hesabın var mı? giriş yap

  • geleceğin şarkı sözü yazarlarına yol gösterecek olan formüller listesi.

    şarkı sözü yazmak için önce bir serdar ortaç tema'sı seçilir:

    1)ayrılık sonrası cool görünme
    2)kanayan yaralarla mutlu olma
    3)teknolojik aşk
    4)yaz mevsimi
    5)ağzıma s.çsa da seviyorum ulen

    sonra leitmotiv olarak kullanılacak saçma sapan bir söz veya söz öbeği seçilir. je t'aime dö madam, binlerce şantöz var, hadi it hadi it beni mayınlı tuzaklara vb.

    sonra alakasız iki mısra uyaklanır. örneğin

    sevdim seni sevdim çok
    yemiyom anne karnım tok

    gibi.

    ve işte artık biz de serdar ortaç gibi şarkı yazıp bu şarkıları 10 binlerce tl'ye satıp zengin olabiliriz. işte benim yazdığım şarkı

    tutunup birer birer acılarıma
    selam yolladım bütün gacılarıma
    senin gibi güzelle kaçılır ama
    sende o yürek yoook, yok

    sende o yürek yok
    bende bi kürek yok
    bunlara gerek yok
    yaşar bizim sevdaaamız, mız

    bulurum senden çok var
    bulurum senden güzel yar
    güzelim senin görüşün dar
    yaşar bizim sevdaaamız, mız

    bu arada şarkınızı satarken nazlanmayı, başkasına söz verdim, bu şarkıyı ben okuycam triplerine girmeyi unutmayın.

  • gun itibari ile cop olmus karsilastirma. milletin agzinda ronaldo'nun kazandigi kupalar vardi. messi bir senede kazandi tum kupalari yetmedi sampiyonlar ligi gol krali oldu.

    bence messi'nin sag ayagi ile sol ayagini karsilastiralim. tum dunya icin daha adil olur.

  • sinema çıkışı yemek yeniyor, filmin kritiği yapılacak..:

    -altyazılar çok kötüydü ya..
    -bakmadım.

  • muharrem ince zeki adam.

    farklılık dikkat çeker. gece mitingi diye bir şey çıkardı adam, gece miting yapıyor, binlerce insanı peşine takıyor. işte bu liderliktir.

    bu liderlik yarın bir hile olduğunda ysk önüne çağrı yaptığında 50 bin kişiyi oraya toplar.

    ihtiyacımız olan şey liderdi. bulduk. gerisi kolay.

  • sen doğduğundan beri ben hiç parasız kalmadım. sen bana hep uğurlu geldin.

    şimdi ben bunu bir anlatayım, ilerde açar açaar okurum.

    seneyi tam hatırlamıyorum ama 2001 falan, babamın işsiz olduğu zamanlar, iş aramak için dışarıya çıkmış cebinde 10 lira parası var, ankarada bütün gün dolaşıp iş aramış. dönerken de işportada satılan kitaplar var, harry potter’in ilk kitabını görüyor, çocuğa ne zamandır kitap alamadım diye düşünüp ne olduğunu falan bilmeden 10 lirasının 7’sini işportacıya veriyor. çok mutlu oluyorum. 10 yaşındayım. durumumuzun da farkındayım ama, yine de çok mutlu oluyorum, çok da mahçup.

    ertesi gün beni gazete almaya gönderiyor, milliyet almam gerekiyor ama kalmamış, eve gazete almadan gidersem üzülür, belki de kızar, o bana okuyacak bir şey almış, ben de ona alayım diyip star gazetesi alıyorum. eve geliyorum. babam gazetede bir iş ilanı görüyor. evimize çok yakın, yürüme mesafesinde. bir gideyim, görüşeyim diye çıkıp gidiyor. yarım saat sonra eve geliyor, beni çağırıyor yanına, işe aldılar beni, yarın başlıyorum, sen doğduğundan beri işsiz kalmama rağmen hiç parasız kalmadım. sen bana hep uğurlu geldin diyip sarılıyor. 10 yaşındayım, çok mutluyum, babam da çok mutlu. 29 yaşındayım, çok mutluyum, babam da hala öyle.

    edit : debeye giren ilk entry’m babamla ilgili oldu. çok mutlu oldum, hepinize teşekkürler (bkz: gülücük).

  • deniz suyunun izotonik olduğunu sanan bir profesör. halbuki deniz suyunun hipertonik olduğu tıp fakültesini bırak, ortaokulda öğretilen bir bilgi. mesleği itibarsızlaştıran oytun'a, karatay'a alıştık ama artık her yerden yeni bir bilgisiz çıkıveriyor.
    muhtemelen izotonik deniz suyu diye satılan burun spreylerinin, deniz suyuna saf su eklenerek izotonik yapıldığından haberi olmadığı için denizdeki suyu da izotonik sanıyor.