yapmadan pastadan en büyük payı alacak? 12 tane zırtapoz para babası birleşip koca koca futbol tarihi olan kulüpleri kenara atacak, ben hepinizden daha üstünüm diyecek, kalanlar da buna ok diyecek. burası 200-300 yıllık abd değil. avrupa dediğin yerin kökleri, hikayeleri, kültürü var. parayı veririm düdüğümü öttürürüm diyemezsin. futbol süprizler oyunudur. bunu sağlayan da eleminasyon sistemidir. futbol denen oyuna heyecanı da bu yapısı verir.
    bizim ülkede de bu avrupa ligi denen ağalık düzeninin köpeği olmaya hazır tipler anca galatasaray mı çağırılır, fener mi çağırılır, bjk mi çağırılı diye kraldan çok kralcı olmaya çalışır. ulan bu sistem seni çiğ çiğ yer. varlık şansın olmaz.
  • bu ligi tee zamanında (bkz: pro evolutin soccer 6) da kurardım. bilenler bilir, international league modunda 20 takım alınır ve en baba takımları seçerek güzel bir lig oluşturulur sonra da keyifle oynardım. bu ligi kurma düşüncesi yıllardır var olan bir düşünceydi zaten. ama ben bir futbolsever olarak bu ligin kurulmasına karşıyım. sebebi ise, futbolun içine sıçılacak olmasından dolayıdır. burada da boşuna hayal kurmayın yok gs katılacak, yok bjk katılacak vs. diye. adamlar zaten bizim lig ve bizim ligin ayarında takımlarla oynamak istemedikleri için bu ligi kuruyorlar. şahsen ben şampiyonlar ligi'nde rubin kazan'ın barcelona'yı yenerek süpriz yapması olayını seviyorum. son olarak da uefa'nın ve fifa'nın eninde sonunda orta yol bulacağını ve kabul edeceğini düsünüyorum, bakmayın şimdi esip gürlediklerine.
  • 1994------galatasaray-manu eşleşmesi sonrası, gs'nin ön elemede son 2 yılın ingiliz şampiyonunu elemesi, bir sonraki sezon şampiyonlar liginin statüsünü değiştirip büyük liglerin şampiyonlarının direkt katıldığı 16 takımlı turnuvaya geçilmişti.

    2004------ tarihin en düşük reytingli şampiyonlar ligi finali olan porto-monaco maçı sonrası uefa yayın ihalesinde değişiklik yapılıp 4 büyük liglerin takımlarına daha fazla gelir sağlayan bir sisteme geçti. bu düzen yüzünden 2013'te juventus'u gruplarda eleyen gs, juventus'tan daha az gelir elde etmişti. ünal aysal, uefa'nın adaletsiz sistemi yüzünden büyük kulüplerin ilerde ayrı bir lig kurabileceğini o yıllarda söylemişti. ayrıca 2004'den sonra 5 büyük lig dışından hiçbir takım final göremedi.

    2017----- ağustos ayında 5 büyük ligin üçüncü ve dördüncüleri ön elemelerde elenmeye başlayınca, 2017 yılında 5 büyük ligde ilk 4 ve 3 yapan 19 takım şampiyonlar ligine direkt alınmaya başladı. bu şekilde ortadaki paranın %70'i 5 büyük lig takımları arasında paylaşıldı. bu süreçten sonra 5 büyük ligin dışında çeyrek final görebilen takımlar sadece porto ve ajax.

    yukarda görmüş olduğunuz gibi uefa'nın 30 yıldır aldığı kararlar futbolu yozlaştırarak bu ligin kurulmasına sebep olacak ortamı oluşturdu. sen ortadaki paranın büyük bir kısmını 5 büyük lige akıtırsan, ffp konusunda city gibi paralı kulüplerin cezasını geri alıp gelişmeye çalışan kulüpleri engelleyip çifte standart uygularsan, tek derdi para olan multi milyoner iş adamlarının kulüplere çökmesine göz yumarsan, sponsorlara göre kura çekersen bir gün gelir o vahşi kapitalizm seni de yutar.

    bu ligdeki takımların arkasında abd ve çin sermayesi var. 5 milyar dolarlık yayın gelirine sahip olacak bir lig kuracaklar. uefa'nın bunu engellemek için yapacağı hamleler de pek futbolun hayrına olmayacaktır. sonuç olarak, kısa vade de belki engellenir ama uzun vade de bu ligin kurulmama durumu yok. bizler bugün futbolun içine edildiğini düşünsek de z kuşağı ve ondan sonraki kuşaklar için yeni futbol düzeni artık budur.
  • hala bu olaya “lokomotiv moskova-astana maçını kim ne yapsın oh ne güzel her hafta barcelona-liverpool maçı izleyeceğiz” gibi sığ düşünceyle yaklaşanlar var. hala olayın sadece bir format değişikliği ve maç kalitesi olmadığını anlamadıysanız tekrar açıklayayım. daha detaylısı için ise bilyoner kanalıda emre özcan'ın yorumlarını dinleyebilirsiniz.

