• bacak omza yapmasi zordur.

    (bkz: formicophilia)
  • kırkayakla karıştırılır.çünkü kırkayağın 100den fazla ayağı olmasına rağmen çıyanın tam 40 ayağı vardır.

    zehirlidir. ağız bölgesindeki kıskaçlarında , kuyruğundaki 2 uzantıda ve 40 adet ayağının tamamındaki iğnelerde zehir bulunur. eğer çıyan üzerinizdeyken ısırılırsanız aynı zamanda ayaklarıyla da sokacağı için dikiş atılmış gibi bir hal alırsınız.bildiğim kadarıyla türkiye’de bir insanı öldürecek kadar zehirli çıyan yok ama emin değilim.temkinli olun derim.

    benim tişörtümün içinden 13-14 cm uzunluğunda bir çıyan çıkmıştı.yakaladım onu ve besledim. evet gerçekten besledim.hatta deri değiştirmesine bile tanık oldum.oturup 6 saat boyunca gözümü kırpmadan o muhteşem deri değişim sürecinin tamamını izledim.
  • evde buna önlem olarak süleymancık besliyorum
  • az önce yurt odamda gördüm, bu entryi taksiden yazıyorum arkadaşta kalıcam bu gece.

    kırkayak miydi yoksa bu adi anilmayasica mı emin değilim ama koyu kahverengi ve aşırı hızlıydı. ılaç sıktım üstüne ama öldürmek çok zor oldu survival moda almış hayvan kendini.

    napicam bilmiyorum. odaya da donemiyorum.
  • bugün evimde ikincisini bulup öldürdüğüm lavuk. ilk gördüğüm vakit çok sarhoştum ve hayal gördüğümü düşünüp kendimi rahatlatıyordum lakin bugüne kadar.. anasını satayım her gördüğümde sebepsizce ürküp zıplıyorum nereden geliyo bu pezevenkler belli değil. banyoya girdiğim an hiçlikten geliyorlar resmen bi anda üstüme koşuyo manyaklar. delirecem zaten dünyanın en çirkin şehrinde şehrinde yaşıyorum, hayatımda hiç görmediğim kadar böceği burada görüyorum her gün kafayı yemek üzereyim sözlük yardım edin...
  • biraz önce öldürdüğüm korkunç yaratık. koridorda yanımdan geçtiğini gördüğümde istemsiz bir şekilde aaaauuuuaaa gibi tuhaf bir ses çıkardım. bu ses benden mi geldi diye düşünürken hayvan da bir kaç saniye durdu. böcek öldüremeyen ben ya kaçarsa nasıl bu evde uyurum korkusuyla tuhaf sesler çıkartarak cinayetimi işledim. hemen de ölmüyor çok korkunçtu. ıslak mendille cinayet mahalini tekrar tuhaf sesler çıkararak sildikten sonra. kimi öldürdüğüm konusunda biraz araştırma yaptım. neyse benim kadar tehlikeli değilmiş ama çok korkunç görünüyordu. şimdi nasıl uyuyacağımı düşünüyorum. ailesi var mı, çoluk çocuğu var mı
  • öldürmek için ezmek değil, kafasını koparmak gerekir.özellikle halının üzerinde balyozla vs vurmuyorsanız ölmezler.çünkü kendileri böcek değil hayvan kategorisine girer(tam olarak olmasa da girer.)

    kafasını koparmak içinse sivri bir şeyle kafasına hedef alıp vurmanız yeterli.fakat hemen ölmeyeceklerdir.çünkü bacakları beyinden bağımsız hareket eder.beyinleri sadece yönlendirir.bir kaç dakika saçma sapan hareketler yapar kafasız kalan vücudu.ısırdığı yere zehir de bırakır.acısı çok fazladır.venomous bir canlıdır poisonous değil.öldürmez ama süründürür yani(alerjiniz yoksa veya çocuk değilseniz)acısı kişiye göre değişir.kimisi arı gibi der kimisi mermi karıncasından bile ağır der.yanıcı bir acısı vardır.damarlarınızda ateş geziyo hissi verir.

    insana saldırmaz durup dururken.hatta kaçmaz bile.evdeki diğer böcekleri yer.hamam böceği örümcek vs.akrepi öldürebilir.hatta çok büyükleri fare bile yer.sanıldığı gibi her bacağında zehir yoktur.sadece ağzındaki kıskaçta vardır.diğer bacakları kavramak için sivri uçludur sadece.tutmak isterseniz dikkatlice kafasının hemen altından kavrayabilirsiniz yılan tutar gibi.

