94 entry daha
  • 1915'te işgal kuvvetleri sadece denizden yürütülecek savaş ile osmanlı'yı yok edeceğini düşünüyordu. hasta adamın hali yoktu. halkın önemli bir bölümü manda ve himayeyi destekliyordu. savaş malzemesi yoktu.

    26 mayın kalmıştı. 26. öyle bir yere döşendi ki bu mayınlar, mayın tarama gemileri sadece birkaçını bulup yok edebildi. o mayınlar once irresistible ve bouvet'i batırdılar. sonra seyit onbaşının vurduğu batmaz denen ocean savruldu, mayına çarptı ve battı. işgal kuvvetleri götlerine baka baka geri döndüler. kara savaşı olmadan çanakkale geçilmeyecekti.

    sonra sömürgelerden asker toplayıp geri geldiler. karadan gitmek onlar için zor olmayacaktı. ana harekat noktası seddulbahir'i seçtiler. enver paşa'nin atadığı alman general liman von sanders emindi saroz körfezinden çıkacaklarına. kuvvetlerin çoğunu oraya sevk etti. seddulbahir'de bir kahraman takım ve yahya çavuştular,
    tam üç alayla burada gönülden vuruştular.
    düşman, tümen sanırdı bu şahane erleri
    allah’ı arzu ettiler, akşama kavuştular.

    çünkü, silahı yoksa süngüsü vardı. çünkü savaşmak değil ölmek emredilmişti. çünkü onlar ölene kadar geçen sürede yerleri doldurulabilirdi.

    sonra kara savaşında da götlerine baka baka kaçtılar.

    sonra düşmanı götlerine baka baka kaçıran milletin akıttığı kan, istanbul'da padişahın eliyle bir güzel silindi.

    sonra milli mücadele. kadını ile erkegi ile sadece işgal kuvvetlerine karşı değil, içeride de işgal sevicilere karşı yürütüldü savaş. çanakkale'de kazanılanı masada kaybetmeyi kabul etmeyen adamlar sayesinde bugün bu noktadayız.

    çanakkale zaferi "çanakkale artık geçiliyor, köprü yaptık. ehejxnsk" adamlarının ağzında bir komedi unsuru olmayacak kadar değerlidir.

    çanakkale'ye saygı günü bugün. saygıyla ve minnetle.
112 entry daha
hesabın var mı? giriş yap