    - böyle bir lig kurulursa bundan sonra yerel lig diye bir şeyin kalmayacağının farkına varın. şampiyonlar ligi + lig bile takımları zorluyorken 25+38 maçlı iki tane ligi takımların götürebileceğini mi düşünüyorsunuz? örneğin liverpool’un hem avrupa süper ligi’ne hem de premier lige aynı önemi verebileceğine inanıyor musunuz? sezon boyu hem hafta içi hem haftasonu maç yapabilecek mi bu takımlar? illaki birine yedek kadroyla çıkacaklar. real madride karşı mı rotasyon yaparsın brighton'a mı? her hafta yedek kadrolarla oynanan bir premier lig maçını neden izleyeyim? yani premier lig, la liga, seri a bu takımlar için artık türkiye kupası gibi bir şeye dönüşmüş olacak. ya da bu külfete katlanmamak için zamanla kendi liglerinden çekilecekler. bu da real madridsiz barcelonasız la liga, liverpoolsuz city’siz premier lig, juventussuz intersiz seri a demek olacak. kim ne yapsın öyle ligleri?

    -örneğin bu sezon liverpool şampiyonlar ligi potası dışında yer alıyor ve şampiyonluk şansları kalmadı. tek hedefleri şampiyonlar ligine kalmak. e seneye otomatik olarak gideceklerse sezon sonuna kadar ne için oynayacaklar? al yerel liglerin amacı kalmadı bitirdin. artık bu sezon herhangi bir şey için mücadele etmelerine gerek yok. 15. olsalar bile değişen bir şey yok.

    - bundan sonra senin tuttuğun takım avrupa sahnesinde yer almıyor olacak. çünkü seni “büyükler” ligine almayacaklar. sen şampiyon olsan bile şampiyonlar liginde sürekli senin gibi kucuk ve değersiz takımlarla maç yapıyor olacaksın. şampiyonlar ligi de önemsiz ve geliri düşük bir kupa haline dönüşecek. şu an uefa avrupa ligini izleyen var mı? ya da burada bir galibiyet aldığında çılgınlar gibi seviniyor musun ya da ludogorets’i zorya luhansk’ı yendin diye avrupa sahnesinde adından söz ettirmiş oluyor musun? şampiyonlar ligi de uefa gibi bir kupa halinde dönüşecek ve geliri de düşecek. ve sen şampiyon olsan bile sadece burada oynuyor olabileceksin. büyüklerin sahnesine kendini atamayacaksın. çünkü seni almayacaklar. bir daha o hep övündüğün fb-chelsea, gs-real madrid, bjk-barcelona maçları diye bir şey olmayacak.

    - ya da örneğin premier ligde bir orta sıra takımının yukarıları hedeflemesi için artık bir sebep kalacak mı? oyanacak olan turnuvaya katılan takımlar her sene sabıt olacak. sen premier ligde ilk 4’e bile girsen sana bir getirisi olmayacak. kucuk takımlar amaçsız kalmış olacak. bu sene şampiyonlar ligini zorlayan frankfurt’tun west ham’ın geçirdiği 30 haftayı verdikleri emekleri çöpe atmadınız mı? şu an 4. olan west ham premier lig gibi zor bir yerde bunu başarıyorken, takım ve taraftar şampiyonlar ligi hayali kuruyorken, seneye değersizleşecek olan şampiyonlar ligine gitmek için mi vermiş olacak bu çabaları?

    - yani büyük kulüpler diyor ki "biz para babaları bundan sonra sadece kendi aramızda oynayacağız siz küçükler de ne yapıyorsanız yapın”. adamlar avrupa futboluna dinamit koyuyorlar. futbol denilen şeyi bitirip sadece 12-13 takıma ait bit oyun haline getiriyorlar. bu 12-13 takım dışında oynanan oyunu kimse önemsemiyor olacak zaten bu maçların da bir anlamı olmuyor olacak. sığ kafalı adamlar da “oh ne güzel her hafta büyük maç izleyeceğiz” diyorlar. süper lig’i sadece “fb-gs-bjk-ts oynayacak” kalan diğer takımlar da kendi arasında maç yapacaklar dense tepkiniz ne olurdu? o zaman da “oh ne güzel her hafta derbi var” der miydiniz? aynı derbi heyecanınız devam eder mıydı? dışarıda kalan anadolu takımlarına haksızlık etmiş olmaz mıydınız? onların bundan sonraki amacı ne olurdu? o maçları izler miydiniz?

    - bu takımların zaten avrupa’nın kalanıyla maddi olarak farkı uçurum halinde. bu fark ise şimdi iyice açılacak. halhazırda bu takımlara akan para şimdi ise katlanacak. şampiyonlar ligi ayakbastı parası 15 milyon euro iken burada sezonluk 350 milyon euro kazanacaklar. diğer avrupa takımlarının ise az olan geliri iyice düşecek. olay yine bu takımlar arasında dönen bir yapıya bürünecek. zaten maddi olarak baş etmek zorken hem maddi olarak hem futbol olarak “onlar ve biz” olarak ikiye ayrılacak avrupa futbolu. örneğin italya liginden juvetus milan ve ınter sabit katılıyor. roma lazio napoli gibi diğer büyükler şu an bu üçlüye kafa tutabılıyorken bu üçünün avrupa liginden alacağı uçuk paralar sonrası nasıl onlarla mücadele edebilecekler? al döndük yine yerel liglerin bitmesine. seri a 3 takımın tekeline geçti. maddi olarak onlarla baş etmenin imkanı yok. napoli, roma ve lazio'nun suçu ne?