    sonuca gelecek olursak korkutucu öldürmesi zor olan bir canlıdır.eğer ısırırsa hemen en kısa yerden turnike yapıp ısırdığı yerden zehiri çekerseniz daha az etkilenirsiniz.eğer çok olduğu bir bölgeye gidiyorsanız çantanızda bulunsun zehir çıkarıcı alet(hacamat yaptıkları şeye benzer).
  • gecenin 3 ünde şans eseri salon kapısının önünde mutfağa doğru hızlıca geçerken gördüm. yaklaşık 7 8 cm boylarında sarı renkliydi. hani doctor strange filmde kendi kendine triplere giriyoken ancient one bi koyuyor da ruhu bedeninden ayrılıyor bir kaç saniyeliğine ya, aynı etkiyi yaşadım zira bende fobinin fobisi var eklem bacaklılara karşı. akrep ve çıyana ise fobinin bir kaç üstü neyse onu besliyorum korku adına. fotoğrafına bile bakamayan ben bu tıynetini sktimin hayvanıyla karşı karşıya kaldım. e ama evde 3 yaşında oğlum var, yerlerde yuvarlanan, o n'olacak?. onun bana verdiği cesaretle (ne cesareti altıma sıçıyorum!) sandalyeyi kaptığım gibi john wick misali kafasına kafasına saniyede 5000 sandalye ayağı darbesiyle giriştim. beşe falan böldüm ama hala kıpırdıyordu piç. o kıpırdıyordu ben kıpırdayamıyordum. son nefesini verdiğine kanaat getirdiğimde koltuğa oturdum, dizlerimi karnıma çektim ve sakinleşebilmek adına bir saatten fazla kıpırdamadan o şekilde oturdum. 80 kg adamın 10 g hayvandan ölümüne korkmasını bana hangi ateyiz açıklayabilir bilmiyorum... iri yeşil antenleri bir çift bezelyeyi andırıyordu, omuzlarına düşen altın sarısı bacakları.... ulan ne çirkin böcekti be!
  • dün gece keyifli rakı masamızı kabusa çeviren yaratık. denize karşı sohbet eşliğinde otururken bacağımda bir şey yürüdüğünü hissettim. elimde telefon vardı hemen flaşı açtım bir de ne göreyim; yaklaşık 10 cm boyunda bir çıyan bacağıma doğru son sürat tırmanıyor. hemen ayağımı yere vurdum, düştü. yanımda oturan arkadaş üstüne bastı birkaç ayak darbesi vurdu ama hayvan bana mısın demedi hızlıca uzaklaştı ve canını kurtardı. o dakikadan sonra gece bana zehir oldu. sürekli bir yerlerde olacak hissiyle tetik halde kıvranıp durdum. duyduğum hikayelere göre de akrep, örümcek vs. diğer hayvanlardan çok daha fazla can yakıyormuş.sizi hastanelik edebilecek potansiyele sahip. siz siz olun bu yaratığı hafife almayın.
  • sabah 05:10 sıralarında tanıştım kendisi ile.

    kayın pederin evde kaldık akşam hatunla. malum yaşlılık hastalıkları yavaş yavaş baş göstermeye başladı kendilerinde. iyi olsunlar da, sorun değil hep kalırız.

    koltukta yatmaktan ağrılar içinde kalmış biz. akşam hatun "- yer yatağı yapalım istersen?" dedi. "olur ben de uzun süredir yatmıyordum. iyi olur." diyerek onayladım.

    uyuduk. sabah 05:10 sularında sol elimin orta parmağının ilk ekleminden bir iğne batması acısı ile uyandım. bir den yatağın içerisinde kahve rengi 8-10 cm boylarında iskelet gibi modele sahip ayakları ile koşturmaya başladı. hatunun bacağının yanına yanaştı hemen. erkeklik ve kıskançlık duygusuyla beraber " lan o hatun benim!!!" diyerek hatunu ayaklarından tuttuğum gibi fırlattım. hatun " n'ooluyo yeaaaaa..." diyerek kendine geldi.

    " çanakkale içinde soktular beni." dedim. "neeeğğ?".
    "- kalk yataktan çiyan var. parmağımdan soktu."

    kendisi uçan kuştan bile huylanır ama zarar veremez. yani ben öyle biliyordum en azından. elime kolonya sıkmak için şişeyi kaptığı gibi odaya geldi. biraz ısırdığı yere kolonya sıktı. bir bok olmadı. git gide sızlamaya, yanmaya ve acımaya başladı. hafiften şişmede oluştu. sonra benim kuştan bile huylanan hatun " ımınıkıdımı böceee..." modunda söve söve kolonya şişesinin dibi ile böceği ikiye ayırdı.

    inanır mısınız, böceği bahçeye atıp hastaneye gittik gerekli uygulamaları yaptı hastane personeli. eve döndük, vurduk kafayı uyuduk. saat 9 gibi uyandım, bir sigara içmeye çıktım bahçeye. bir yandan da bizim eklem bacaklıyı izliyorum.* aradan 4 saat geçmesine rağmen hala canlı ve kıpırdanıyor. zbaaammm diye " seni emenike..." diyerek indirdim terliği üzerine. bir çıtırtı geldi. öldüğünü düşünüyorum. umarım karıncalara yem olmuştur.

    arıyı bile konduğu yerden bir bardak yardımı ile doğasına salan bir insanım. lakin bu canlı eklem bacaklıyı da salabilirdim ama benim yaşam alanıma girip bana zarar vermeyecekti arkadaş. uyuyorum lan uyuyorum. defol git sende uyu sabahın 05:10 sularında. gelip ne diye hatunla aramıza giriyorsun?
hesabın var mı? giriş yap