çiğ insan

• olmamış, ham insandır. iki dakika konuşsa, ortamdan kaçma hissi yaratır etrafındakilere. candan erçetin'in albümündeki türkü şarkısında bahsettiği gibi:
  
  "ham insanı al karşına söylet azıcık
  dön sonra cehennem neymiş gel sorayım"
• 'al dente' kivaminda. yersen...
• insanlara zayıf noktalarından saldırmayı marifet sayan insandır.
  
  yazık.
• böyle insanlar çoğaldı. çiğlik sadece cehaletle açıklanamaz. çiğ insan kibire yatkın, nerede nasıl davranılacağını kestiremeyen, söylediği sözleri tartma gereği duymayan, gereksiz ve hızlı samimiyet kurmaya çalışan aciz bir insan türüdür.
• bencil, ahlaksız, paçoz, kindar, dedikoducu, lümpen, vurdumduymaz, hain, çıkarcı, aidiyet duyduğu her ne ise aşırı benimseyen, yalaka, boşkibir ve kazanımlarını abartan olgunlaşmamış insan çeşiti.
• beğendiğim bir adam sergiye davet etmişti seneler önce. nasıl buldunuz sergiyi dedi. ben de yemekler çok güzeldi demiştim. resimden anlamam, ama yemekten anlarım demek isterken çiğlik yapmıştım. aslında o an pot kırdığımı anladım, gözündeki bakıştan okudum birden gözünden düşmüştüm ama ne çare.
  
  bazen olur olmadık yerde içimdeki çiğ insan kendini ortaya atıyor. ben kötü biri miyim? hayır. çiğ miyim? bazen. işin acı tarafı bazen karşımdaki insan da çiğlik yapıyor ve onu unutamıyorum. aslında karşımdaki de kötü değil ama bir yere takılıyorum işte.
  neyse bugün içimdeki çiğ gölgemi aydınlığa düşürmeye karar verdim. pişelim biraz daha
• (bkz: ham insan)
• yaşadıklarından ders çıkaramaz, gerizekalı ve hayatsızdır.
  bu tipler genel olarak küçük bir çevrede doğup büyümüş, aşırı izole şekilde yaşayan, empati yeteneği gelişmemiş, her konuya kendini merkeze alarak yaklaşan insandır. mesela hafta sonları evden çıkmazlar, 9 günlük tatillerde ya evden çıkmaz ya da köyüne gider.
  
  bakışları bön böndür, zeka belirtisi görülmez ama işin işinde şeytanlık varsa içgüdüsel olarak kafası çalışmaya başlar, sinsilik, pasif agresiflik, gücünün yeteceğine kanaat getirirse şiddet kullanma, ayak kaydırma, karşı tarafın kusurlarını ifşa etme, bu kusurları araştırma, röntgencilik vb. her türlü aşağılık faaliyetten çekinmez. rakibine gücü yetmezse yüzüne güler, o gözlerdeki soğukluğu anlamak işten değildir.
• • bulunduğu makamı kendi kafasına göre yönetir.
  • olayları ve durumları kendi çıkarına göre yorumlar.
  • bir işi halletmek için mevkisini kullanmaktan çekinmez.
  • bir işi hallettirmek için başkalarının mevkisini kullanmaktan çekinmez.
  • kendisine bakmadan ahlak bekçiliğine soyunur.
  • dini, ideolojiyi, inançları kullanmada usta bir demagogtur.
  • sinsi bir manipülatördür, insanları yönlendirmekten zevk alır.
  • övgü delisidir, alkışlarla beslenir.
  • zafere giden yolda her şeyin mübah olduğuna inanır.
  • yükselmek için başkalarının omzuna basmak gerekiyorsa bunda bir an tereddüt etmez.
  • basit yalanları gerektiğinde bir enstrüman olarak ustaca kullanır.
  • kendi mutluluğu için başkalarının mutsuzluğuna yol açmaktan geri durmaz.
  • dünya kendi etrafında dönüyormuşçasına odak merkezi olayı çılgın gibi arzular.
  • hep "ben" der.
  • vefa duygusu nedir, bilmez, tanımaz.
  • saklı kalması gereken şeyleri sakız yapar.
  • kibrin kölesidir.
  • hak yemesine rağmen geceleyin başını yastığa koyunca mışıl mışıl uyur.
  • haksızlık karşısında susar, gücü olayları çözmeye yetse de susar.
  • kaostan beslenir.
  • basit meseleleri balon gibi şişirir, bundan fevkalade zevk duyar.
  • başkalarının hatasını kollar, en ufak fırsatı kaçırmaz.
  • gücünü kendisinden güçsüzler üzerinde kullanır, kendini böyle tatmin eder, korkaktır.
  • sevgi eksikliğinden kaynaklı içinde büyüttüğü kini, nefreti, öfkeyi başkalarına kusar.