dersaneye gitmeden üniversite kazanmak

• iyi bir sınav dergisi ve dışarıdan deneme sınavlarına katılarak yapılabilecek eylem. kendimden biliyorum.
• dershane kelimesinin nasıl yazıldığını bilmeden ve öğrenmeden kazanmakmış. ne de çokmuş bunlar.
• tüm sınıf arkadaşlarınız dersaneye giderken siz gitmezsiniz/gidemezsiniz. kazanamayacağım korkusu ile birkaç arkadaşınızın dersane sorularından, testlerinden istersiniz. bazen elinizde tek bir dersaneye giden öğrenciden daha fazla soru örneği toplanmış olur. dersaneye gitmiyorum kazanamayacağım korkusunun sizi çalışmaya motive ettiğini, dersaneye giden arkadaşların okulda ders, dersanede ders, bıkkınlık getirip çalışmaya fazla asılamadıklarını sonuçları görünce farkedersiniz.
  
  bu kazanamama endişesi ile tetiklenmiş çalışma gayreti üniversiteyi kazanma sonucunu getirebilir.
  
  ayrıca belirtmek gerekir ki dersanelerin uzun yılların tecrübesi ile sistemleştirdikleri öğretme pratiklerinden ziyade öğrencinin kendisi bir soru yada sorunu çözmek için ne kadar çaba harcarsa çözüm zihnine o kadar derin işler gibi geliyor bana.
  
  avantaja dönüşebilecek bir durum. ` :denedim.doğruladım`
  
  yukarda tanımlamaya çalıştığım dersaneye gitmeden üniversite kazanabilmek için çalışma dışında bir ihtimal daha var. siz çok zeki olabilirsiniz.
• hiç de zor olmayan. nitekim eyleme dökmüştüm zamanında.
• aslında olması gereken ama olamayandır. eğitim sistemi normal bir lisede okuyan bir öğrenciye bile yeterli donanımı katmalıdır aslında ancak ülkemizde donanım başarıyla yüklendi butonu çalışmadığı için olamayan durumdur.
  
  burada üniversite kazanmak kavramıda tanımlanmalıdır , iyi bir üniversitenin iyi bir bölümünü kazanmak mı bu yoksa eğitim kalitesi düşük bir üniversitenin okunduğu zaman aç bırakan kpss ye sokturan bölümümü? sonuçta boğaziçi işletme kazanmakta üniversite kazanmak sayılıyor,sütçü imam üniversitesi toprak bilimi ve bitki besleme kazanmakta üniversite kazanmak sayılıyor.
  
  peşin not:boğaziçi işletme veya sütçü imam toprak bilimi ve bitki besleme ile bir alakam yok örnek olarak verdim.
• bir üst versiyonu (bkz: dersaneye gitmeden tus' u kazanmak) olan eylem.
• eğer sağlam bir iradeye sahipseniz mümkün olan olay.erteleme hastalığına sahipseniz hiç kalkışmayın.yarın çalışırım diye diye sınav geliyor.
  konu anlatımlı kitaplar var.test kitapları var.denemeler var.internet zaten kocaman bir bilgi hazinesi.size tek düşen disiplinli bir şekilde çalışmak.matematik biraz sorun olabiliyor ama.
• vardı böyle bir arkadaşım, hiç dershaneye gitmedi. tüm hocalar evine geliyordu.
  (bkz: zengin olmak)
• önceleri bu meret yoktu ama daha sonra dersane diye bir şey çıktı, 2003 yılında lise son sınıflarda kimse yoktu okul gibi dersaneye giderdi millet. ben gitmedim, özel ders neyim de görmedim, gitmemek benim tercihim değildi aslında, para yoktu, dersanelerden bana teklif geldi bedava kayıt yaptırmak üzere, ben de gittim ama gereksiz ve yetersiz buldum, zaman kaybı gibi geldi, kendi tekniğimle evde oturdum çalıştım, ilk girişte de kazandım hatta o yıl o dersane kocaman afişle reklam yapmıştı orospu çocuğu sanki kendisinin sayesindeymiş gibi. bu da böyle bir havamdır atar giderim.
• güzel sanatlar fakültesinde okuyan çoğu öğrencinin yaptığı şeydir. keza yetenek sınavlarına girmek için barajı geçmek kafidir. gerçi bazı gsf öğrencileri o barajı geçmek için dershaneye gidebiliyor o tamamen ayrı bir mesele.