2 entry daha
  • 25 yaşında üniversite mezunu, hayatı ankarada ailesinin yanında geçmiş, en fazla yazın da egeye tatile gitmiş bir arkadaşımız, yeni dersanecilik yapmaya başladığımız dönemde (apo henüz yakalanmıştı), tenefüste kürt meselesi vs. üzerine konuşurken konuya dahil olup bana neden kürt, kürtler diye konuşup durduğumu sormuş, ülkede herkesin türk olduğu gibi bir şeyler söylemişti. sorusu %30 çıkışma ise, %70 de anlamamaktan, gerçekten cevabı merak etmekten kaynaklanıyordu. ben kürt değildim, görüşlerine güvendiği, makul bulduğu biriydim sonuçta. hayatı rahat geçmiş, haberleri gerçek bir ilgiyle izlemekten ziyade buna maruz kalmış biriydi ve en son aponun ele geçirilmesiyle artık onun bile kayıtsız-habersiz kalamayacağı toplumsal bir fenomenle karşı karşıya gelmişti. kendisine ülkenin güneydoğu'sunda demografinin çok farklı olduğunu bundan 30 yıl önce gitse türkçe alışveriş yapamayacağı kasabalar, halen içinde kimsenin türkçe bilmediği köyler mezralar bulunduğunu anlattım. anadili türkçe olmayan on milyona yakın insanın yaşadığını, bunların önemli bir kısmının kendi arasında evinde türkçe konuşmadığını bu arkadaş o sırada öğrendi ve bu yeni bilgi bu kişilerin neden türkçe öğrenmediğine yönelik bir kızgınlığı da tetikledi. neyse demek ki, kişisel merak ve ilgi olmadan insanlar ülkelerinde farklı anadil sahibi insanların olduğunu bile farkedemiyorlar, bunu somut bir durum olarak kabul edemiyorlar. ve ülkenin siyasi gerçekleriyle ilişkileri bir ilkokul öğrencisinin yüzeyselliğinde kalabiliyor. yıkıcı ve nefret ideolojisi niteliklerini gösteren bir milliyetçilik de zaten böyle bir yok sayma üzerinden insanlarını tepkilerini kontrol altına alabilir. insanlara "ülkenin yegane hakimi türklerdir* kalanlar bok yesinler" demek yerine, başkalarının varlığından hiç bahsetmemek var olduklarından bahsedilmesini baskı ile engellemek en etkili yöntemdir. insanlar varlığını bildikleri bir kürdün vs.nin ben varım şu haklarım vardır demesine değil varlığını zihnen kabul etmedikleri birinin ben varım demesiyle gerçeklik algılarını sarsmasına daha çok tepki gösterirler, ve en güzel istismar edilecek korku da bu bilinmeyene yönelik korkudur.

    bu nedenle ali topu agopa at fişini okuyan ali, topu agop'a atarsa agop'un var olduğunu, en azından tarihte şimdi yazılı örneklerini gördüğümüz (bir yerde agop adını görmeyi komik bulan) fiziki bir faşizmce sülalesi katledilmeseydi çok daha fazla sayıda olabileceğini, ülke tarihi hakkında düşünmeye başlayacağı yaşa geldiğinde sağlıklı bir şekilde idrak edebilir. keşke her mahallede, 3-5 agop ve mişon, olsa bu insanların köyleri, şehirlerde evleri kalsaydı da bizler de top oynayabilseydik derim. belki yüzünü görüp top oynadığı insanların adını anmanın hiç de komik olmadığı anlaşılırdı. ve eminim mesela almanyada bir yerlerde almanyanın yekpare almanlığına şu sıralarda göçler nedeniyle halel gelmesinden ve ülkenin değişik kavimlere vatan olacak olmasından rahatsız olan bir nazi kılıklı birileri "düşünsene olum, 5 seneye kadar fişlere "dietrich topu ali'ye at" yazacağız nerdeyse diye "komik" espriler yapıyordur.
11 entry daha
hesabın var mı? giriş yap