5 entry daha
  • sıkı bir joe satriani hayranı olarak şarkıları defalarca dinledim, gelelim izlenimlerime.

    ilk söyleyeceğim, büyük bir beklentiyle dinlenilmemesi gereken bir albüm olduğu yönünde. bildiğimiz üzere joe, son zamanlarda daha sade ve minimal bir gitar anlatıcılığı sergiliyor. bunu bir önceki what happens next albümünde de görmüştük. peki bu albümün en belirgin özellikleri nedir diye soracak olursanız eğer, sahip olduğu radyo dostu, kolay dinlenebilir, kısa süreli ve harika prodüksiyona sahip capcanlı şarkılarla dolu olmasını söylerdim. iyi bir kulaklıkla dinlerseniz her bir detayın tane tane duyulduğunu görebilirsiniz. kimi zaman solo arkasındaki ritim gitarların pan'landığını ve bu dengenin güzel tutturulduğunu görüyoruz. örneğin big distortion şarkısındaki gitar solosunun arkasındaki ritim gitara dikkat edin, sağ kulaklığa pan'lanmış. albümün mastering'ini joe ile yıllarca beraber çalışmış olan john cuniberti yapmış bu arada. kayıt, mix ve prodüksiyon ise jim scott'a ait.

    albümün klasik hareketli satch çizgisinde seyreden şarkıları önceden yayınlanan nineteen eighty, big distortion ve shapeshifting şarkıları olduğunu söyleyebilirim. biliyorsunuz joe, 1980'lerde bateristi jeff campitelli ile birlikte squares isimli bir grupta çalıyordu. hatta bir kaç ay önce o zamanki şarkıları remaster edilip yayınlanmıştı. işte bu nineteen eighty şarkısı da bariz bir şekilde joe'nun o döneme ve sound'una öykündüğü, o zamanları hatırladığı retro bir çalışma olmuş. benim albümde en beğendiğim şarkılar ise all for love, falling stars ve özellikle de teardrops oldu. teardrops, son zamanlarda satch'in elinden çıkan en iyi eserlerden biri. belli ki çok can yakacak ve bolca youtube cover'ını göreceğiz gibime geliyor.

    bunun haricinde all my friends are here'deki o duyulur duyulmaz insanı içine çeken pozitif riff ne mükemmel bir şey öyle. genel olarak albümde pozitif bir havanın hakim olduğunu görüyoruz zaten. joe, albüm ismiyle paralel bir şekilde farklı tınılara temas ediyor adeta şekilden şekile giriyor(shapeshifting). ancak eskisi gibi alien'vari sesler, legato'lar, spektaküler hareketler, tremolo kolu ile yapılan çeşitli atraksiyonlar gibi şeyleri pek görmüyoruz. dikkat çeken bir tek shapeshifting şarkısının sonundaki o malum yer var. yani joe melodiden melodiye koşmuyor, genelde melodi seçimlerinde çift sesleri ya da hybrid picking'i tercih ediyor. kimi zaman 2 akorla derdini anlatıyor((bkz: spirits, ghost and outlaws), (bkz: big distortion)). kafasına göre takılmış yani, here the blue river'da reggae ritmi bile var. ali farka, dick dale, an alien and me şarkısında arka planda penada tarama usulü ile çaldığı(tremolo picking) minik melodiye bakın, dick dale'in misirlou'suna hafif bir gönderme bile mevcut.

    diğer elemanlara bakarsak eric caudieux'un varlığı pek iyi olmuş, kimi yerlerde giren synth'ler veya klavye melodileri büyük lezzet katıyor. ki bu kişiyle 20 yıl önce yayınlanan engines of creation'da ve 96'daki g3 albümünde de beraber çalışmıştı satch. hatta live in san francisco dvd'sinde arkada ritim gitar ve klavyedeydi eric caudieux. basçı chris chaney * ve baterist kevin aronoff * için de kısa kısa birer video yayınlamıştı joe, neden bu proje için onları seçtiğine dair.

    beklentiyi yüksek tutmamakla birlikte genel olarak keyifli bir albüm olmuş. satriani'nin yeni şarkılar ürettiğini, farklı isimlerle projeler üzerinde çalıştığını görmek bizim açımızdan gayet memnun edici doğrusu.

    puan (7/10)
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap