• kanaatimce en düzgün çalışan ecza deposudur.

    25000 liralık senet imzalatılıyor deniyor. kimse kafanıza silah dayamıyor kardeşim beğenmiyorsanız çalışmazsınız olur biter. bu tedbir amaçlıdır, kimse sizin sırtınızdan para kazanma derdinde değil.

    10 yıldır afyonda eczacılık yapıyorum kooperatifinden tut en büyük benim diyen depolara kadar hepsiyle çalıştım, en az katakulli yapan en dürüst gördüğüm depodur kendileri. çalışanları cana yakındır dilinizden anlar nazınızı çeker.

    stokçuluk yapıp zam geleceği zaman ilaç yok çekmez mesela. kalkıp da bok atmadan iyi bi araştırın önce.
  • çok kötü bir firmadır. derdim şikayetlenmek filan değil önce söylemem lazım. şark kurnazı kurumsallaşamayan şirkettir. trilyonlar kazanıp şirketin temizlikçisini evine temizlik yaptırmaya gönderen firma aklıdır. onun için kötü dedim.

    asıl anlatmak istediğim bir anı. aradan yıl geçtiği için amacım zarar vermek değil ama anlatmazsam olmaz. işe başvurdum sınav yaptılar soruların hepsine doğru yanıt verdim. mülakatta iyi geçti. beni mezuniyetimden de dolayı satın almaya layık gördüler. tecrübem yoktu, onun için patron, pişsin diye stok bölümüne verdi. hep ayaktasın, berbat bir iş, akşam ayak ağrılarıyla geliyordum. ama direnmeliydim, direndim de. stokta 1 haftada tüm ilaçlara hakim olmak durumunda kaldım çünkü en tecrübeli eleman 3 haftalıktı bana devrettikten sonra o da istifa etti. her hafta n'olucak son durumum nedir? diye soruyorum, yanıt yok, çalışmaya devam. en son bana, stokta sana ihtiyaç var, dediler. şevkim kaçtı. 3. hafta tamamen stokkçu yapmaya karar verdiler.

    bu mu hikaye? hayır. ben alışkanlığım gereği, alaturka tuvalette hacetini göremeyen birisiyim. ikinci katta tuvalet vardı alafranga, orada ihtiyaç gideriyorum sessiz sedasız. bir gün cebimdeki bir evrak yere düşmüş. beni çağırdılar yukarıya sebebini bilmiyorum. revolusyoner bey siz tuvaletinizi 2. katta mı yapıyorsunuz? diye sordu. evet ,dedim. bu evrak size ait, yukarıdaki tuvalet memurlara ait bir tuvalet, siz burayı kullanamazsınız, dedi. kafamda işi bitirdim ama bu sebepten istifa ediyorum demek istemedim.

    arkadaşın istifasından sonra en son bana verilen elemanı(o da benim gibi satın almaya düşünülen arkadaştı) sıkışan başka bölüme gönderdikten sonra, benim bölümüm de patladı acillere bile yetişememeye başladım. bir yandan depodan ilaç çekiyorum, bir yandan ilaç yetiştiriyorum. en son terler içinde elimden şurup düşünce, benden bu kadar, dedim.

    bence dilek ecza deposundan emekli olan kimse çok azdır, belki yoktur. şahsen benim kriterimde; yeni açılan şirketler hariç, 2-3 senede bir emekli veremeyen iş yerleri kalitesizdir
  • asgeri ucretin biraz ustunde maas ve 250 tl aylik verecegi sozde prim icin kariyer.net te genel ilan veren, is tecrubesi olanlara bile klasik sinav yapan, cagirdigi pozisyonu ilk mulakattin sonunda bile soylemeyen (mumessil, yada mumessil gorunumlu hem tahsilatci hem mumessil mis)
    ıse alim icin 25.000 lik senet imzalatmak isteyen kendini cok uyanik sanan antalya firmasi...
  • (#93031023)yıllar sonra gelen yeniden tanımlama yapılma gereği duyulmuştur. çünkü tanım yapan arkadaş çoktan işten çıkarılmış, çıkmıştır.

    ilk olarak vergi kaçırma olayı. kaçıramaz, memur vergi kaçıramıyorsa o da kaçıramaz el altından ilaç üretmiyorsa. dağıtım şirketi eğer vergi rekortmeni olup, o yemekhaneyi kullanıyorsa, işçisine asgari ücret veriyorsa, haftalık mesai saatine uymuyorsa standart 45 saat gösteriyorsa çalıyordur. tamam devletten değil, çalışanından çalıyordur. kaldı ki bu virüs döneminde bile, rekortmen listesinde görünmüyor, keşke görünse.

    iş kanunu şöyle der; bir çalışanın iş yerine zararı 30 günlük yevmiyeyle biçilir adamlar 25000 liralık(benim dönemimde)bono imzalatmak nedir? bonoyu imzalatmak yasanın açığına yüklenip işçiyi ezmektir. ki bu davalardan kazanması mümkün değildir.

    tuvalet işi, medeniyet meselesidir sağlığın şartıdır. vergi rekortmeni olan yerde tuvaleti peçetesiz, kararmış musluklarla leş gibi hijyenik olmayan; ki bu dönem virüsler dolu iken nasıl böyle bir ortam ile ecza sektöründe sağlık dağıtır. kaldı ki memurla, işçi arasında bu kadar sağlıksız ortam olsun.

    benden tavsiye, hiçbir şirketi, çalışanları haybeden suçlayıp, işverene yalakalık yaparak geçen bir hayatınız olmasın. ben x firmasında çalışıyorum herkes yalan söylüyor, işveren için canımı veririm gibi bir mirası kimse evlatlarına bırakmasın.
  • eczanelerin legal olarak ilaç temin ettiği yetkili ve özel kurumlardır. eczane harici hiçbir kurum ve kişilere satış yapamazlar. türkiye pazarının en büyük sahipleri aşağıdaki gibidir.

    (bkz: hedef ecza deposu) % 40
    (bkz: as ecza deposu) %40
    (bkz: es ecza deposu)%8
    (bkz: selçuk ecza deposu)% 7
    (bkz: yeditepe ecza deposu) %4
    (bkz: zirve ecza deposu) %1
hesabın var mı? giriş yap