• ben cahilim ve ben bile yeni öğrenmiş olmama rağmen adını daha çok duymaya görmeye başladıysam, bu adamı hazırlıyorlar. teknokrat partiye danışman olur.

    (bkz: gol olur)
  • kemal dervis'e benzetilmesini iki nedenle gulunc buldugum akademisyen.

    1) yakin ve orta vadede siyasete dogrudan dahil olacagini sanmiyorum. yani kariyerinin en zirvesindeyken mit gibi prestijli bir universitedeki pozisyonunu birakip dervis gibi burokraside bir gorev (bakanlik) ustlenmesi sacma olur. milletvekililigi falan da istemez. ancak geri planda babacan gibi akp'nin iskartaya cikarttigi bir liberale akil hocaligi ("danismanlik") yapabilir, bu kurulacak yeni parti de bu iliskiyi uluslarlararasi duzenden onay almak icin reklamini yapar ve kullanir. bu gayet mumkundur.

    2) kemal dervis iyi bir iktisatciydi ama acemoglu onunla kiyaslanmayacak seviyede. bir kere dervis dunya bankasi'nda kariyer yapan "burokrat" iktisatcilardandi. acemoglu ise akademi kokenli bir iktisatci. hatta su an akademik iktisat dunyasinin superstari olarak gosterilen bir isim ve ileride nobel almasi bekleniyor.

    bununla beraber, acemoglu'nu friedman gibi ahlak yoksunu bir neoliberale benzetmek de biraz haksizlik olur. oncelikle acemoglu, friedman denilen ruh hastasinin iktisat anlayisina gore neredeyse sosyalist olarak tanimlanir ve hakir gorulur. cunku kamu hizmetlerinin gucunden ve piyasalarin duzenlenmesinden taraf olan bir iktisatci kendisi. yani sol ucu keynes, sag ucu friedman olan bir eksen belirlesek; acemoglu uzak ara sol tarafa dogru duser. piketty/saez/zucman gibi gelir adaletsizligini varlik vergisi ile cozmeye calisan "sol" ekoldeki iktisatcilardan da ise pek cok noktada ayrisir. yani kendisi modern ekonomik skalada ne saga (neoliberallere) veya ne de sola (sosyalistlere) yakin bir figurdur. tam anlamiyla "centrist" diye tabir edilen orta yolculardandir.

    kendisi ile tanisip sohbet etmis, kitap imzalatmis biri olarak acemoglu'nun gercekten vatansever bir insan oldugunu dusunuyorum. iyi niyetli bir sekilde ulkesine yardim etmek isteyen biri ama babacan gibi "2002 akp'si"nin ete kemige burunmus haline ilimli bakiyor. akp yillarindaki turkiye ekonomisini sadece the economist vb. yerlerden yuzeysel bir sekilde takip eden bir akademisyen olarak babacan gibi birine antipati ile bakmamasini normal karsiliyorum. su an chp milletvekiligi yapan selin sayek boke'nin ve refet gurkaynak'in (bilkent iktisat'in eski ve yeni bolum baskanlari) –ki ikisi de radikal "muhalif" olarak tanimlanabilir– birikim dergisi'nde babacan ovmuslugu varken acemoglu'na kizamiyorum. ben de turk ekonomisini sadece uluslararasi sermayenin gozunden yuzeysel bir sekilde analiz eden kaynaklardan takip etsem ve turkiye'ye sadece ara sira gidip gelen bir akademisyen olsam ben de babacan'a sempati duyardim muhtemelen. su makalelere bakin allah askina.

    dunyanin en iyi iktisatcilarindan biri olsa da elbet insanin hatalari veya eksiklileri olabiliyor (babacan'a sempati ile bakmasi veya turkce konusurken pek cok kez ingilizcesini hatirlayamadigi kelimeler icin duraksamasi gibi).
  • yeni kitabı hakkında bilkent ve boğaziçi'de sunum yapmış akademisyen. sunumunu boğaziçi'de jilet gibi takımla yaparken bilkent'te adidas aşurtman tercih etmiştir. `:asd:adasdd`

    şaka bir yana umarım daha çok dinleme fırsatı buluruz.
  • bugün dar koridor kitabı ile türk okuyucusu ile buluşan yazar. 25 yaşında doktorasını bitiren bebeyi anında mit kapmış. 30 yaşında dahi dünyanın en fazla alıntı yapılan ekonomistlerinden birisi idi... yakında nobel alırsa şaşırmam... gaaasaray mezunu bir ermeni, babası zamanın ermeni terörünü şiddetle kınayanlarından...millet-i sadıkadan... daron acemoğlu milletin başını döndürecek kadar yazıyor...
    bilkent teki söyleşisinde ingilizce bilgileriyle kendisine zor anlar yaşatan öğrencilerle buluştu.
    daron olmak böyle bir şey galiba... 1,5 saat konuşup türk dinleyicilerine 5 kelime ingilizce söylemeden konuşmayı bitirdi de
    1 dakikada 15 kelime ingilizce söylemeden daron'a soru sorulmaz diyen dinleyicilerin sorularını tık tık cevapladı yazık....
  • 16 ocak 2020 itibariyle sadece 2020 yili icerisinde 608 citation almis ekonomi profesoru. ıyi bir akademisyen bile hayatinin sonuna kadar 600 citation olsa asiri basarili ilan edilecekken bu durum inanilmaz gercekten.
  • kendisinin 2020 itibariyle şimdiden 600 atıf aldığına dair bilginin nerden geldiğini merak ettiğim akademisyen. gerçekten öğrenmek için soruyorum zira ne social sciences citation index'te ne de google scholar'da böyle bir bilgi var. belki benim bilmediğim bir veritabanı vardır da ordan bakılıyordur.

    ekleme: google scholar'dan sene olarak bakınca anlaşılıyormuş. google scholardaki her citation direkt sizin eserinize gitmez, bazıları crosstur, o yüzden ne kadar sağlıklı bilemem. web of science'tan bakınca öyle bir şey gözükmüyor.
  • kendisi geçtiğimiz aylarda boğaziçi üniversitesi albert long hall’de bir konuşma yaptı, konuşma sonrası kendisine babacanla çalışıp çalışmadığını bizzat sordum. gülerek “böyle söylentiler var, her söylentiye takılmayın boşverin.” şeklinde yanıt verdi. o konumdaki bir insanın direkt yalanlamak yerine böyle kaçamak bir cevap vermesi benim nezdimde babacanla çalışıyor olma ihtimalini kuvvetlendiriyor. önümüzdeki aylarda işin aslı ortaya çıkar zaten.
  • koç üniversitesi mikroekonomiye giriş dersinde david laibson ve john a. list ile yazdığı kitabını kullandığımız yazar. o kadar iyi yazmış ki not çıkarmaya ihtiyaç duymuyorum.
  • türk ekonomisttir.
  • bernie sanders'ı vaatleri arasında olmamasına rağmen şirketleri kamulaştıracağı söylentisi üzerinden aşırı yüzeysel bir şekilde eleştiren akademisyen. bulunduğu okullara ve aldığı atıflara laf söyleyemem elbette ama hem why nations fail gibi indirgemeci bir tez hem de bu tarz eleştirileri vesilesiyle akademisyenden öte kapitalist sistemin sancaktarı gibi göründüğünü söyleyebilirim.
hesabın var mı? giriş yap