    -oldu da türkiye'den bir takım bir seneliğine davet edildi. oradan gelen ayakbastı parasıyla o takım 10 sene türkiye ligine ambargo koyar. nerede kaldı adalet? neye göre davet edip o takıma imtiyaz sağladın? 10 sene boyunca türkiye liginin içine ettin ligi bitirdin.

    - bir de "belki 5 sene sonra bizi davet ederler de para kazanırız" diye umutlananlar var. 5 sene içerisinde bu takımlar neredeyse 2 milyar dolar kazanmış olacaklar. avrupa'daki tüm oyuncuları kendi bünyesine toplamış olacaklar. zaten baş edilemez durumdayken tamamen yenilmez bir dev'e dönüşecekler. 5 sene sonra sen hala gariban halinle oraya gidersen her hafta sana 5-6 atıp tokatlayıp orospusu haline getirecekler. sadece para için bunu kabul eder misin? adamların para karşılığı çağırdığı bir oyuncak olacaksın. onların orospusu halini dönüşeceksin.

    - senin boktan liginin zaten olmayan cazibesi tamamen yok olacak. eskiden kulüplerimiz en azından şampiyonlar ligi vesilesiyle oyucu getirebiliyordu. şimdi hiç bir zaman katılamayacağın bir lig’in vaadini mi vereceksin bu oyunculara? değersizleşen bir şampiyonlar ligi’ne gidiyor olacaksın ya da beyzadeler lütfederse belki bir seneliğine seni aralarına almalarını bekleyeceksin.

    - olay zaten tamamen sporun ruhuna aykırı. başarıyı ödülendiren ya da başarısızlığı cezalandıran bir sistem yok. diğerlerine tanınan bir hak yok. her sene sabit aynı 15 takımın katıldığı lig mi olur?

    ama yok bu adamlara göre şampiyonlar ligi zaten gereksiz ve sıkıcı. şimdi her gün real madrid barcelona maçı izleyerek güya zevk alacaklar. peki öte yandan futbolun geri kalanından götürdükleri ne olacak? adamlar avrupa futbolu denen şeyi bitiriyorlar, diğer takımlarla aralarına set çekip futbolu tekellerine alıyorlar, diğer takımları amaçsızlaştırıyorlar ve bunun farkına varmak yerine “zaten şampiyonlar liginde astana oynuyordu yea” gibi sığ yaklaşıyorsunuz.
  • bu organizasyona karşı yapılan tehditler çok komiktir. uefa kendince rest çekiyor, yerel ligler de uefa'nın ardını yalıyor lakin iş eğer ki men etmeye gelirse tamamen kendi topuklarına sıkacaklarını kendileri de çok iyi biliyorlar, muhtemelen kulüpler de bunların farkında.

    bütün spor organizasyonlarında sporu ayakta tutan ikonlardır. bugün hiç alakası olmayan insanlar formula 1'de schumacher'i, teniste nadal ve federer'i, basketbolda jordan'ı bilir; spora değer katan bu isimlerdir. her spor dalı ve organizasyon kendi içinde böyle isimler ister, günümüzün trendlerinden espor'da bile ikon isimler yaratma çabası vardır. mesela en hakim olduğum spordan örnek vermem gerekirse formula 1'de 2006'dan sonra izlenme rakamlarının sürekli düşmesi schumacher gibi bir isim çıkaramamış olmasıdır, zira formula 1'in ferrari'de büyük başarılar getirecek bir ikonik pilota ihtiyacı vardı (mercedes + hamilton dominasyonu ferrari + hamilton ile gerçekleşse çok farklı olurdu spor için). keza bugün ferrari "ben gidiyorum" dese bu da keza f1 için sporun bitişi anlamına gelir.

    futbolda da durum böyle. üzerine goat tartışmasının dönmeyeceği futbolculardan oluşan organizasyonlar (ligler ve kupalar) kimsenin iplemeyeceği oluşumlardan ibaret kalır. her dünya kupası zamanı ilk konuşulanlardan ve en dikkatle takip edilenlerden biri messi'li arjantin ile ronaldo'lu portekiz. az önceki örneğe dönersem keza, ferrari 13 yıldır f1'de şampiyon olamıyor lakin her sezon başı "o sene bu sene mi?" sorusu bile milyonlara satıyor; arsenal, milan, manu için de durum böyle, yıllarca şampiyon olamasalar bile isimlerinin ağırlığı bile milyonlara satabiliyor.

    haliyle bu takımların ve futbolcularının ihraç edilmesi yeni kurulan organizasyona değil, mevcutta yer aldıkları ve ihraç edildikleri organizasyonlara zarar verir ancak.

    bu sebeple (bkz: dik dur eğilme)
hesabın var mı? giriş yap