• saddam hüseyin'in idam edilişi. ufak da olsa travma yaratmıştı çünkü son anı ve sözleri kanallarda verilmişti. cellatla saddam'ın diyaloğu, ölmek üzere olan bir insanın son sözlerini duymak çok ürkütmüştü
  • ankara'daydık. babaannemi antalya'dan bindirdiğimiz otobüs, fabrikadan yeni çıkmış çimento arabasıyla kafa kafaya girmişti. bir çok ölü vardı, babaannemin dizlerinin altı tamamen yanmıştı. apar topar gelmiştik. sanırım sömestr başlangıcıydı, aksi takdirde orada 7 yaşında bir çocuk olarak bulunmam o tarihler için imkansızdı.

    babamı hiç ağlarken görmemiştim o yaşıma kadar, nasip o güneymiş; haberlerde uğur mumcunın hain bir pusuyla öldürüldüğü söyleniyordu. televizyon da bunu konuşuyordu insanlar.

    o günü çok net hatırlıyorum... babamın göz yaşından mı dersiniz yoksa, o yaşımda anlam veremediğim ama lanetli olduğunu hissettiğim o günden ötürümü bilmiyorum ama o günü ve o haberi hiç unutmadım...

    ve sonrasında büyüyünce de, aslında o günün türkiye tarihi için ne anlama geldiğini hiç unutmadım ve unutmayacağım...

    allah gani gani rahmet eylesin.
  • 2010 yılında aydın’da 14 yaşındaki kızın, karnının şişmesi üzerine hastaneye giderek hamile çıkması haberi. bu da yetmiyormuş gibi babanın, “spermlerimi sürdüğüm bezi kızım vajinasına sürmüş ve hamile kalmış olabilir” şeklindeki açıklamaları... acaba dedim kendi kendime çocuk aklımla, acaba mümkün olabilir mi lan böyle bir şey?! babanın bu ifadesi üzerine dna testi yapılacağı söylenmişti, son durumu araştırdım ancak bulamadım. sanırım iğrenç bir olayın üstünü örttüler. şu anki aklımla düşünüyorum da, saçmalık ötesi bir açıklama ve altında yatan istismar.

    kaynak
  • sessiz bi sokakta yarali bi kopege kimsenin yardim etmedigi, yardimina sadce diger kopeklerin geldigi bi haber. benimse cocuk aklimda bile ceken adam neden yardim etmiyo sorusu kalmisti
  • çocukluk sayılmaz ama üniversiteye yeni başlamış, yurda yeni yerleşmiştim. haberi gördükten sonra bir kaç gün kendime gelememiştim.

    (bkz: go kart yapan kızın başının kopması)

    internete bir kaç videosu düşmüştü. vücudundan ayrılan başını örtmek için üzerine sandalye koymuşlardı ve vücudu da henüz hareket halindeydi. titremesi falan gözümün önünden hiç gitmedi. nasıl canverdi kim bilir ya halen aklıma geldikçe içim sızlıyor elim ayağım boşalıyor...
  • haberin içeriğini hatırlayamamakla birlikte bir abinin, kavgalı olduğu kel bir adama çekiçle saldırıp kafasına kafasına saydırdığı bir haber vardı. 2002 yılı falan olması lazım.
  • 1988 yılında turgut özal, partisinin* olağan genel kongresinde konuşma yaptığı sırada kartal demirağ tarafından gerçekleştirilen silahlı bir saldırının hedefi oluyor. özal saldırıyı elinden hafif yaralı olarak atlatırken, o sıralar 3 yaşında olan ben, özal'ın silahlar ateşlenmeden hemen önce sarf ettiği "şimdi, bu işi değiştirdik. buyur kardeşim!" repliğini; silahların ateşlenmesiyle kalabalık içinde kendisini yere atıp yuvarlana yuvarlana kaçmaya başlayan saldırganın görüntüsünü, ve olay durulduktan sonra özal'ın tekrar kürsüye çıkıp "allah'ın verdiği canı onun izninden başka alacak yoktur," deyişini hafızama derin derin kazıyorum.

    aynı yıl italyan hava akrobasi timi frecce tricolori almanya'daki ramstein hava üssünde gösteri uçuşu yaparken uçaklardan ikisi havada çarpışıyor ve seyircilerin üstüne düşerek onlarca insanın feci şekilde can vermesine yol açıyor. olay anı trt 1 ekranlarında defalarca art arda gösteriliyor. hadise, benim için hatırladığım ilk iki haberden birinin öznesi olmak özelliğini kazanırken, almanya'daki birkaç ergenin gelecekte kuracakları metal grubuna isim ilhamı oluyor.
  • o zamanlar zina suçtu, polisler ihbar üzerine evleri basıyor ve gazeteciler de evden hışımla çıkan adamları sokakta sıkıştırarak utanmıyor musunuz gibi sorular soruyordu. bir de saadettin teksoy’un cinli perili programı vardı. içeriğini ablam dinleyip duruma göre beni odaya gönderirdi, bitince geri çağırırdı.

    ilkokul öğretmenimiz de gayet masumane gündemi takip edelim diye her dersin ilk 15 dksı dün izlediğimiz bir haberi anlattırırdı. konsept genelde vahşet, hırsızlık gibi şeyler olunca hangi kanal olduğunu sorardı. sonra show tv haberlerini izlememiz yasaklandı. hala show tv haberlerini izlemem :d
  • annesiyle gupegunduz yolda yururken kacirilan ve cesedi bulunan anaokulu ogretmeni. o zamanlar üçüncü sayfa haberi diye adlandırılırdı cinayetler,bilmeyen minnaklar için belirteyim. her gün bir-iki haber (yaninda da kurbanın vesikalık fotoğrafi -ee o zamanlar instagram yok) olurdu, ama sıradan, "âdi" denilen cinsten olaylardı. her gün bir(kaç) kadının vahşice öldürülmesi insanin aklına bile gelmeyecek bi'şeydi.
    bu olay da günlerce belki haftalarca aylarca ana haberde konuşulmuştu. 3 -4 tane -o zaman serseri denilen,bi' zamanlar apaçi rütbesi taşıyan, artık- çomar diye adlandirdığımız tipti katiller.. --yanılmıyorsam-- belgrad'ta tecavüze ugramış ve darp edilmiş cesedi bulunmuştu kadının. kadının dediğime bakmayın, benim şu anki yaşımdan daha da küçüktü muhtemelen, gencecik yeni yetişkin olmuş kadın demem lazım. travma yaratansa katillerin mahkemedeki sözleriydi; "canımız sıkılıyordu, beline kadar upuzun saçlarını görünce canımız çekti"...

    edit:anlam bozukluğu
  • saddamın idamı. defalarca kez sallandırılma anını verdiler. şehadet getirmeye çalışıyordu yarıda kalmıştı ve bunun üzerinden haber yaptılar. cidden çok çılgın zamanlarmış bu yaşa akıl sağlığımızı koruyarak gelmemiz bir mucize.
hesabın var mı? giriş yap