• maalesef kadın doktorla beraber çöp olmuş bir dizi son sezonu o kadar rezildi ki yarıda bırakmıştım sadece 3 bölüm dayanabilmiştim.
  • belki şu diziyi beş defa izlemiş birisi olarak sonuncu sezonu gerçekten zor bela izledim. ne olurdu sanki su politik doğruluk safsatasını bu kadar uzatmasaydiniz. mesaj verilmek istenebilir bunda sakınca yok. ama insanın gözüne gözüne sokmak suretiyle bölüm yazılmazki. koca sezon boyunca daleks bölümünü tek sevebildim. geri kalan tüm bölümlerin senaryoları fiyasko...
  • “o’nu sevmek, o’na hayranlık duymak, güzel bir manzarayı sevmek, hayran olmak gibidir. manzaranın da sizi sevmesini beklemezsiniz.” demişti river song

    --- spoiler ---

    işte tam o anda yanında ona aşık olan doktor vardı, ve o yanındakinin doktor olduğunun farkında bile değildi.

    --- spoiler ---

    izlediğim en güzel hikayelerden birisiydi doktor ile river’ın hikayesi. tersine işleyen bir zaman çizelgesi düşünün;

    --- spoiler ---

    sen aşık olduğun adamı son gördüğünde o seni hiç tanımıyor. senin onu hiç tanımadığın anda ise o sana deliler gibi aşık.

    --- spoiler ---

    lost’muş, got’muş hikaye.. senaryo işte böyle yazılır.
  • son sezonun el değiştirmiş yayın hakları satılmış iğrenç mesaj kaygılarıyla bezenmiş iğrençliği bile bu dizinin gelmiş geçmiş en iyi dizi olduğunu değiştiremez bence. öyle güzel ki kötü olduğunda bile güzel bir yapım.

    geniş özetini yazarken elimden geldiğince spoiler vermekten kaçındım fakat devam eden yazı belki bir ihtimal spoiler içerebilir.

    dizi, tardis adlı bir makinesi olan doctor adlı bir uzaylının maceraları.bu tardis e geri dönüş yapıcaz sonra.
    doctor, aslında bu uzaylının adı değil. hiç kimse tarafından duyulmamış başka bir adı var fakat o doktor adını kendisi seçmiş. hatta bu adı dünyada onun onuruna kullanıyormuşuz. yani bilgili, hayat kurtaran, her canlının yaşam hakkını koruyan vs. anlamları, kendisine doktor diyen bu kişiden almışız. doctor kişisi zaman lordu denilen bir ırkın mensubu. bu zaman lordları, hikaye içerisinde bazı bazı karşımıza çıksa da, genel olarak evrenin görüp görebileceği en büyük savaşta(time war ) yok olmuşlar(mı acaba). doktor için ölümsüz bir karakter denilebilir. ölmüyor fakat regenerasyon yaşıyor ve kişiliği-yüzü ve hatta cinsiyeti dahi değişebiliyor. yani bir doktor değişeceği zaman onu oynayan oyuncu da değişiyor. ama gelen kişi de kendi yöntemiyle doctor oluyor.

    bu dizinin gelmiş geçmiş en iyi dizi olmasının sebebi bence karakterin derinliği ve mesajları. doktor denilen bu karakter tüm zaman ve uzayda tek başına ama yanına da değişen yol arkadaşları alarak dolaşır. cevap verilmeyen tüm yardım çağrılarına o cevap verir. tüm savaşlardan , mücadelelerden galip çıkan biri olarak asla ama asla silah kullanmaz. silah kullanmadan savaşılabileceğini gösterir sürekli olarak. doktorun silahı kelimelerdir. 5 milyon dil bilir ve her zaman, her durumda durmadan konuşabilir.

    zamanda ve mekanda yolculuk ettiği makine ise tardis olarak bilinir. tardis, "time and relatively dimensions in space " türkçe meali zaman ve uzaydaki görece boyutlar olan kelimelerin kısaltılmış halidir. dizide bir bölümde doktor tarafından yapılan açıklamada tardis i oluşturan kelimelerin aslında hayat dediğimiz olgunun kendisini belirttiği anlatılmıştır.
  • nasıl soğuttularsa bu diziden ben ve benim gibileri, aklıma bile gelmiyor.

