• hayata bakış açınızda yenilikler sunmayacak, ufkunuzu genişletmeyecek ancak bilgi yarışması izlerken* falan işe yarayacak bilgilerle dolu, akıcı bir anlatıma sahip, bir gün içinde okunup bitirilebilecek bir kitaptır.

    kasvetli bir pazar gününü keyifli geçirmemi sağladı. o yüzden üç evetle kendisini kitaplığıma uğurluyorum.
  • menteş kitaplarıyla tanışmam benim de sayesinde oldu. farklı pek çok konuyu içinde barındırdığı için seviyorum. dönem müziklerine el attığı için, kimi zaman sözlük gibi geldiği için, kimi zaman duygusallığa kaydığı için ama asla o komik-dramatik anlarından ödün vermediği için. tarzını seviyorsanız zaten farkında olmadan kbv ve ruhi mücerreti de okumadan edemeyeceksiniz.

    yazara bir röportajında neden kitaplarında hep tabanca olduğu sorulur ve ardından gelen yanıtı şöyledir; " kurmaca anlatılardaki şiddet ile gerçek hayattaki şiddet aynı şey değildir. yazı ve yazın, yapı itibariyle barışçıdır. ararsanız; masallarda, kıssalarda, şarkılarda da şiddet bulursunuz. quentin tarantino, geçtiğimiz günlerde amerikan polisinin uyguladığı şiddetin protesto edildiği bir yürüyüşe katıldı. kitaplarımın kapaklarında da içinde de tabancalar, tüfekler var. ateşli silah; suçu, gerilimi, şiddeti temsil etmek bakımından ideal bir araç. fakat asıl mesele şu: biz insanlar, varoluşumuzun özündeki trajikomik nitelikten hiçbir zaman tümüyle kurtulamayız. suç, yalnızca hukuki değil, anı zamanda felsefi bir tartışma için elverişli malzemeleri içerir. bununla birlikte hikayeye yoğunluk kazandırır ve onun rejimini yükseltir."
  • okurken eğlendiğim akıcı kitap !
    “whitcomb judson, fermuarın mucidi. 21 eylül 1922'de öldüğünde, chicago'da bütün fermuarlar yarıya indirilmiş.”
  • bir arkadaşımın ödünç verdiği ve okumaya fırsat bulamadığım kapağı hoş kitap.
  • sıradışı murat menteş ile tanıştığım cağnım romandır. nuh tufan, ibrahim kurban, habip hobo, dilara dilemma gibi zihinlerde tabu oluşturmayan karakter içermektedir. olaylar akarken yazar arada okurla konuşur, arada arkadan müzikler çalar, arada siyasi olaylardan bahseder, müthiş bir cümbüş
    son olarak bir kesitini yazmak istiyorum
    --- spoiler ---
    -kaç yaşındasınız?
    -on sekiz.
    -hımmm, on sekiz... dilimizdeki en güzel kelime.
    -insanlarla hep böyle mi konuşursunuz?
    -evet. biri shakespeare ile aynı gezegende yaşadığımızı hatırlamalı.
    --- spoiler ---

    edit: hatırlamışken, eski kapağı daha güzeldi :(
  • konuşmalarını mantıklı bulduğum, bir iki şiirini beğendiğim yeniçağ popüler türk edebiyatının temsilcilerinden olan murat menteş'in okuduğum ilk romanı.

    başta kelime oyunlarını çiğ, film ve müzik atıflarını ciddiyetsiz bulsam da sayfalar ilerledikçe buna alıştım. akıcı bir üslup kullanılmış.

    ah muhsin ünlü ve alper kamu'ya olan gönderme de iyiydi.

    arada verdiği bilgi ve hayal kırıntıları eğlenceliydi.
    halüsinasyon gören dublör albino özgün bir masaldı.

    filmler ve şarkıları not ede ede okudum. özlü sözler ve terimler sayfalar çevrildikçe yerine oturuyor.

    murat menteş'in şiirlerinde ettiği özgün dualardan birine de burada rastladım. matrak ve özgündü.

    çöplük ve halüsinasyon öğeleri kurguda yerini bulsun diye gereksiz bir vida gibi takılmıştı sanki. mafya, çete, kelime oyunlu karakterler gibi konu ve ayrıntılar da çok çiğ durmuştu.

    daha sonra ruhi mücerret adlı diğer romanı da okuyunca şunu düşündüm: ya film ya da çizgi roman olabilecek şeyler yazmış murat menteş.

    edebî bir yan bulamadım kitaplarında.
  • eğlenceli ve akıcı olması hasebiyle uzun yolu çekilir kılan kitap.

    ek: otogardaki temizlik görevlisi albinoydu ilginç tesadüf oldu. abi sanırım afililerden*
  • 4 ana karakter üzerinden olayların anlatımında sürekli betimlemelere ve tespitlere başvurulması karakter ayrımını engelliyor. tek bir ağızdan yazılmış hissini aşamıyorsunuz. karakterleri hissedemiyorsunuz.
    tevafukları iyi kondurmuş.
    çok malayani genel kültür bilgisi var. nuh bayağı gereksiz şey biliyor. modern insana taşlama da olabilir.
    araya dindar karakter eklenmiş. deruni değil ancak idare eder.
    profesörün kurguya dahil olması gereksiz. polisiyeyi pek beceremiyor bu yönüyle.
    matrak cümleler kuruyor. eğlenceli...
  • eğlenerek okuduğum kitaptı. murat menteş’in okuduğum ilk kitabı aynı zamanda. bitirdikten sonra bu adamın tüm kitaplarını okumam gerek dedim bir hevesle ama sonrasında hiçbirini alıp okumadım. başlığı görünce yine aklıma geldi bak. bu adamın tüm kitaplarını okumam gerek.
  • kitabı okurken bir yandan da film karesi gibi gözünüzde sahne sahne plânlayınca çok daha eğlenceli hâle geliyor kesinlikle. arada ''şimdi kimin gözünden anlatılıyor, dur kaçırdım galiba'' desem de 2-3 gün kadar bir sürede elimden düşürmeden okudum. eline sağlık murat menteş.
hesabın var mı? giriş yap