• bazen o kadar cenabetim ki romada ask cesmesinde papa basimdan su dokerek gusul aldirsa da kurtulamam ben bundan vallaha ruhum cenabet benim
  • olay daha bir geçe önceden başlanıştır aslında , sabah duş yapılmak üzere 30 dakika geriye alınan alarm alınmıştır alınmasına ama onay verilmediği için sabah o zıkkımın kökü telefon çalmamıştır. sağ olsun beden saati otoalarm vazifesi görüp bünyeyi uyandırmıştır. apar topar giyinip kendini yollara atan bünye tam ; - aaa lan ne güzel lodos , der demez üzerine şapır şapır yağmur başlamıştır , tabi ki bu aralıksız yağan bereket bünyeyi yıldıramamıştır. lağım faresi asaletinde teletubbies adımlarıyla servise binilir. bünye hala; - olsun olum üzerimizde kurur nolcak havalarındadır. bir kaç şey atıştırılıp ofise inilir elde bir kupa kahve vardır , derken sağ omuzdaki çanta frenli patlamış karpuz kamyonu edasıyla omuzdan bileğe düşer bütün masa kahveye bulanmıştır. bir cenabetin anatomisi tadında bir sabah yaşayan bünye, - acaba kafama şimşek mi çakacak? derecesinde kendini önemseyen bir ego bombasıdır artık.
  • yaklaşık dünya nüfusu 7 milyar ve bunun 1.7 milyar insanı müslüman. şimdi geriye kalan 5.3 milyar insan otomatik olarak cenabet oluyor.

    cenabet insanların işleri ters gider ve sabah akşam melekler yerler gökler cenabet ayakla yere basan insana öfkeyle lanet eder.

    ama nedense ilimde, bilimde, teknolojide, sağlık'da, eğitimde hep ileride olanlar ekseriyetle bu cenabet adamlar.

    bu işte bir terslik var ama... hadi neyse...
  • cenabet cunup olma halidir. insanlar icin cunup kullanilmasi gerekir.

    orneklerle pekistirmek gerekirse;

    cenabet:
    'aylar gecse de, yillar gecse de, bir omur boyle bitse de gecmedi su cenabet'

    cunup:
    'nerde kaldi bu soktugumun cunubu'
  • fr. (bkz: eddy caplan)

    *
  • "bizim banazı cenabet bir yerdir. bu malatya'da kürt olsun, türk olsun, alevi olsun, karıyı bizim köyden başka yerde hiç çalıştırmazlar. o sebeple bizim köye hariç köyler kız vermez. suyu, havası, üzümü sağlam olduğundan bizim köylüler de durmadan karılara oğlan doğurturlar. al sana bir bela." kemal tahir - karılar koğuşu

    (bkz: cünüp/@ibisile)
  • elektrik, iletişim, doğalgaz, mutfak, kira, ulaşım, eğitim, sağlık, sigorta ve vd... şeklinde uzayıp giden giderler ve sanki hiç yükselmeyen 'gelir'den sonra tüm ülke olarak hissettiğimiz durumdur.

    hiç bir işimiz yolunda gitmez. hepimiz kutup ayısının çölde sıkıştırdığı bedevi gibi hissediyoruz.

    dahası o kadar zaman ve ülke varken, bu zamanda hala dünyanın yuvarlaklığını tartışan insanlar ile aynı ülkeye denk düşmek...

    evet kardeş, evet! bu iş'te kesin bir cenabetlik var...
  • bu aralar hangi ise el atsam elimde kaliyor. saniyorum ben de bu gruba giriyorum. bozuk olan sinirlerim nasil duzelecek, bilmiyorum
hesabın var mı? giriş yap