    ben bu diziyi yıllardır izliyordum, her ara verildiğinde yeni sezonu başlayana kadar gün sayıyordum.

    piç ettiniz lan dünyanın en güzel şeyini. neyse, eski bölümler yeter bize.
  • kadın doktorun genel çevrelerce sevilmediği dizi.

    bu kadın doktoru sevmeyen kesim genel olarak "doctor" karakterinin erkek olmak üzerine yazılmadığını ne zaman anlayacaklar bilmiyorum. "doctor" karakteri zamanda gezen ve gördüğü yanlışları zamanın akışına müdahale etmeden düzeltmeye çalışan bir karakter iken sanki uzaylı rambo olarak biliniyormuş gibi karakterin kötüleri ezmediğinden yakınılıyor.

    kadın doktor biraz garip kaçıyor şimdiye dek erkek doktorların başarılı aktarımlarından ötürü. ayrıca düşmanlarına ders verirken attığı tiratlar da bir kadının başarılı bir şekilde atabileceği, atsa bile aynı etkiyi uyandırabileceği şeyler değil evet doğru. ancak bunun sebebi kadının naifliği ve şimdiye dek erkek olarak yazılan karakterin kadın olarak nasıl yazılabileceğinin bilinmemesinden kaynaklı.

    şahsi görüşüm kadın doktorun ikinci sezonu çok daha iyi olacak ve jodie whittaker ablamız da efsaneler arasındaki yerini alacaktır.
  • orjinal jenerik müziği ron grainer tarafından bestelenip delia derbyshire tarafından bbc radiophonic workshop'ta seslendirilmiştir
  • jodie , gayet iyi bir oyuncudur . broadchurch'ü örnek verebilirim. sanırsam black mirror'da da oynamış ama ben diziyi izleyemediğim için örnek veremeyeceğim ve buna ek eccleston ile oynadığı tiyatro oyununu da örnek verebilirim , onu youtube vasıtası ile biraz izleme fırsatım oldu.
    jodie kötü bir tercih değildir , elbet tabii daha iyi isimler ilgiliydi ve onlar katılmak istiyordu. hayley atwell ve olivia colman gibi ama olduğu kadar artık.
    neyse gel gelelim senarist o kadar kötüdür ki , resmen her bölüm farkındalık draması yapar . gözünüzün içine sokmaya çalışır ve bunları dizinin bir elementi olarak değil , dizinin bölümünün ana mekaniği olarak ele alır . ben farkındalık olmasından gayet memnunum ama bu dediğim gibi yemeğe konan tuz gibi olmalı , manalı ve yersiz olmamalı. gayet iyi bağlanabilmeli , o zaman seyirci ders çıkarır . ama sen kalkıp da bölümü bunun üzerine kuruyorsun , bir iki bölümü de değil her bölümü.
    dizi bence 10.sezon ile bitmiştir , peter capaldi son iki sezonda oldukça başarılıydı . jodie de başarılı olabilirdi ama senarist maalesef..
    kendimce artık izlenebilitesi kalmayan dizidir. (chibnall ne zaman ben senaristliği bırakıyorum buradaki derse o zaman bir şans daha verilir.)
  • o kadar muhteşem bir dizi ki, ingiliz tarihi hakkında bilgim arttıkça bölümleri zevkten ağlayarak izliyorum. ilk dört sezonu izlemek benim için bir şerefti. lakin beşinci sezon sıkmaya başlamıştı ve buraya gelip mızmızlanmayı düşünüyordum ama vincent van gogh bölümüyle beni benden aldı yine eşek sıpası. shakespeare, charles dickens ve agatha christie bölümleri bile bu kadar heyecanlandırmamıştı. sezonu canlandıralım derken dizinin en güzel bölümlerinden birini yapmışlar. zaman makinesiyle vincent'ın yanına gittiler, ona sarıldılar*. odin aşkına bu nasıl müthiş bir bölümdür. lütfen rüyama gir güzel bölüm <3
  • doctorwho.gen.tr sitesinden doctor who ve doctor who evrenine dair haber ve gelişmeleri takip edebilirsiniz.
hesabın var mı? giriş yap